Aradan beş gün geçtikten sonra prenses en güzel elbisesi olan yeşil renk elbisesini giyip
beklemeye başlamış. Akşam olunca pes edecekken prens yani nalbant gelmiş.prenses çok heyecanlıymış. Ve hemen atları çıkarmış gerçekten de iyilik perisinin dediği gibi olmuş prens ona aşık olmuş ve prens çıkma teklif etmiş prenses de kabul etmiş ve çıkmışlar. Ertesi günü prens çok güzel kıyafetlerle ilk defa istemiş ve prenses kabul etmemiş çünkü iyilik perisinin dedikleri aklındaymış. Prens üzülmüş ama hiç pes etmemiş ve ertesi günü tekrar istemiş ve prenses kabul etmiş.Çünkü iyilik perisinin dediklerini unutmuş ve evlenmişler iki gün rahatça yaşamışlar ama iki gün sonra kötü büyücü komşusuyla tanıştığı anda aklına iyilik perisinin anlattıkları aklına gelmiş ve eve gelince boş bulunduğu anda iyilik perisini çağırmak için "kat kat iyilik üstüne kat kat iyilik"demiş ve iyilik perisi karşısına çıkmış ve prenses olanları anlatmış ve iyilik perisi şöyle demiş,
-ben sana ilk isteyişini ve ikinciyi kabul etme dememiş miydim? Prenses,
-evet demiştin ama ben unuttum özür dilerim. dedikten sonra ağlamaya başlamış iyilik perisi zorla teselli etmiş ve sonra anlatmaya başlamış,
-ne de olsa bir tane dilek hakkın kalmıştı onu söylersin demiş ve hemen düşünmeye başlamış sonra tek çarenin zamanı geri almak olduğunu anlamış. Ama bu iyilik perisinin gücü yetmezmiş.