''Gerçek bir olaydır''
Küçük Kibrit Çöpü
Eğer İstanbul ' da öğrenciysen bu daha fazla paraya ihtiyacınız olduğu anlamına gelir. O yıllarda kaldığımız Atatürk Öğrenci Sitesi , şimdiki adıyla Atatürk Kız Öğrenci yurdu iki binli yılların başında karma öğrencileri barındırıyordu. Daha fazla paraya ihtiyaç seni öğrenciyken bile çalışmak zorunda bırakıyordu. Çünkü bizim gibi yerinde duramayan tipler için taksimin hareketli geceleri çok cazip hale gelmişti. Öğrencilik yıllarında hepimiz parasız kalmışızdır. Kimi zaman kahvaltı yapamazsın, ya da yemek ve sigara arasında tercih yapmak zorunda kalıp sigarayı seçersin. Aç kaldığımızda çok iyi bilardo oynamayan arkadaşımın , '' Ben hallettim, birazdan yemeğine bilardo maçı yapacağım '' dediktensonra yenilmesi, yemek paramız yokken kız arkadaşlarımızın yanına, yemek saatinde gidip davet beklediğimiz zamanlar, son paramızı harcadıktan sonra gece aç yatacağımızı düşünürken tramvay yolunda bulduğumuz para gibi her öğrencinin sabaha kadar anlatacağı anıyla doludur muhakkak. Kahvaltıdan önce sigara içmeyi o yıllarda alışkanlık edindim. Gerçi çoğu zaman kahvaltı da yapmıyorduk. Para harcamamak için oruç tutup, akşam yemeğini iftar çadırında yiyorduk.
Biz ikibin üç yılında tanımıştık birbirimizi. Aynı okul , aynı yurt ve aynı gençlik hayalleri. İki bin dört yılı ve artık iyice samimi olduğumuz zamanlardı. Okul hala açıktı ve biz sürekli değişen işlerden şampuan araştırması anketinde çalışıyorduk. İstanbul' un değişik semtlerindeki ofislerde erkekler laptoplarla bekliyor, dışarıdan kızların kısa anket yapıp eğer isterse daha uzun ankete katılmaları için bizim yanımıza getiriyordu. Biz de anket sonunda hediyeler veriyorduk. Hatta bir gün mahalledeki kadınlar toplanıp burada hediye dağıtıyormuşsunuz diye kızları hiç yormadan kendileri gelmişti. Onur ve Ümit benim olmazsa olmaz dediğim iki arkadaşım. Onur benim gibi İzmir' de yaşıyordu.Arkadaşlarımız da bizi aynı şehirde yaşadığımızı bildikleri için tanıştırmıştı. Onur benim gibi hareketli, yerinde duramayan, kalbi gibi güzel gülen çok sevdiğim bir arkadaşımdı. Ümit ' i okuldaki herkes tanıyordu çünkü Tekirdağ şivesiyle konuşuyor ve konuştuğunda hepimizi kahkahalara boğuyordu.
O gün ofise gitmeden önce Ajansın sahibi Engin Bey beni aradı. '' Kadıköy' de beş erkek var , Bakırköy' de erkek daha az, sizden birisi oraya gidecek ''dedi. Aslında arkadaşlarımdan birine rica etsem hayır diyecek kimse yoktu. Ama adaletsiz bir tercih yapıp vicdanen rahatsız olmak istemedim. Ofise gittiğimde durumu anlattım ve çöp çekmeye karar verdik. Kibrit çöplerini çıkarıp birini kırdık. Parmaklarımın arasında hepsini tutuyor ve Onur ya da Ümit ' in kısa çöpü çekmemesi için dua ediyordum. Tahmin edin kısa çöpü kim çekti? Ben son çöpü parmaklarımın arasında tutacaktım. Ama Onur kısa çöpü elinde görünce o da benim kadar üzüldü.'' Yapacak bir şey yok kardeşim, biraz da orada eğlenelim , bakalım orada ortam nasıl '' demişti gülerek. Güldüğü gözlerini hayatımboyunca aklımdan çıkaramayacağım.
O gün orada evleneceği kadınla tanıştı ve dünyalar tatlısı bir kızı oldu. İşte o kısa kibrit çöpünün adını da Bade koydu. 2017 Kasımında aramızdan ayrılan sevgili dostum Onur Varol' un kısa kibrit çöpünün kısa öyküsüdür...
Tevafuk ; Tanrı ' nın görünmeyen elleriyle oynadığı müthiş bir satranç hamlesidir...
Sevgili Dostum Onur Varol ' un Anısına...