İnsanlık ve İnanç - Beynimiz

Yeni Dünya'ya İlk Adımlarımız

İnsanlık gerçekten çok karmaşık ve anlatılamayacak bir kelimedir.

Bunları yazmamın amacı kendim gibi başka insanları da aramaktır. Aslında her insan benim gibi. Sadece bir kaç insan kendini fark edebilmiş. Sizlere bir fikir verebilmesi için sadece bir kelime demem yeterli. Sihir.

Hayır, hayır. Sakın yanlış anlamayın. Sihir diye bir şey yoktur. Çünkü sihir insanlardır. Kitaplarda yazılan, dizilerde filmlerde olan, bazı insanların hayalleri olan o özel güçler dediğiniz şeyler... aslında özel değil.

Tüm insanların o güçleri vardır. O sihir dediğiniz şey, tüm insanlarda vardır. Sadece bazılarımız bu güçleri ortaya çıkarabilmiştir.

Özel olan hiç bir şey yok. Özel güçler, özel yetenekler, sihir yok. Çünkü bahsettiğiniz o telekineziler, telepatiler... İnsanların doğasında olan bir şey. Kalbinde, beyninde kilit altında tutulan bir şey.

Bazılarınız fark edemeden yapıyor bunları... Geçenlerde şahit olmuşumdur. Sokakta ilerlerken, bir kız dondurmasını yere düşürmüştü. Annesiyle babasına, "Aslında almadan önce sanki düşüreceğimi hissetmiştim." demişti.

Geleceği görmek öyle sandığınız filmlerdeki gibi değil. Göremezsiniz, hissedersiniz geleceği. Ama emin olamazsınız ve aklınızda ki şeyi illa ki yaparsınız. Ve sonunda keşke o zihnimdeki düşünceyi dinleseydim dersiniz. Tabi bu tam olarak böyle olmaz.

Telekinezi gerçek bir şeydir. O da aynı geleceği görmek gibidir. Kendi düşüncenizle istediğiniz gibi beyninize emir vererek baş parmağınızı oynatabiliyorsanız, ister yakınınızdaki ister uzağınızdaki her hangi bir şeyi de oynatabilirsiniz.

Ama bunlar ha denilince olacak bir şey değil. Sakın böyle bir kanıya varmayın. Vücudunuzun bir parçası olduğundan, onu istediğiniz gibi harekete geçirebilmek yıllarınızı alabilir. Tıpkı bu konuşmak, yürümek gibi.

Siz kendinizi o konuda geliştirirseniz, eninde sonunda bir gün gerçekleşecektir. Ve emin olun ki o heyecanı, o mutluluğu yaşamak, anlatılamayacak kadar harika bir duygudur.

Güçlerinizi kullanmak için inanmanız gerekir. Yoksa hayatınız tesadüflerle yok olur.

Kafanızda ki bazı sorular denince akla hemen günah olup olmadığı gelir. Bu konu aynı konuşmak gibidir. Güçleriniz sizin bir doğanızdır. Ruhunuzun parçası. Konuşmak da öyle değil mi? Ama kötü konuşmanın günah olduğu gibi, güçlerinizi kötüye kullanmak da günahtır. Yani günah olup olmaması size bağlıdır.

Başka sorularınız varsa eğer lütfen benimle iletişime geçin.

Ya da bunları asıl yazmamın amacı olan, eğer benim gibiyseniz... Lütfen bana ulaşın hemde en kısa zamanda. İyi günler.