Ev ev değil botanik bahçesi.
" ...İşte böyle Hiyori-san. Sizi ev arkadaşınızla tanıştırayım. YUMA - KUN BALKONDAN ÇIK ! BAK YENİ EV ARKADAŞIN! "
" Ha ne yapıyorsun ? Ev arkadaşı istemiyorum. "
Bu ses bir erkeğe ait. Ev arkadaşım bir erkek mi ?
" Ama bir kız. " dedi ev sahibi
" Çok iyi...tanıştığımıza memnun oldum ben Yuma. " uzun boylu bir erkek yanımıza geldi. Baya bir uzundu.
İşte o zaman hayatım hiç normal olmadı.
***
" Dişi Domuz benim çamaşırlarımıda yıkar mısın? "" Peki Yuma! " Dişi Domuz ne alaka ?
***
"Dişi Domuz salatayı bunlar ile yap"" Peki!"
***
Yuma - kun gayet iyi bir oda arkadaşı oldu tabi bana emirler vermese daha iyi olacak. Ama normal oda arkadaşları böyle oluyor demek ki.***
" Leydim. Beni mi buyurdunuz ? "" Hayır ! Neden cehennemden kapı açıp buraya geliyorsun!? " dedim. Nate gene izinsiz buraya girmişti.
" Sizi uyarmak için. Evdeki arkadaşınız bir vampir ! Ölebilirsiniz! " dedi Nate.
" Bir vampir mi ? Bir vampir neden 3+1 bir evde oda arkadaşım olur ki ? "
ne yapmalıyım ? Eve geri mi dönmeliyim ?" Zamanım doluyor. Görüşürüz leydim. " dedi Nate ve geçitten geri döndü.
"Bir vampir...Hikari'ye söylesem o benim için onu araştırabilir mi ? Onu aramalıyım. "
" Telefonu bırak Ojou-san"
Birisinin bana Ojou-san olarak seslendiği duymak eski zamanları hatırlattı.
" Beni bir vampir avcısı bile öldüremez. " dedi Yuma-kun kulağıma fısıldayarak
" Yani cidden sen bir vampir misin !? " geri geri gitmeye başladım.
Yuma-kun kolumu tutup boynuma yaklaştı.
" Tekrar karşılaşmamız kader olmalı Ojou-san"
ve gerisi karanlık.