Hello Pal - Mark Tuan | Texting

스물

20.bölüme de geldik. Finale yaklaşıyoruz...

Mary: Utangaç Markiee^^

(Görüldü)

 Hala kaçıyor musun? 

(Görüldü)

Bu kadar utanma. Söylememişsin gibi yaparız.

(Görüldü)

Tabii o nasıl olacak bilmiyorum ama.

(Görüldü)

Konuşmayacak mısın benimle?

(Görüldü)

Pekala bende utandım, kabul...

Mark: Utandığımı kim söylemiş! Hiçte bile. Patron çağırınca gitmek zorunda kaldım.

Mary: Tabii! Kesin öyledir.

Mark: Öyle zaten.

Mary: Bende bunu yedim?

Mark: Açık konuşayım mı?

Mary: Yok sağol. İnandım ben sana. :)

Mark: Yok yok. Ben açık konuşayım.

Mary: Gerek yok ya yorma kendini boşuna ben şey ettim.

Mark: Ne ettin?

Mary: Anladım işte.

Mark: Neyi anladın?

Mary: Doğru söylediğini.

Mark: Neyi doğru söylediğimi?

Mary: Ya dalga mı geçiyorsun sen benimle?!

Mark: Belki biraz. Dalga demeyelim de, eğleniyorum. :D

Mary: Eğlenecek bir şey mi var ortada acaba?

Mark: Ne zaman açık konuşacağım desem kaçıyorsun. 

Asıl utangaç sensin ona gülüyorum.

Mary: Çok fenasın! Her seferinde durumu kendi lehine çekiyorsun. Pislik.

Mark: Kalbimi kırdın be güzelim.

Mary: Gıcık.

Mark: İltifatın için teşekkürler ;)

Mary: Yine de benden hoşlandığın gerçeğini örtemezsin ;)  Ekran görüntüsü aldım inkar edersen kanıtlamak için. 

Mark: İnkar edeceğimi kim söylemiş?

Mary: Nasıl yani?

Mark: Senden hoşlanmakla da kalmadım Mary. Sana aşık oldum.

Çok afilli bir duruş. Maşallah asdfghjkl

Bakışların yaktı geçti be Mark