Sabah 3 ay boyunca hiç duymadığım alarmın sesiyle uyandım. Banyayo girip rutin işlerimi hallettim. Mutfaktan güzel kokular geliyordu. Hemen merdivenlerden aşağıya indim. Tontişim mutfaktaydı. Aslında adı park hyun-mi yıllardır bizim yanımızda ona tontişim derim çünkü biraz tombul biridir. Yanına gidip yanağına bir öpücük kondurdum.
- Günaydın tontiş.
- Günaydın küçük hanım. Kahvaltın hazır hemen ye okuluna geç kalma.
- Tamam kalmam.
O sırada mutfağa abim kim yeol geldi. - Günaydın ufaklık.
- Bana ufaklık deme öküz.
- Anne kızın bana öküz diyo.
- Anne: yinemi kavga ediyonuz siz. Tartışmayı bırakında yiyin için okulun ilk günü geç kalmayın. Bacaksızlar.
İkisi birden: Yaa tontiş annem bize bacaksız diyo.
Bu şekilde ailemle sıradan bir muhabbet geçerken. Babamda yanımıza geldi. Masaya uzanırken aynı zamanda oppa'ya bakarak.
- Eeee geçen yılkı gibimi olucak bakalım.
- Anlamadım. Baba. Dedi abim.
Ama ben anlamıştım.
Babam: Neyi anlamadın yeni motar aldın mı diyorum kız kardeşini burda bırakıp her gün farklı bir motorla gidiyodun. Kız da senin yüzünden mecburen şöförle gidiyordu. Her akşam şikayet bu yılda aynı muhabbetmi olacak.
Abim: Hiç öyle şey olurmu babacım birlikte gideriz hem bugün ilk gün olduğu için kız kardeşini seven gerçek bir oppa olucam söz.
Babam: Müdürü de bu yılda çıldırtma geçen yıl adama kafayı yedirttin bu yıl mecburen yeni birini aldım işe.
Abim: Adam kafayı yemeye yer arıyormuş ben birşey yapmadım.
Onlar konuşmaya devam ederken ben kahvaltımı bitirip yukarı odama çıktım. Okul formamı giydim.
Çantamıda alıp aşağıya indim. Abim beni kapıda bekliyodu.
- Nerde kaldın ufaklık çok yavaşsın.
- Geldim ya oppa ne kıyameti koparıyon.
Abim motoruna bindi bende onun arkasına. Abimde bizim okulda ama son sınıfta. Okula geldiğimizde abim bahçenin ortasında durdu. Bende indim kaskı çıkarıp abime verdim ve;
- Oppa ben sınıfa çıkıyorum. Akşam görüşürüz.
-Görüşürüz ufaklık.
- Gıcık oluyorum sana gıcıkkkkkk. Bende arkasından bağırmakla yetindim çünkü çoktan park alanına sürmeye başlamıştı. Okulu özlemiştim ama arkadaşlarım için, yukarıya çıktım. Shin Chae yang ve Lee Seul-Bi sınıftaydı onlar benim en yakın
arkadaşlarım beni gördüklerinde koşarak yanıma geldiler. Birbirimize sarıldık. Sonra ise dedikodular başladı.
Lee Seul-Bi:Okula yeni bir çocuk geliyormuş acayip yakışıklı diyorlar.
Shin Chae Yang: Aynen bende duydum. Hatta 10.sınıfmış kim bilir belki bizim sınıfa düşer.
Lee Seul-Bi : Hee bu arada Kim yeol oppa yeni bir motor almış anlaşılan.
-Yaa tabi babam uyarmasa beni yine bırakırdı. Kızlarla gülüp eğlenirken içeri kim hoca girdi. O bizim geçen yılda bu yılda sınıf öğretmenimizdir. Gerçekten harika biri.
Kim hoca: Çocuklar bu yıl sınıfımıza yeni biri geldi. Diyince kızlarla biz bir birimize baktık.
Kim hoca: İçeri gel oğlum.
Çocuk içeri girdiği anda herkes ona döndü tabi bende.
-Jeon Junkook: Merhaba ben jeon jungkook artık bu sınıftayım umarım iyi anlaşırız. Dedi ve kim hocanın gösterdiği boş yere yani benim arkama oturdu.Umarım beğenirsiniz yorumlarınızı bekliyorum oy kullanmayı unutmayın. ❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK AŞKIM
Teen FictionSo-hyun okulda eğlenen ve çevresini eğlendiren gülüşünü yüzünden hiç eksik etmeyen 17 yaşında genç bir kız fakat 15 yaşında geçirdiği bir kaza yüzünden ilk aşkını unuttu. Jungkook 18 yaşında hayatını ilk aşkına adamış genç yakışıklı bir çocuk. Bu ik...