Evet kısa bir, iki şey söyleyeceğim ve bölüme geçeceğim öncelikle bu bölüm de tanıtım gibi oldu. İnanın konuyu nasıl istediğim yere getireceğim bilemiyorum, ancak deneyeceğim. Umarırım başarırım, iyi okumalar..
Alarmın sesi ile uyandım, bugün babamın işi yüzünden taşınmak zorunda kaldığımız Holmes Chapel gidiyoruz. Aslında buradan ayrılmak istemiyorum. Arkadaşlarıma, okuluma o kadar alıştım ki benim için zor olacak gibi görünüyor. Beni düşüncelerimden alan ses anneme aitti.
-Beckyyy hadi kızım uyan ve hazırlan artık geç kalacağızz!
-Ah! Tamam anne kalktım.
Bavullarımızı dün hazırladığımız için kısa bir duş alıp giyindim. Saçlarımı da kururtup kendi haline bıraktım. Aşağıya indiğimde annem çok telaşlydı. Ahh biraz sakin olmaza bir şeye mutlaka takılıp düşecek!..
**
Uçağa bindiğimizde rahatlamıştım neredeyse geç kalıyorduk! inanılmaz bir trafikti. Kemerlerimizi bağlaynca yolculuğa başladık.
**
Holmes Chapel'a adım attığımzda biraz üşümüştüm ee tabi bütün yolculuğu uyuyarak geçirdim. Bence gayet te güzel bir yer yani şimdilik gördüğüm kadarı. Evet evet bence çok güzel bir yer. Umarım kendime arkadaş edinebilirim çünkü ne kadar güzel bir yerde olsa eminim ki ıssız sokaklar, hırsızlar, katiller vs. bulunduğuna eminim. Olmaması tabi ki ihtimal bile değil... Babamın önceden tuttuğu eve geldiğimizde hemen sıcak bir duş alıp yeni odamdaki yatağıma kendimi attım. Heyy! ne var yani kıyafetlerimi sonra yerleştiririm! Sadece 2 gün sonra burada kayıt olduğum okula başlayacağım ve nedense hiiç gitmek istemiyorum hemde bugünden ne ara üşengeç oldum ben?! Umarım herşey güzel olur.
**2 GÜN SONRA**
Bugün erkenden uyandım malum okul var ancak tedirginim biraz. Yeni okul formamı giyip aşağıya indim annemle babam mutlaka işe gitmişlerdi. Çantamı alıp converse'lerimi ayağıma geçirdim ve evden çıktım. Okul evimize yakın olduğu için yürüyerek gideceğim ha soracak olursanız okulun yolunu nerden biliyorsun nasıl gideceksin babamla beraber haftasonu gelmiştik...
Okula geldiğimde neyse ki o her okulda olduğu gibi kimsenin gözü üstümde değildi nadiren bakanlar vardı. Müdürün kapısına ulaştığımda kapıya vurup vurmamak arasında kaldım. Acaba geri dönüp kılık kıyafet değiştirip, sahte kimlik çıkarıp babamın çalıştığı holdingi soyup dünya turumu atsam?.. Kes becky mal mal şeyler düşünüp durma belki sonra...
Müdürün odasından sonunda aldığım ders programı ve şubemle sonunda bulabildiğim sınıfa girdim. Herkes kendi halindeydi. Kimi sırada uyuyor, kimi ise deftere bir şeyler karalıyor. Heyyyy!!!1! Oda ne!? İnanmıyorum çocuk kalemi burnuna sokuyor. Ahh! iğrenç midem bulandı sanırm kusacağım. Hemen kafamı diğer tarafa çevirdim. Bir kız tek başına oturuyordu yanına oturmamda bir sakınca yoktur heralde..
-Heyy, oturabilir miyim?
-Selam, tabi ki. Dedi kız çekingence.
-Adın ne?
-Jennifer, peki ya senin?
-Becky :)
-Ne kadar sıkıcı değil mi Becky sağımızda oturan Tom'u görüyorsun değil mi? Aman Allahım kalem'e napıyor!..
-Evet, görüyorum bu..... İnanılmaz o.O....
Tamam kesinlikle arkadaşımı buldum yalnız kalmayacağım üstelik hiç çekinmeden bana bunu söylemesi tuhaf geldi tamam mı! :) ilgilenmeyip susabilirdi de!.
**
Öğle yemeği tenefüsünde Jennifer beni yemekhaneye götürdü birlikte tepsilerimizi doldurduğumuzda ikimizde aldığımız yemeklerin çokluğuna bakıp kıkırdadık ve bir masaya doğru yürüdük oturduğumuzda sanki izleniyormuş hissine kapılıp etrafa göz gezdirdiğimde buraya bakan bir çift yeşilin en güzel tonu olan gözleri gördüm. Heyy.. Neden öyle bakıyor. Bir dakika ben düşüncelere dalmışken o yeşilin en güzel tonuna sahip olan gözlere sahip çocuk buraya doğru geliyordu.... geliyorr.. geliyor.. geldi! Aman Allahım neden bu denli korkuyorum. Yanıma geldi ve kolumdan sıkıca tuttu orada bir morluk olacağına eminim!. Kolumu çekmeye çalıştığımda kulağıma eğildi.
-İnsanlarn gözlerine öyle dikkatli bakmamalısın bücür!.
-..............
Heyyy bir dakika o kendini ne sanıyor üstelik bana ne dedi! Tam uzaklaşacağı sırada bağırdım.
-Buraya baksana marul kafa!!1!..
Bana döndü ve o yeşilin en güzel tonu olan gözlerinin kararmış olduğunu gördüm. Ancak bana bakmaya devam etti... Bende bunu fırsat bilip buz dolu kola bardağını aldığım gibi kafasından aşağı boşalttım.......
İnanmıyorumm Becky..... Ben naptım böyle üstelik koyulaşmış gözleri alev aldı!
İşte şimdi sıçtın Becky!...
