8. BÖLÜM

977 46 6
                                    

Öncelikle bir şey demek istiyorum. Hikayeyi ayrıntılı ayrıntılı yazıyorum. Bu yüzden olay cok olmuyor. Hikaye çok mu erken olayı atladı acaba ama ben sizin yani okuyanların yorumlarını merak ediyorum. Hikaye hakkında en azından bir cümle yazsanız iyi veya kotu. Hesabını onaylayamayanlar ise mesaj atsa sonuçta fikirlere ihtiyacım var. Iyi okumalar. :)))))

Emre'den

Nasıl evet der. Bunu bana nasıl yapar o benim. Öyle olmalı. O beni sevmese de sevse de benim. O Doruk piçini sıkıştırmalıyız. Yani tek basıma yapamam. Belki yaparım. Yeter lan. Bad boy mod:on.

"Git" ağzımdan sadece bu kelime çıkabilmişti. Ve onu dinlemeden ayağa kalkıp gittim. Işte o an ilk defa Masal'ı dinlememiştim.

Masal'dan

Bana sadece 'git' demişti. Git. Yapacak bir şey yok. GİDİCEM. Istemesemde gideceğim. Onu kıskandıracağım. Ama kendim gibi. Sacma hareketler yapmayacağım.

---------------------------

Bütün dersler bitmiş, Merdivenlerden yavaş yavaş iniyordum. Emre o diyalogdan sonra bir defa bile benimle konuşmadı. Hep uzakta gördüm onu. Bizim grupla takıldım. Ama durgundum. Mutsuzdum. Belimdeki en gidiklandigim bölgeye biri ellerini koyup gidiklamaya basladi. Aslında bunu sadece bizim grup yapardı. En çok Emre. Kahkaha atarken arkama döndüm ve Emre olması için dua ettim. Ama karşımda sırıtan bir DORUK duruyordu.

"Bunu sakın bir daha yapma!"

"Emre yaparken böyle demiyordun ama."

"Sanane be. Hadi gidelim artık. "

"Tamam hadi gel. "

Taksiye atlayıp trio ya gittik. O film seçerken bende Yağmur ile mesajlasiyordum. Sinemadan sonra onlara gidecektim. Annemden kolayca izin almıştım. Eheheh (buradan anneme selamlarrrrr. :))

"Masal şuanını benimle geçirmen gerek telefonunla değil"

"Heeee. Hangi film?"

"Su ateş" (ismini tam olarak bilmiyorum geçen hafta izledim ismini bilmiyom. Bu bnm iste ;))

"Hmm. Komedi yok mu?"

Gözlerini devirdi ve mısırlarımızı alıp salona geçtik. Film çok güzeldi. Ama bazı kısımları saçmaydi. Yani kız onu bırakıyor faln o kısımları hoşuma gitmedi iste. Zaten salonda 3 kişiydik. Ben, Doruk ve sapkalı tarz bir çocuk. Doruk Surekli bana yakınlaşmaya çalışmıştı. Neyse tabikide ben tersledim.

"Gel hadi. Birlikte gidelim."

"Ben Yağmurlara gidicem. Gerek yok"

"Gorusuruz demeyecek mısın?"

"Gorusuruz" dedikten sonra kollarımdan beni tuttu ve sürükledi. Evet sürükledi. Hayvan gibi.

"Ne yapıyorsun yaaaa"

"Anlamadın mı? Senden hoşlanıyorum. Sinemaya bunu anlaman için getirdim. Neden bir arkadaş romantik filme getirsinki?"

"Ben seni sevmiyorum. "

Dediğimde yavaşça bana yaklaştı. Galiba öpecekti. Filmlerde böyle olurdu.

Onun erkekliğine bir tekme savurdum. Ve ne olduğunu anlayamadan kendimi yere attım. Dizlerimi kendime çekmiş ağlıyordum. Ve konuşmaya başladım.

"Ben ben baskasını seviyorum. Eğer vurmasaydım beni öpecektin aptal. O zaman ben ona nasıl bakardım? Seni şerefsiz piç.sen her istediğin kişileri opebilen birisisin. Ama ben senin o optugun kızlardan biri olmayacağım. Kahretsin. "

Çocukluk AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin