BÖLÜM 5:İstanbul'a Varış

324 18 4
                                    

Nöbetim bitmişti.Oğuzu nöbet değişimi için uyandırmalıydım.Ama Oğuza güvenemezdim yine uyuyuya kalabilirdi.O yüzden sabaha kadar nöbeti ben tutum bir iki tane zombi kafası kesmiştim.Sabah olduğunda gözlerim kıpkırmızı olmuştu.İstanbul'a varmak için yine yola koyulduk.Yoldayken uyuya kalmışım.Uyandığımda etrafımızzda bir kaç zombi vardı.Onlarıda eze eze gidiyoduk Benzinimiz azalmıştı bende benzinciye kadar gitmemiz için bir benzin bidonunu ve samuray kılıcımı alıp dışarı çıktım.Bir kaç zombi bana doğru geliyordu bende samuray kılıcımla birinin gövdesini ortadan ikiye ayırdım diğerinin ise kafasını kestim beyni yere düştü lanet olası pislik midemi bulandırdı.Benzin bidonunu boşalttım ve arabanın bagajına koydum.Benziciye kadar zombileri eze eze gittik.Benzincide arabanın deposunu fulledik ve boş bidonları doldurdum.Hazır gelmişken marketede uğrayım dedim ve içiri girdiğim an bir zombi üstüme atladı kılıçla midesini deşip kafasını kopardım.İçeride şişko bağırsakları gözüken kanlı bir zombi vardı.Midem zaten bulanıyordu neredeyse kusacaktım.Kılıçla zombiyi üçe ayırdım hala hareket ediyordu bende beyninde delikler açtım.Zombi durdu demekki zombileri öldürmek için beynine zarar vermek gerekiyordu.Etrafta başka zombi gözükmüyordu.Biraz çikolata,tencere,kaşık,çatal aldım.Ve yola devam ettik.Yolda zombilerden bir duvar gördük.O kadar çok zombi vardı ki oradan geçmek imkansızdı.Arabayı hızla ileri sürdük ve zombilerin hepsini ezerek geçtik.Geçerken neredeyse takla atacaktık.Arabanın tekerleklerinden zombi kanları akıyordu.Az ilerde arabadan indim ve kustum o gördüklerimden sonra.Kusunca iyice karnım acıkmıştı.Yemeğe oturalım dedim ve yemeğe oturduk.Yemekte makarna ve fasulye konservesi yiyorduk yanında da kola içiyorduk.İstanbul'u çok merak ediyodum acaba orada da zombi salgını varmıydı varsa bu kadar yolu boşuna gelmiş olucaktık.Sanki artık zombi öldürmeyi bir hobi olarak yapıyordum.Zombi öldürmek çok eğlenceliydi.İnsan zombi öldürürken hem eğleniyor hemde sitres atıyordu.Yalnız artık kendimize bir barınak bulmalıydık güvenli bi barınak zombilerin giremeyeceği.Böyle bir yol kenarında hem yemek yemek hemde zombi öldürmek olmuyordu.Ayrıca nöbet işide çok yorucuydu.İstanbul'a çok az kalmıştı.Belki İstanbul'a gittiğimizde kendimize yaşıyacak bir yer bulabilirdik.Yola devam ettik İstanbul karşımızdaydı gözüküyordu ve etrafta hiç zombi yoktu.İstanbul'un içine girdik ve hiç kimseyi göremiyorduk.Sanki sadece biz vardık.

ARKADAŞLAR OY VERİP YORUM ATARSANIZ SEVİNİRİM LÜTFEN BARİ ELEŞTİRİLERİNİZİ YAZIN

Dünya Tehlikede:Zombilerin İstilasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin