-1.Bölüm- Giriş

174 12 2
                                    



Karanlıkta kayboldum her zaman ki gibi. Sanki çokta umrumdaydı karanlık olması etrafımın. Ama yapabilceğim bir şey yoktu. Ben buydum. Bişey yapamazdım sokaklarda büyümem gerekirken başka türlü hayatımı geçindiremezdim. Ya çalcaktım ya da Ölcektim. Tabi ki çalmayı seçtim. Bu bana bazen çok pahalıya patlıcaktı ama yapabilceğim tek şey buydu. Küçük yaşta beni sokağa bırakan ailemden sonra beni Hamdi bulmuş ve büyütmüş. Büyütmek dediğim ise istediği gibi bir kukla olmadığım zaman beni dövebileceği biri olarak büyütmüş. Bundan dolayı dediklerini mecbur yapardım. Ta ki bugüne kadar bugün onun istediklerine karşı çıkabilecek kadar beni yetiştirmişti. Tabi ki amacı bu değildi ama beni soğukkanlı bir katile dönüştürmüştü. İlk 16 yaşımda iken bana birini vurdurmuştu ilk başta vurmam yapmam demiştim. Zaten onun için çalıyordum. Bu neyine yetmiyordu ki o kadar çaldığım şeyden sonra bir de şimdi beni katil yapmaya çalışıyordu. Tabi ki istediğini yine yaptırmış ve bana o tetiği zorla çektirip o adamı vurdurtmuştu. Adamın gözlerindeki sinir hala aklımda öyle bir bakıyordu ki sanki onu öldürürsem dünyamı karartacak güce sahipmiş gibi ama elimden birşey gelmiyordu. Adam kanlar içinde yatarken Hamdi aynen şu sözü söyledi:
Belki ilk defa birini vurmuş olabilirsin gerizekalı ama bu son olcağı anlamına gelmez daha benim için çok kişi öldüreceksin.
Ve uzun denebilecek bir kahkaha attı. Tabiki sözünü tuttu ve bana bir sürü adam daha öldürttü. Bir süre sonra alıştım buna da. Sanki içimdeki karanlık taraf beni ele geçiriyordu artık ve ben buna izin veriyordum. Sokaklarda yaşamanın gerekliliklerindenmiş gibi karanlığımın ortaya çıkmasına izin verdim. Artık sıra Hamdi denen adi adamdaydı. Artık vakit onun ölüm vaktiydi. Beni bu kadar yetiştirmiş bir de üstüne üstlük sanki güzel birşey yapmış gibi bana sırıtması beni deli ediyordu. O ailem olcak kişiler de suçluydu bu durumda onların yüzünden yaşıtlarım oyun parklarında oyun oynarken ben çalmayı öğreniyordum. Büyümeye başlayıp ergenlikte sağa sola trip atmam,saçma sapan çocuk gibi davranışlarda bulunmam gerekirken ben sizin oyun olarak oynadığınız oyunlardaki gibi insan öldürmeye başladım. Şimdi ise intikam vaktiydi 18 yaşıma gelmiştim. İlk öldürdüğüm adamdan sonra Hamdi bana daha onlarca insan daha öldürttü. Alıştım artık öldürmeye karanlığımın alıştığı bir öldürme bu tabi ki. Hamdinin evine doğru sakin adımlarla yürümeye başladım. İçeri gireceğim sırada beni durduran aptala baktım. Fazla dik dik bakmış olmalıyım ki kafasını önüne çevirip:
Hamdi bey sizi beklemiyordu haber vermeliyim.
Hamdinin zengin bir züppe olduğunu söylemeyi unutmuşun galiba. Neyse önemli olan bu değil. Şimdi asıl konuya dönelim. Kapıdaki koruma içeri haber gönderdi. Ve birkaç dakika sonra:
Girebilirsin dedi. İşte hayatı bana zehir eden adamın yaşadığı lüks hayat gözlerimin önümdeydi. Benim ve daha bilmem kaç kişinin sayesinde çaldıklarını sata sata Hamdi denen alçak bu evi ve korumaları tutmuş üstüne bir de şirket açıp işlerini büyütmüştü. Ve bu sayede sayılı işadamlarından biri olup çıkmıştı karşımıza. Ama bizi rahat bırakmamış ve sokaktaki eli bacağı olmamızı sağlamıştı. Şimdi ise beyfendinin isteği olmadan huzuruna dahi çıkamıyorduk. İçeri girdiğimde üstümü aramaya kalkan adama kafa atıp yere serince ufak çaplı bir kriz yaşatmış olabilirim. Ne yani her üstümü aramaya kalkana üstümü aratmak zorundayım diye bir kaide yok. Sonuç ise yere serilmem ve üstümdekilerin zorla alınmasıyla kapandı. İçeri girdiğimde mutfaktan arka bahçeye doğru ilerletildim. Arkamda 3 adamla beraber tabi ki ne bekliyordum ki kafa atınca beni rahat bırakıp girmem için kırmızı halı sermelerini mi? Tabi ki böyle bir şey beklemiyordum mal gibi işimi zorlaştırmıştım sadece. Arka bahçeye geçince Hamdi karşına oturmamı işaret etti. Ama önce şu arkamda beni sürekli tehdit eden silahlı adamı biraz hırpalasam fena olmazdı arkamı dönüp gülümsedim sonra elindeki silahı küçük bir el hareketiyle alıp uzağa attım. Ve üstüne atladım vurmaya başladım. Hamdi ise bu olanlara alışmış bitirmemi bekliyordu diğer adamlara eliyle karışmayın işareti verdi. İşim bitince Hamdinin otur dediği yere oturdum. Oturunca da:
Her geldiğinde bir olay mı çıkartmalısın seninle uğraşmaktan bıktım her geldiğinde ya korumalarımda bir kırık veya morluk olmak zorunda mı ?
Bide kibar biri gibi konuşuyor adi bana küçükken yaşattıklarının haddi hesabı yok. Ama bitecekti bugün bu iş eskiden olsa korkardım belki Hamdiden ama hem büyümüştüm hemde Hamdi denen adi herif yaşlılığı ile biraz değişmişti. Soğuk bir ifadeyle:
Ne bekliyorsun beni sen böyle yaptın.
Sırıttı gene bu sırıtması beni deli ediyordu:
Ne için geldin İSİMSİZ.
Evet doğrudur bana isim bile vermedi 18 yaşıma kadar herkes bana isimsiz derdi.
Özel Hamdi şu adamları gönder istersen ya da anlatıyım da sonra adamların arasında diğer özel işlerinde ortaya çıksın belki biri polise öter ve bunları kanıt için ses kaydına alır he?
Amacım sadece onu sinir edip korumalarını göndermesini sağlamaktı. Sinirle bana baktı. İşte bu eğer sinirlenirse Hamdi mantıklı düşünemezdi. Halbuki adamlarının çoğu diğer karanlık işlerini de biliyordu.
Gidin bizi kimse rahatsız etmesin.
Korumalar gidince anlatmaya başladım:
Hamdi yeni biri çıktı senin arkandan atıp tutuyor ismini de bilmiyorum sadece kulağıma böyle bir söylenti geldi duymak istersin diye düşündüm.
Böyle bir şey yoktu aslında sadece bir şeyler uydurmam lazımdı o sırada da plan yapmalıydım.
İşini düzgün yapsan şaşarım zate sizi o kadar yetiştirdim ve büyüttüm sizse bir adamın kim olduğunu dahi öğrenemiyorsunuz.
Hemde ne büyütme hayatımızı zehir ettin lan sen bize. Ayağa kalkıp yanına yaklaştım. Ve kulağına şu sözleri fısıldadım.
O büyüttüm dediğin kişi artık senin ecelin oldu.
Gözlerini pörtletip silahına davrandı o sırada aynı anda bağırıp korumalarını çağırcağı zaman ağzını kapattım ve o silahına davranamadan korumasını döverken aldığım bıçağı ardı ardına saplamaya başladım yavaş yavaş gözleri kapanırken bana sırıtmaya başladı.
Yetiştirdiğim katili beni öldürcek kadar iyi yetiştirmişim demek ki. Bu ev seninde mezarın olacak İsimsiz.
Son sözleri bu oldu. Bense intikamımı almanın mutluluğunu yaşıyordum şimdi sıra bu evden kaçmaktaydı. Bu kadar kolay öldürsemde kaçacak bir yerim yoktu. Her türlü koruma ordusuyla karşılaşacaktım. Eve girmeden önce gördüğüm kadarıyla 15 civarı koruma gördüm. Görmediğim 10 tane daha var desek 25 yapar yuvarlak hesap. Hadi bakalım Kaçış Vakti...

Güzel bir giriş olduğunu düşünüyorum yorum ve vote yaparsanız beğenip beğenmediğinizi anlarım ama kalkıp da küfür ediceksiniz hiç yazmayın. Eleştiri yaparsınız anlarım ama küfür etmeyin lütfen. Hikaye kendi kurgum lütfen emeğe saygı...

İsimsiz MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin