1.BÖLÜM

113 14 8
                                    

Medyan: Alya
Keyifli okumalar😘

Gözlerime inanamıyordum nasıl bir yerdi burası böyle şato tarzı şeklinde yapılmış her yerin'de ışıklandırma sistemiyle ben burdayım diyordu.

Otelin rengini pek seçemesemde lacivert gibi duruyodu. Tek kelimeyle muhteşem denilecek türdendi.
Sonun'da kendime gelip yavaş yavaş adımlar atmaya başladım yürürken'de aynı zamanda da düşünüyordum; Bu adam kimdi böyle tamam yakışıklı mankenlere taş çıkaracak bir fiziğe sahipti ama beni böyle bir yere çağırdıysa demek'ki zengindi kim bilir belki'de  modellik yapıyordu.

Aklımda'ki düşünceleri sonlandırıp otele girdim ve ağzım tekrar o şeklinde açıldı dışı kadar içide muhteşem ötesiydi golt renginde ki duvarlar büyük tablolarla süslenmişti, otelin için de bulunan oturma gruplari bordo rengindeydi resmen gözlerim ışıldadı ışıklandırma sistemin'den bahsetmiyorum bile otelin içini incelemeyi bırakıp asansörün olduğu yöne doğru yürüdüm ve önünde durum düymeye basıp asansörü beklemeye başladım asansör gelince içine binip en üst kata yani 31. kata bastım teras katı dediğine göre en üst kat olması gerekiyordu asansör 31.kata gelince kapılar açıldı ve bende indim.

İster istemez bir heycan basmışti ben normalde numaramı herkeze veren biri değilim ve kendimi o kadar güzel bulmam ama adam meteor olunca ego yapmak lazım numaramı da beni gözetlediği icin ve o kadar bakmasına rağmen gelip konuşmadığı için utandığını düşündüğüm'den vermiştim ama beni bu kadar lüks bir yere davet edeceği aklımın ucundan bile geçmemişti.

Yavaş yavaş adimlarla etrafa göz attım ve sol tarafım'da kapıları açık bir yer ve gine oldukça lüks bir yer görünce teras olduğunu anladım ve içime doğru derin bir nefes alarak emin adımlarla yürümeye başladım.

Tam terasın ortasın'da durup etrafıma baktım ve işte ordaydı tüm yakışıklılığıyla üstünde bedenini saran siyah bir tişort pantolonu ise yine kot bir siyah pantolon ayağında ise ben palıyım diye bağıran siyah beyaz ayakkabları vardı.
Saçları hafif dağınıktı ve oldukça tatli duruyordu kahverengi gözleri benim yeşil gözlerimle buluşunca oturduğu yerden dikleşti ve soğuk ve sert bir şekilde bakmaya başladı bende hemen gözlerimi kaçırıp yavaş adimlarla ona doğru yürümeye başladım.

"Meraba" dedim ve o sadece başıyla selam verdi. Gerçekten bu adam tuaftı.

Bende hemen karşısın'daki sandalyeyi çekip oturdum ve konuşmaya başladım

"Beni neden buraya çağırdın ve kimsin sen" diye soru yönelttim o da soğuk ve sert bakışlar'la bana bakmaya devam ederek biraz öne doğru eğildi ve kollarıni masanın üstüne koyarak

"O kitabı nerden buldun" dedi benim ağzım'dan bir "Hıı" çıktı ve aklım gerçekten çok karışmıştı ne kitabın'dan bahsediyordu acaba delimi diye aklımdan geçmedi değil.
Ben ona bos gözlerle bakarken bağırarak ve bir o kadar sert bir şekilde

"O kitabı nerden buldun dedim" dedi ben gözlerimi kocaman açarak konuşmaya basladım

"Ne bağırıyorsun be öküz senin karşında bir bayan var gitte biraz edep terbiye öğren hem ne kitabın'dan bahsediyorsun sen" dedim o da bana kaşlarını çatarak bakıyordu korkmadim değil gerçekten ürkütücü bir yani vardı ve dudaklarını aralayıp konuşmaya başladı.

"Cafe'de okuduğun kitap'dan bahsediyorum" dedi

"O kitabı neden soruyorsun ki ?"
Allahım ya beni buraya kadar bir kitapı sormak için mi çağırmıştı yani? Pis bizon

"Soru sorma cevap ver" o kadar yüksek sesli ve sert konuşuyordu ki kendimi sorgu otasında ki suçlu gibi hissetmiştim. Ama ona belli etmeyerek konuşmaya basladım.

"Onu bana kuzey verdi ama bu seni hic ilgilendirmez" deyi verdim bir anda sert bakışlarıyla konuşmaya başladı.

"O kitabı hemen bana vereceksin" Ahh! Pişkine bak ya artık emir kipiyle konuşması sinirimi bozuyordu.

"Daha seni tanımıyorum bile sen kalkmış bana ait birşeyi sanki seninmis gibi istiyorsun"
Bu adam dizilerdeki züppe çocuklara benziyordu.

"Bu dünyada'ki herşey benim sen ve o kitap da öyle o yüzden ben daha çok sinirlenmeden o kitabı bana getir"
Off bu öküz erkekleri neden bu kadar cok seviyorum ki cok cool be Alya kendine gel onu daha tanımıyorsun bile.
Evet ben salak olabilirim ama ic sesim hep mantikli konuşur kendime hakim olup konuşmaya başladim.

"Egoist, bizon bende o kitap'da sana ait değiliz. O yüzden bende uzak dur" diye bağırıp hızlıca ayağa kalktım.

Evett canım okuyucularım bu bölümde bitirdik umarım beğenmişsinizdir az cok demeyin vote ve yorumsuz geçmeyin 😘
Instegram hesabımız : dilan_gizem2780 den takip edip son oyunun detayli bilgilere ulaşabilirsiniz

Son OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin