Red~Park Jimin

Red <14>

Okula gittiğimde Jimin ilk defa tekti. Yanıma geldi. Tanrım kalbim saniyede 829729383882912737 kez atıyor.
"Selam Yoosang."
"Selam Jimin. Hayırdır teksin."
"Evet öyle."
"Ee içeri girelim artık Jimin."
"Ah! Tabi girelim."
Giderken bir kız kolumdan sertçe tuttu. Ve bağırmaya başladı.
"Jimin ile sevgili misin? Bana bak kızım sen onu haketmiyorsun anladım mı?"
Tam cevap vereceğim anda Jimin beni yanına çekti ve kıza doğru yürüdü.
"Ne diyorsun sen hah? Beni kimin hakedip kimin haketmediğini sen mi bileceksin? Defol burdan."
"Ama opp..."
"Defol dedim. Daha ağır konuşmamı istemiyorsan git."
Kız koşarak yanımızdan ayrıldı. Jimin kolumu nazikçe tuttu. Bir daha kolumu yıkamicam.
"İyi misin Yoosang?"
"İ-iyiyim."
"Gidelim."
Başımı salladım. Ve sınıflarımıza geçtik.

(8.17 am.)

Red_love: Jimin koluma dokundu.

Bir daha kolumu yıkamicam.

Redprince: Aptal kız.

Ciddi olamazsın.

Hem yıka kolunu sen belki ileride Jimin başka yerlerine de dokunur.

Hemen sapıkça anlama.

Belki sevgili olursunuz.

Red_love: İnşallah...

Ama olmaz.

Redprince: Neden ki?

Red_love: O okulun en popüler çocuğu.

Ve okulun en güzel kızları ile dahi çıkmadı.

Yani benimle hiç çıkmaz.

Redprince: Kendini küçük görme prenses.

Sen okulda ki tüm kızlardan daha güzelsin.

Red_love: Teşekkür ederim.

Redprince: Buluşalım mı prenses?

Red_love: Ne?

Ciddi misin?

Kendini mi göstereceksin.

Redprince: Evet.

Gelecek misin?

Red_love: Gelicem.

Kaçta ve nerede?

Redprince: Bu akşam 9 da.

***** sokağında.

Red_love: Orası biraz ıssız değil mi?

Redprince: Öyle ama...

Böyle olması gerek prenses.

Kalabalık alana çıkamam.

Red_love: Peki o zaman.

Akşam 9 da görüşürüz.

Redprince: Görüşürüz prenses.

Görüldü.

(8.29 am.)

Redprince Çevrimdışı

Red_love Çevrimdışı