Aşklarım vote vermek çok mu zor. Ben o kadar yazıyorum ya. Biraz vicdanlı olup elinizi alın ve voteye koyun. Teşekkürler.....
•••••
" ya hocam valla yapamıyorum. Niye bu kadar zorluyorsunuz. " Hoca onaylamazca başını salladı.
Ben senin o başını var ya neyse saygımı daha fazla bozamayacağım matmazel. Ve iç sesim gene kendini tutamayıp fısıldadı.' ya bu hoca da niye bu yakuşuklu çocuğun sözünü dinliyorsa. Hayır yani ne diye o dedi diye hemen seni kaldırdı ki. Biraz mantıklı düşün kızım.'
vay orupu iç sesim ne de doğru konuştun. Valla. " Alya tatlım hadi. En azından gördüklerini yapmaya çalış."
Off Allahım ben her ders uyudum hocam. Bir bok ta göremedim ki. Ya tamam Alya sakin. Bende Alya' ysam bunu o hıyara ödetirdim." hocam madem Farah istedi diye beni tahtaya kaldırdınız. O bende Farah'ın tahtaya kalkmasını istiyorum."
Hoca da gayet rahat bir şekilde hafif tebessüm edip, bakışlarını Farah' a çevirdi." Farah'cım seni de tahtaya alabilir miyiz?"
Farah'ta gayet rahat bir şekilde başını onaylamazca sallayıp"hayır alamazsınız hocam."Hoca da tek kaşını kaldırıp öyle mi dercesine bakış attı. Tam hoca ağzını açıp bir şey diyecekken , kapı tıklatılıp müdür içeriye girdi.
•••••••30 dakika sonra••••••
Allahım ya bu müdür kaç dakikadır içeride konuş konuş bitmiyor ya. Neymiş hastanelere gidip staj görecekmişiz. Anteziyi iyi öğrenebilmek için bir dokturdan ders almalıymışız. Ya madem dokturlardan ders alıcaz ne diye bu yelloz hocaları üstümüze salıyorsunuz. Allahım ya gene sinirlerim tavan yaptı. Ah pardon tavan değil gökdelen yaptı.
Nihayet ki müdür çok değerli konuşmasını bitirip sınıfımızdan uzaklaşmıştı. Bu okula yeni gelmiş olsam bile çok şey öğrenmiştim. İnsanların insan olmasına rağmen insan dışı varlıklar gibi hareket etmesi, doğal olmayı çöpe atıp , duvarları boyayacak kadar güzelim yüzlerine makyaj yapmaları. Tamam bende makyaj yaparım ama öyle çok sık yapmam. Dozunu kaçırmadan yerinde yaparım. Neyse konumuz bu değil. Asıl konumuz staj görmek.
İlk 4 dersi atlatabilmek son derece mutluluk getirmişti ruhuma. Şu anda nemi yapıyorüz. Öğle arası Suna hanımın ısrarlarıyla bir bara gelmiş bulunmaktayız. Suna'nın sevgilisi bir barmenmiş. Ve onu görmek için tam tamına 45 dakikalık yolculuk yapmıştık. Aslında benime işime gelmişti okulu sallamak. Ama bara gelmek herşeyi tepmişti. Annemin beni burada kokteyl içerken görmesini hayal bile edemiyorum. Ha eğer görseydi ne mi olurdu? Şu olurdu. 'Seni namussuz' deyip ayağında ki sırf canımızı acıtsın diye giydiği topuklu terliğini atıp tam 12 den vururdu. Sonra da beni eve kapatır okul hayatımı bile bitirirdi.
Babam her konuda anlayış gösterir. Ama annem asla anlayış göstermez. Her zaman ilk sırada olduğu gibi kendi bildiğini okurdu. Ve bu konuda ne annem ne de babam anlayış gösterirdi.
Her neyse dönelim bence. Sohbete fazla kaptırmayalım kendimizi. Şu Sunanın sevgilisi fazla çapkın ve ideal flörtmen. Yani çapkın derken gelen geçen kızlara öyle bir bakıyor ki , sanırsın ki dünyanın sonu geliyor. Bu yüzden bu çocukla pek muhabbete girmiyorum. O konuşmaya denedi ama birkaç kez duymazlıktan gelerek başımdan uzaklaştırdım. Yani kızım biz namuslu kızlaroz. Öyle gelen geçenle muhabbet edemeyiz.
Ha şu Suna'nın çapkın sevgilisinin adını sorarsanoz adı robert'mış. İngiliz olduğu her halikâr da belli. Her neyse şu bardan bir türlü çıkamadım. Ne etsem Suna sürekli engelliyordu.
"Pardon. " Bir kızın çarpmasıyla sert bir şekilde sarsıldım. O nasıl çarpmak ya bi de sanki çok nazik 'pardon' diyo ya. Allahım ya. Mal beyinsizi. Ah bir dakika bana çarpan kız angelina değil mi?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖZ YAĞMURU
Romance''Deli kadınlar iyidir... Onları çok severim. Çünkü ne kahkahaları tutsak, ne gözyaşları sınırlı, ne arzuları mahpus, ne öfkeleri prangalıdır... - Ey, benim iyimser hallerim, Çabuk aldanışlarım, Hep inanışlarım, Alttan alışlarım, Hatayı hep ke...