Marketten birkaç aburcubur birkaçtane de hazır yiyecekler almıştık.Bubble Tea aldık birazda.Marketteki işimiz bitince arabaya geri dönüp,yerleştik.Lulu kucağımda uyuyodu.Suga oppada uyukluyodu.Jin oppa telefondan yemek tariflerine bakıyodu.Hoseok oppa şoföre yer tarif ediyodu.Jimin ve Tae online oyun oynuyolardı.Kookie~ fotoğraf çekiniyodu.
Namjoon oppa,o yazı yazıyo sanırım telefondan.Biriyle mesajlaşıyodu.Gülüyo hemde.Sinir oldum biraz.Öksürünce herkes bana bakmıştı.Bende "Gıcık,gıcık tuttu da"diyip gülümsemeye çalıştım.Biraz daha bakıp işlerine geri dönünce bende telefonuma bakmaya başladım.Mesaj gelmişti.New York'tan çok yakın arkadaşım Dylan'dı.Gülümseyip hemen gelen mesaja baktım.
(İngilizce yazmıycam ama İngilizce konuşuyolar)
-Dani napıyosun?- demişti.Bu son 1 ay içerisinde çok konuşmuştuk.İşleri olduğu için uzun zamandır konuşamıyoduk.Yüzümdeki gülümsemeyle bekletmeden cevap yazdım.
+Şuan üyelerle gezmek için dışarı çıktık.Sen?+ diyip cevap vermesini bekledim.Yanımdaki oturan Jungkook mesajlardan birşey anlamaya çalışıyodu.Onun bu şapşal haline gülüp Dylan'ın gönderdiği mesaja baktım.-Bende bavul hazırlıyorum- demişti.Nereye gidiyodu ki? Hemen mesaj yazmaya başladım.+Nereye seyahat ediceksin?+ diyip beklemeye başladım.
Bu sırada yolu yarılamıştık nerdeyse.Kookie "O kim noona?"dediğinde ona gülüp "Imm,yakın bi...dostum,en değerlimdir kendisi"diyip gülümsemeye devam ettim.Aslında doğruyu söylüyodum.Küçüklükten beri yanımda olmuştu.Birbirimize kardeş gibi sahip çıkıyoduk.Kook şüpheyle bana bakıp "Demek en değerlin o" diye yüksek sesle konuştu.Ne yapmaya çalıştığını anlamamıştım.
Ama üyelerin dikkatini çekmişe benziyodu.Suga oppa hala uyusada diğer üyeler bakıyodu.Ben gülerek onlara bakarken Hoseok oppa meraklı bir edayla "En değerli mi? Ne hakkında konuşuyosunuz?Hey Kookie~ hadi anlat bana"diyip aegyolu bir sesle konuşmuştu.Ben tam birşey olmadığını söyliycekken Kook hemen lafa atlayıp "Noonamın çok değer verdiği,hemde en değerlisi olan birisi var.Vee en büyük şok ise onun bir ERKEK OLMASI.Noona yoksa beni aldatıyomusunn~?" diyip acele ile bana döndüğünde hemen gerilemiştim.Kucağımdaki Han rahatsız olmuş olsa gerek ki Suga oppanın kucağına gitmişti.Birbirlerine fazla alışmıştılar ve arada ikisinide birbirlerinden kıskanıyodum.
Konuya açıklık getirmek için konuşmaya başladım."Evet çok değer verdiğim bir kişi var.Evet,o bi erkek.Ve,Kookie~ seni aldatmıyorum"diyip kahkaha attım.Sadece ben ve Jungkook'un güldüğünü fark ettiğimde kahkahamı hızlıca kestim.Durumu anlayan Jungkook'ta hemen sus pus olmuştu.Üyeler garip garip bakıyodu.Hepsinin duygularını anlamak için yüzlerine baktım.Jin oppa ve Hoseok oppada normal bakışlar vardı.Suga oppa ise,onun pek ilgisini çeken bi konu gibi görünmüyodu.Tae,Jimin ve Kook üçlüsü ise heyecan ve merak ile bakıyodular.
Namjoon oppa,o sinir olmuş gibi duruyodu.Bu hali hoşuma gitmişti.Daha fazla oyalanmamak için "Neyse,takılıcak bi konu değil bu" dedim ve onlarla ilgilenmeden Dylan'ın ne yazdığına baktım.-Hazırlıklara başlasan iyi olur güzellik.Çünkü yanına geliyorum ;D- demişti.Heyecanla yerimde fazlasıyla kıpırdanmaya başladım.Üyelerin biraz dikkatini çekmiştim.
Yanımdaki Kook hala yazışmayı anlamaya çalışıyodu.Onları umursamadan hızlıca mesaj yazmaya devam ettim.+Sen ciddimisin? İnanamıyorum.Beni kandırma!+ diye cevap yazıp yüzümdeki gülümseme ile beklemeye başladım.Şoförün "Geldik" demesi ile az kalan yolumuzuda tamamlamış olduk.Hızlıca arabadan indim.Luhan yanıma gelince telefonumun tuş kilidini kapatıp Lulu'yu kucağıma aldım.Üyeler yer geçtiklerinde örtüleri serdiler.Hemen oturup kucağımdaki Luhan'ı serbest bıraktım.Telefonumun titremesi ile gelen mesaja baktım.-Ordan bakılınca kandırıyo gibi durmuyorumdur umarım.Ciddiyim yanına geliyorum.Hem gece orda olurum- yazıyodu.O ciddiydi.Hemen serdikleri örtünün üstüne oturup +Sen ciddisin.Bunu daha önce haber vermeliydin seni pislik.Şimdi kapatıyorum.Üyelerle piknikteyiz.Sonra konuşuruz olurmu?+ diyip kilit ekranını kapattım.
Çantamı yanıma koyup rahat bir pozisyona geçtim.Üyelerde kendi aralarında takılıyodular.Namjoon oppanın bana baktığını fark etmiştim.Telefonumun bildirim sesi yükselince tip tip baksalarda takmadılar.Bende telefonumu hemen açtım.-Tamam sonra konuşuruz- yazıp konuşmayı sonlandırmıştı."Ne yapalım?" diyen Jin oppaya karşılık Tae ve ben "Yemek yiyelimm" diye heyecanla ve bağırarak konuştuk.Sonrada birbirimize bakıp güldük.Tae yanıma gelip oturunca güldüm.Namjoon oppada bir anda diğer yanıma oturunca Tae bi anda yanımdan kalkıp Kookie'nin yanına gitti.(Eheuehe VKook her yerde dvdb)
Namjoon oppaya baktığımda keyifle sırıtıyodu.Ona baktım.Yanından kalkmaya karar vermiştim.Jin oppaya yardım etmeyi tercih ediyodum.Ayağa kalkmıştım ki bir anda kolumdan çekilip rahat bir yere düştüm.
Ara bölümde kısa oldu biliyorum ama lütfen idare edin^^ Az kaldı geri dönücemmm bekleyin beni poncirikleerrrr opuldunuzzz 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kore'de Bir Piyanist
Fanfiction*Kitabın ismi içeriğine göre uygun gelmeyebilir ama şimdilik,ilerki bölümlerde anlarsınız.* *Kitap kapağı kesinlikle temin ederimki bana ait.* *Covers* uygulamasından yapılmamıştır.
