Çocukluk Aşkım

2. BÖLÜM

Bahçede Masal'ı gördüğümde okulun kapısına doğru yürüyordu. ''Masal'' diye bağırdığımda dönüp bana baktı ve gülümsedi.

AH ! Bu gülümseme için herşeyimi verebilirdim. Ona doğru yürümeye başladım. Pembe çiçekli diz üstü beyaz elbisesinin içinde o kadar masum ve seksi duruyordu ki...

Yanına vardığımda ''selam'' dedi. Ben de karşılık verip ona sarıldım. Bir kaç şebeklik hareketlerimi yaptım.Masal'a şebeklik yapmayı seviyorum. Çünkü o da bunu seviyor. Birlikte okula doğru yürümeye başladık. Bir yandan da onu süzüyordum. Sıkı atkuyruğu yaptığı saçları, hafif makyajı ve bebek yüzü ile tek kelimeyle mükemmeldi !

Masal'dan

Emre'nin bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum. Dönüp ona baktığımda gözlerimiz buluştu. Of hayır kızardığımdan eminim.

Neden onu gördüğümde veya onunla gözgöze geldiğimde kalbim bu kadar hızlı atıyor ?

Aslında çok yakışıklı fiziğinden bahsetmiyorum bile! O kas yığınını yapmak için baya vakit harcamıştır. Ufff bu konular yine beynimi sarmaya başladı. Hayır olmaz ondan hoşlanmam. O benim en yakın arkadaşım. Ona çok güzel fiziğin var çok yakışıklısın benle çıkasana diyemem ki. Yuhhh daha hoşlanmıyorum bile konuya bak.

Emre'den

Yaklaşık 10-15 dakika boyunca Masal'la havadan sudan konuştuk. Sonra yavaş yavaş bizim grup toplandık. Ama şuan 4 kişiydik. Normalde altı olması gerekirdi. Saymaya başladım. Ben, Masal, Rüzgar ve Aslı. Işte buldum yapışık sevgililer. Utku ve Yağmur. Onlarda yavaş yavaş gelebildiler. Grup tamamlandı. Evet biz 6 kişilik bir grubuz. Aslında 3-3 ama birlikte olmayı daha çok seviyoruz. Konuşmaya başladıklarında konuyu anlamaya çalıştım. Tatilden konuşuyorlardı.

Masal"ailem ile birlikte Denizli'ye gittim. Oraları gezdik akraba ziyaretleri falan. Bide bolca alışveriş."

Aslı"bende ailem ile birlikte Balıkesir'e gittik. Deniz , akraba ,arkadaşlarla takıldık. Ardından hasta anneannemi görmeye Isparta'ya gittim" dediğinde suratı asılmıştı. Anneannesini çok seviyordu çünkü.

Bizde herbirlikte 1. Sınıf öğrencileri gibi "Geçmiş olsun. 'Iyileşir merak etme" diye ona destek olmaya çalıştık. Ama anneannesinin durumu fazla kötüydü. Hala teşhisi koyamamışlar.

Rüzgar kötü havayı bozmak için konuyu değiştirip "Valla ben tatilin ilk kısmından hiç zevk almadım da sonra acısını çıkardım. Herkezde olduğu gibi Eskişehir'e akraba ve arkadaşları görmeye gittim. Iste sıkıcı yani. Ama zevkli yanına geldiğimizde sıkıntıdan öldüğüm için annem beni yanlız başıma Antalya'ya gönderdi. Bende hiç dururmuyum Antalya'da gittim plaja bir sevgili bulmaya. Tabi hepsi bana hayran. Elle gösterdiler beni yani"

diyince hepimiz bir kahkaha fırlattık. Masal gülmekten karnını tuttu -karnı ağrımış gülmekten- Rüzgar konuşmasına devam etti.

"Öküzler yha inanmıyorlar. Çok ta lülüşka. Neyse ben devam edeyim. Gözüme birini kestirdim. Baya güzel artistik hareketler yapayım denize atlayayım dedim kiiii o anda benim güzel kızım atlarken ayağı kayıp denize düştü. Bende fırsat bu fırsat dedim. Kızı kurtardım. Kızı plaja geri çıkardığımda kıza suni teneffüs yaparkeeeeeeeennnnnnn kız gözlerini açtı ve bende hemen geri çekildim. Tabi kız bana tutuldu ama sadece teşekkür etti. Sonradan da gece bir bara gittim. Kızı gördüm falan konuştuk sohbet ettik. 1 hafta arkadaş takıldık. Sonra kıza çıkma teklifi ettim. Oda seve seve kabul etti. 1 ay sonra ziyarete gelecek beni. Okuldan sonra buluşur starbucks'a gideriz 7'miz. Ohaaa ne kadar fazla olduk lan!"

diyince yine bir kahkaha fırlattık. Ama ne kahkaha herkes bize bakıyor. Beşimizde gülüyoruz. Ama Aslı yanımda hızlı hızlı soluk alıp veriyor. Bende Masal'a dalıp gitmiştim. Onu takmadım. Gruptaki en itici bana Aslı geliyor çünkü.

Ardından Utku araya girip

"Yağmurun da ne bitmez bir ailesi var yaaa. Gez gez bitmedi. Butun tatili onlarla geçirdik baş başa bile kalamadık." Diyince tabikide kıyamet koptu.

Yağmur hemen kendini savunup "Askım biz daha yarısını bile bitiremedik Ayşe teyzem, Ahmet amcam, Nuriye halam...." diye söylenirken kendi tatilimi düşünmüştüm.

Ben ise evimde saf saf oturup , Masal'ı düşünüp telefonla konuşup, onun resmini çizip, bolca müzik dinledim. Evet iste buydu benim tatilim. Zaten 'ailem' diye bir kelime edemezdim. Onlarla olan anılar 10 yıl önce bitmişti. Masal beni dürtmüştü. Bende refleks olarak "Ha?" Diyebilmiştim.

Masal hemen kendi sesini robot sesi gibi çıkarmaya çalışıp
"Dünya'dan Emre'ye , dünyadan Emre'ye bizi duyabiliyor musun?"

Bende hemen sesimi değiştirip
"Emre'den Dünya'ya , Emre'den dünyaya evet sizi dinliyorum" dedim.

Masal"senin tatilin nasıldı şapşal onu soruyorduk".

Şimdi ona 'bütün yaz boyunca seni düşündüm ve senin resimlerini çizdim.' Desem olmazdı. Ben derdim ama Masal'ın iyi tepki vereceğini sanmiyordum. Iç ses ile konuşmayı kesip aniden cevapladım.

"Napiyim işte bol müzik dinledim, bolca resim çizdim vede YEMEK YEDİMMM"

Biliyordum cok oburum ama napiyim kiiii? Ayrıca 'yemek yedim' kısmını uzun uzun söyledim. Sanki cok değişik bir şeymiş gibi :) Hepsi birden bir kahkaha attıki kulağımın zarı patlıyordu. Masal'a baktığımda şunu farkettim ki her geçen yıl, ay, hafta, gün, saat, saniye ve samize ona iki kat daha fazla aşık oluyordum. Muhteşem bir sesle irkildim.

Masal "Şu meşhur resimlerini de bir gün bizede göster" dediğinde izin alıyormuş gibi söylemişti.

Ben ise "bunlar bana özel ama bir gün sana özel gösteririm" diyip göz kırptım. Yine iyi atlatmıştım. Ona onu sevdiğimi söylemek zor geliyordu. Ama bir zamanı vardı elbette. En yakın zamanda!