Kulbunu çevirip içeri girdim ahmet abi karşı koltuktan bana bakarken arkası dönük koltukta oturanı göremedim.Yavaş ve kendimden emin bir şekilde oturdukları geniş salonun içinde parkelerin ayakkabımın topuğundaki sesi salonda yankılandırarak durdum.O koltuktakine görmezden gelerek ahmet abiye bakıp buyur beni çağırmışsın ve seninle konuşmam gereken birşey var diğince ahmet abi bana gülümsemesini hiç eksik etmeden duru kızım bunları sonra konuşuruz seni bu delikanlıyla tanıştırmak istedim.Diyince daha demin görmezden geldiğim yaşlı veya genç olduğunu bilmediğim ahmet abinin dediği delikanlıya baktım.Benim gibi sert ve kendinden emin yüz hatları koyu mavi gözleri Siyah takım elbisesi hafif hava katan sakalları yaşına uygun kesilmiş saçlar ve ayrıca modern ve tam anlamıyla playboy bana bakıp kafasıyla selam verdiğinde bende aynı şekilde selam verdikten sonra ahmet abi konuşmaya başladı.Duru kızım bu delikanlı rüzgar kendisi ahbabımın oğludur ayrıca tanındık bir mafyadır.Bana neden anlattığını dahi bilmezken devam etti kızım rüzgarı senle tanıştırmak istedim ayrıca kendisi senle çalışmak istediğinide söyledi.Ben sessizliğimi bozup ahmet abi beni nerden tanıdığını sorabilir miyim? Ahmet abide bana bakarak duru kendisine neden sormuyorsun açıklık getirir belki diyince aynı soruyu adını daha yeni öğrendiğim rüzgara bakıp aynı soruyu onada yönelttim.Koyu mavi gözleriyle bana bakıp evet duru sonunda bana bakabildin seninle neden çalışmak konusuna gelirsek seni yakın korumam olarak işe almak isterim dahası sokak dövüşlerinde iği olduğun kadar silah ve keskin nişanlısında buda benim açımdan iyi olur ben senden daha fazla eğitimli olmama rağmen yinede yanımda arkamı koluyan birisi iyi fikir olucağını düşündüm.Şimdi neden ben diyeceksin çünkü sağ kolum olmanı istiyorum ve bunun karşılığında yüksek bir para da alıcaksın yaşamın boyunca eğersende istersen dedikten sonra ona bakıp ben ahmet abi için çalışıyorum.Diyince ahmet abi bana bakıp kızım duru bu işe ihtiyacın olduğunu biliyorum ve senin rüzgarla çalışmanı istiyorum ve emin olabilirsinki rüzgar güvenilir adamdır.Dedikten sonra rüzgar ayağa kalkıp cevabın konusunda evet dediğini tahmin edebiliyorum ozaman ahmet abiye bakıp hadi ahmet abi kendine iyi bak diyip ellerini ceplerine koyup kapıya doğru yürüdü.Ve bir an duraksadı ve arkasını dönüp bana baktı hadi sağ kolum gidiyoruz diyince ahmet abide gülümseyip bana baktı.Hadi kızım ne bekliyorsun yeni patronunu bekletme diyince birşey diyemeyip yavaş adımlarla yeni patronumun yanına doğru gittim tanımadığım hatta iyi veya kötü olduğunu bilemediğim bu adamın arkasından merdivenlerden yavaşça indim.İç sesim bana karmakarışık sorular düşünmeme neden olurken villadan dışarı çıktık.Siyah ama baya bir markalı arabanın içine girince rüzgar bir an tereddüt ettim.Binmelimiyim yoksa binmemeliyim ilk defa bu denli korku içimde oluşurken patronum yani rüzgar arabanın içinden bana bakıp eeee sağ kolum davetiyemi? Bekliyorsun diyince ben rüzgara bakıp yok efendim binip binmemek konusunda kararsız kaldım.Diyince rüzgar bana alaycı birşekilde neden bende ona ciddi bakıp bilmiyorum ama yeni tanıdığım insanların arabasına binemem dediğimde rüzgar ciddi bir ses tonunda ben senin patronunum bu arabayla geliceksin!Dediğinde önce biraz durdum ve yüzüne bakıp arabaya bindim ama arka koltuğu tercih edince dikiz aynasından garipçe bana baksada aldırış etmeden onunla aynı ciddi tonla efendim isterseniz arabayı benim sürmem daha iyi olur güvenliğiniz.Açısından tabi bir sakınca yoksa dedikten rüzgar arkasını dönüp hiç sormicaksın sanmıştım.Dedikten sonra sürücü koltuğuna geçmek için kapıyı açmaya çalışırken kapının kilitli olduğunu anladım.Ve kafamı rüzgara çevirip efendim kapı açılmıyor yalnız diyince rüzgar bana bakıp bilerek kilitledim.Neden diye sorduğumda camı kır ve çık rüzgara bakıp ciddimisiniz sence elbette elimi yumruk yapıp camın arabasına sertçe geçirip kırdım ve ayağımlada iyice kırdıktan sonra elimden gelen kanı hiç aldırış etmeden camdan dışarı çıktım.Ve içimden küfürler savurmayıda unutmadım dışarı çıkıp yanıma geldi ve benim daha demin kırdığım camın koltuğunun kırık cam olmayan yerine oturdu.Daha sonra elimdeki akan kan damlalarına aldırış etmeden sürücü koltuğuna geçtim oturup emniyet kemerimi bağlayıp gaza bastım.Bir an elimdeki küçük cam parçası derime dahada batınca gözlerim istemsizce sulandı ama bunlar benim güçsüzlüğümü ortaya çıkartacak en son şeydi.Daha sonra sinirli ve kan girmiş yeşil gözlerimle dikiz aynasından rügara baktım nereye gidiyoruz efendim diyip söylemesini istediğim yanıt gelmeyince yeri tekrar sordum.Ve dikiz aynasından gözlerime bakıp sağ kolum sen güçlü ve kuvvetlisin ama acıya dayanamıyorsun diyince biraz durup efendim kız olmam bu duygularımı saklamama yardımcı olmuyor yinede kötü birşey yaptığsam kusura bakmayın diyip elimdeki acıyla içimden etmediğim küfürleri saydırırken rüzgar bana bakıp bara gidiyoruz diyip adresi verdi.Frene basıp biran önce o bara gidip barın tuvaletini kullanmaktı.Elimi ise musluktan çıkan o serin suda o kırmızı kanların beyazla karışmasını sağlamaktı.Eskiden olsa ağlardım amaşimdi o duygulardan çok az belirtiler kaldı.Diyebilirim tarif edilen bara geldiğimizde rüzgar bana bakıp içerde olucam kafana göre takılabilirsin duru dedikten sonra bardan içeri girdi.Bende hiç vakit geçirmeden kanlı elimle bara girdim tahmin ettiğim gibi kalabalıktı bir garson görüp yanına gittim.Ve tuvaletin nerde orduğunu sordum ve tuvalete doğru seri adımlarla ilerledim tuvaletin kapısından içeri girdiğimde 2 genç kız vardı.Tabi beni görünce hemen çıktılar anlamıyorum böyle salak kız olmak için nelerini veriyorlar tabikide söylemek azıma yakışmıyor.Tuvalete yalnız kaldığımı bilerekten en kötü huyum söylenmek olduğu için söylenmeye başladım.
"Lan anladık mafyasın yakışıklısın falan azcık insan ol be camı kır niye başka birşey değil mesela adam döv deseydin cam kırmakta nedir tamam kabul ediyorum.Dövmeyi seviyorum ama cam kırmak nedir.Yardım dahi etmiyor insanlık ölmüş annem hep derdi yardım etmiyen herzaman gavurdur burdan genelde bana gönderme yapardı.Ama şimdide annemin lafı patronuma gelsin lan adamı daha tanımıyorsun mal arabaya binmek nedir ahmet abi onaylamasa asla kabul etmezdim."
Konuşmamı bitirdikten sonra peçete alıp kesiğin dahada açılmamasını sağlamak için sardım ve aynaya baktığımda rüzgar vardı elini kapının önünde kenetlemiş.Beni izliyor bende rüzgara bakıp birşeymi oldu.Efendim sırıtıp demek benim hakkımda düşüncelerin bunlar bende tabi tam bir aptallık yaptım tabi sonra rüzgara bakıp siz burda kaç dk varsınız.Rüzgar ilk girdiğinden beri hııı ozaman kisura bakmayın boş boğazımda biraz zaten size demedim ben kendime söylendim.Diyip tuvaletin kapısına doğru ilerledim ve rüzgar bey neden geldiniz buraya nasıl olduğuna bakmaya gelmiştim.Ama pek iyi göründüğün gözükmüyor eğer yaran derinse dikebilirim.Bende şaşkınca rüzgara bakıp efendim siz doktormusunuz yok ama eğtimini aldım.Diyince bende rüzgara bakıp efendim gerek yok fazla derin değil cam parçaları girmişti.Çıkarttım zaten sıkıntı yok efendim sonra rüzgar bana bakıp o zaman gidelim.İçki içermisin dediğinde rüzgara bakıp yok almıyım efendim en son içtiğimde ortalığı dağıtmıştım.Şimdi sizin başınıza iş çıkarmıyım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PlAyBoY mAfYa Ve SeRt KıZ
RomanceTesadüfler saçma aşk bu iki çiftin aralarında olamayan tek şey