'' Bir gün geleceksin. Yıldızları boşverip ayın güzelliğini izleyeceğiz birlikte. ''
Sen düğümlendi boğazıma. Ah şu vedalar.. Bu kadar zor olmamalı bir insana elveda diyebilmek. Elveda demek zorunda mıyım sana? Yapacak başka bir şey yok mu? Parmaklarıma sürmeliyim kokunu. Kalbime değmeli ardından o parmaklar. Kalbime sinmeli kokun. Unutmamalıyım. Ne kadar zor biliyor musun uğruna yaşadığın insanın kokusunu unutmak? O kokuyu bir daha duyup duymayacağını bilememek.. Umut acıtıyor; ama hayatta tutuyor. Kokusu kayboluyor ciğerlerinden, sesi silikleşiyor kulaklarında. Gözlerini unutmamak için çizmek istiyorsun. Gözlerini unutmak ne demek? Gözlerini sımsıkı yumuyorsun ve onu hatırlayamıyorsun. Bakmaya doyamacağın; ama aynı zamanda utandığından bakamadığın o gözlerini göremiyorsun. Çok özlüyorsun ama hatırlayamıyorsun ve sadece özlemekle olmuyor. Bunu sen de biliyorsun, ben de, o da..
Ben bitmesini istemiyorum. Ben gelmeni istiyorum. Yatmadan önce beni aramanı istiyorum. Birlikte şarkı dinleyelim; ama yanımda olmadığında bile bunu yapabilelim. En sevdiğin şarkıyı defalarca dinlerim ben. Bıksam da söylemem söz. Sonra kapat şarkıyı ve sarıl kocaman. Yastığım ol. Masal anlat bana. Uyuyana kadar anlat ve uyuduğumu zannettiğinde beni sevdiğini mırıldan. Ama ben uyumuyorum ki. Hepsini duyuyorum. Hepsini duydum, biliyor muydun?
Oynamamız gereken oyunlar var bak. Anlatman gereken masallar var. Ben köylü kızı olayım sen kral. Ya dur kral çok büyük oldu. Prens ol sen. Dünyaca yakışıklı prens. Ama benim. Sadece benim.
Şimdi ellerin başka elleri tutuyor ya gerizekalı, o parmaklarını kırasım geliyor. Ama elin elime değse adını bile unutuyorum ben. Desene asla kıramayacağım parmaklarını. Asla değmeyecek elim eline. Parmaklarıma sensizliği süreceğim ben hep. Öyle aptalsın kii.. Öyle gerizekalısın ki.. Hangi salak terk ederken ' seni çok seviyorum ' der?
Dua et şarkılarım var da umut ağır gelmiyor bana. Bu o kadar kötü bir şey ki.. Umudun var kalbince ve sevdiğin aptal kendini yüreğini katıp umuduna defolup gidiyor. Yani şimdi gidişine mi inanacaksın yoksa seni sevdiğine mi? Tarafsız da olamıyorsun işte. Tam ortasında duramıyorsun iki şeçeneğin. Gel de anlat işte şimdi kendine ' bir daha gelmeyecek ' diye. Gel de inandır kendini başkalarında kaybolacağına. Bozuk plak gibi aynı şeyleri düşünüyor beynin: ' Seni çok seviyorum dedi, seviyor.. '
Kalbime uğrayıp göç eden kan pıhtıları sana bulanıp devam ediyor yollarına. Yüreğimin her tarafı sen döşeli. Gidişin senden başka hiçbir şeyi götürmedi. Ben hala senim. Ben hala seni seviyorum. Sen, seni sürükledin kendinle gerizekalı. Bendeki seni almaya senin bile gücün yetmez. Fazla '' sen '' girdi cümlelerime. Bari cümlelerimden uzak dur.
Biliyor musun aptalım? Yanlış diyordu sesin. Ben çok sevilmek değil, çok sevmek istiyordum. Ve bunu gözlerine bakarak yapmak.. Söyle o yüreğine, geleceği var bana. Bekleyecekliyim ondan.
Aslında her şey Gökhan Türkmen'in dediği gibi: ' Kokuna sarılıp gitti şimdi rüzgarlarda. '
