O YALNIZDI, asla olmak istemediği bir şekilde. Onun halkı kanla bağlı kabilelerdi ve Güç'ü kullanabilme kabiliyeti ona bir galaksi dolusu her ırktan kardeş verdi. Jedi Tapınağı'ndan ayrıldıktan sonra bile istediği zaman diğerlerini hissedebiliyordu—etrafında Güç'te var olan akış halinde.
Tabii ki bir süre sonra hissedemedi.
Şimdi neredeyse yalnızlığı tercih ediyordu. Eğer yalnızsa, kendisinden başkalarını etkileyecek seçimler yapmak zorunda değildi. Arızalı navigasyon cihazını tamir et ya da etme, yemek ye ya da yeme, uyu ya da uyuma—düş kur ya da kurma.
Mümkün olduğunca az düş kurmaya çalışıyordu, ama özelikle bugün bunun için hiç iyi değildi. İmparatorluk Günü. Galaksinin her köşesinde, Merkez'den Dış Halka'ya—tabii ikincisinde daha az heyecanla—İmparator Palpatine tarafından kurulan düzen ve devletin anısına festivaller yapılıyordu. Bu, böyle bir kutlamanın ilkiydi. Yeni İmparatorluk henüz bir yaşındaydı, ama günü kutlama fikri onun midesini bulandırıyordu. Ona barıştan çok daha farklı şeyleri hatırlatıyordu.
Mandalore yanmıştı, her ne kadar o, Rex ve diğerleri birçoğunu kurtarmayı başarsalar da zaferleri anında Ahsoka'nın düşünmeye katlanamadığı bir katliamla son bulmuştu. O yüzden düşünmedi.
"Ashla!" Ses yüksek ve neşeliydi, onu anılarından sarstı. "Ashla, geçit törenini kaçıracaksın!"
Dış Halka'da yaşamanın birçok avantajı olmuştu. Gezegensel nüfus azdı ve çok da organize değildi ki bu da bir takma adla yaşamayı kolaylaştırıyordu. Ayrıca büyük hiperuzay geçitlerinden de çok uzakta kalabiliyordu. Dış Halka'daki birçok gezegende İmparatorluk'un dikkatini çekecek kadar ilginç bir şey yoktu zaten ve Ahsoka'nın istediği son şey dikkat çekmekti.
Hesaplamadığı şey ise komşularının, Fardilerin, Thabeska'da her işin içinde parmağı olan yerel bir ailenin dikkatini çekmekti. Ahsoka'yı kanatlarının altına aldılar—her ne kadar Ahsoka mesafesini korumaya çalışsa da. Hâlâ yas tutuyordu—kendi şekliyle— ve kendisine yeni bağlar, yeni arkadaşlar istemediğini söylerse daha kolay oluyordu.
Thabeska ona uyuyordu. Tozlu ve sessizdi ama yine de yeterince yeni gelenler vardı ki Ahsoka ortaya çıkmıyordu. Gezegenin su ve teknoloji ticareti canlıydı ama çok büyük ölçekte değildi. Kaçakçılık operasyonları bile—çoğunlukla lüks mallar ve gezegen dışı yiyecekler—az sayıda kişiye kâr sağlıyordu. "Ashla" ya göre ev demek için iyi bir yerdi.
"Ashla, orada mısın?" diye seslendi dışardaki kız tekrar. Fazla neşeli, diye düşündü Ahsoka kafasını sallayarak. Propagandaya inansan bile İmparatorluk Günü o kadar da heyecanlı bir şey değildi. Kızlar bir iş çeviriyorlardı ve onun da bunu bilmesini istiyorlardı.
Ahsoka seçeneklerini gözden geçirdi. Dairesinden dışarda tek başına gezinmesiyle biliniyordu. Dışarıda tehlikeli bir şey yoktu ve kesinlikle ona tehlikeli de değildi. Yani sessizce oturup evde yokmuş gibi davranabilirdi. Eğer sonra birileri ona nerde olduğunu sorarsa da bir yürüyüşe çıktığını söyleyebilirdi.
Ayağa kalktı ve küçük evinin karşı zeminine geçti. Ev, birçok odası olacak kadar büyük değildi, hatta odaları ayrı bile değildi. Ama Jedi Tapınağı'nda büyümenin kişiye kazandırdığı şeylerden biri de azla yetinmekti. Eğer Ahsoka az şeye sahip olursa gitme zamanı geldiğinde yanında taşıyacağı daha az eşya olurdu. Giymese de yanında taşıdığı boş silah kemerini düşünmemeye çalıştı.
Kızların neşeli seslerindeki uyarıyı duymuştu, ama daha çok detaya ihtiyacı vardı. Ve bunun tek yolu da kapıyı açmaktı.
"Geliyorum, geliyorum!" diye seslendi, sesinin coşkulu çıkmasını umarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AHSOKA
Science Fiction-BU KİTAP E.K JOHNSTON TARAFINDAN YAZILAN AHSOKA ROMANININ AMATÖR ÇEVİRİSİDİR. HİKAYE VE KARAKTERLER BANA AİT DEĞİLDİR.- KENDİ SAVAŞININ BİTTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORDU. ANCAK YENİ BİR SAVAŞ DAHA ŞİMDİ BAŞLIYOR... Ahsoka Tano, bir zamanlar Anakin Skywalker'a...