Bir tane Suriyeli varmış.Bir gün yünikornuyla gezerken uçan inek görmüş ve aklına Hindistan gelmiş.Hemen Hindistan'a gitmiş. Onu gören Hindistanlılar ''Suriye Esad bum bum'' demişler. Ama Esad aslında bum bum değilmiş sadece kimse onu anlamadığı için "bum bum"muş gibi davranıyormuş.Suriyeli bir bu duruma kızmış.Esad'ın lakabı bum bum olamazmış.Hemen organik hoşaf bombası yapmaya karar vermiş. Ama bunu yapmak için önce hoşafın patentini alması gerekiyormuş. Hemen TRTdeki proje yarışmasına katılmış.Organik hoşaf patentini almanın tek yolu organik hoşafın mucidine 3 kere sen Qürd değilsin demekmiş ama hoşafın mucidi Qürd olduğu için söyleyememiş. Bunun yerine onu öldürüp, patenti almaya karar vermiş.Derhal Adana'ya gidip şırdan bıçağı yapmaya başlamış. Ama şırdan bıçağı yapmak için şırdan bıçağının patentini alması gerekiyormuş o da hemen TÜBİTAK proje yarışmasına katılmışBu yarışmanın üç jürisi varmis bunlar da Vahset-ül Dehşet Cemile , kocası Bahri ve Yılan Serpil olduğundan yarışmayı kazanmış. Hemen şırdan bıçağını alıp adamın yanına gitmiş. Bir de ne görsün!!!! Tam bıçağı hoşaf mucidine savururken mucit "Bakale ayikün mü biz doğma büyüme Adanalıyız" demiş ve bıçağı yemiş. Daha sonra midesinin içinde şırdan yaparak Suriyeliye ateş etmiş ve Suriyeli ölmüş. Böylece Esad sonsuza kadar bum bum olarak bilinmiş.ama bunlar sadece hayalmiş.Uyandığında kendini Ukrayna'da Tostçu Erol'un Kiev bayisinde şırdan tost yerken bulmuş. Ama tost gerçekte şırdandan değil organik hoşaf reçelinden yapılmaymış Suriyeli Tostçu Erol'u dava etmiş ve bir daha kimse esada bum bum diyememiş.
S. O. N.
