Emin Değilim! (364.Gün) ■ 4 ■

23 4 1
                                    

Arkadaşlar bölüm başlığı neden emin değilim sizce? Yani neden bu başlığı uygun görmüş olabilirim fikri  olan lütfen  yorum yapsın 😊😊
 

Bugün herzamankinden  farklı  olacağı çok belliydi çünkü normalde  yataktan kopmak istemeyen ben  bu sabah 05:30'da uyanmıştım bile, sanki o saatler hiç geçmedi bana.Kafamda tasarlıyordum şimdi Can; gideceksin ve artun'un yanına oturup şey diyeceksin "DÜN İÇİN  ÖZÜR DİLERIM SEN HAKLIYDIN SANA KENDİMİ NASIL AFFETTİREBİLİRİM"?

Yok bu olmadı  o ne öyle çocuğu  tanımıyorum  ya bana şey derse; BU NASIL KONUŞMA  TOP MUSUN?

Bilirsiniz  çoğu insanlar  biz eşcinsellere hep önyargılı,yadırgayıcı ve haddinden fazla  aşağılayıcı bakar.Artun'da bunlardan biri olabilirdi.Her ne kadar ponçik,maviş ve tatlış olsada içinde bir kolejli ayı yatıyordu.Bunları  düşünürken aynı zamanda hazırlanmış ve okulun yoluna koyulmuştum bugün biraz erken çıkmıştım  yürüyecektim okulum bana yürüme mesafesiyle 40 dakika falandı.

Saat 07:50 dersin başlamasına 10 dakika var yerime geçip artun'un gelmesini bekledim ama yok gelmiyordu  iyice endişelendim yine yok yazılacaktı ve bu onun hiç istemediği  birşeydi.
Tam kapıdan çıkıyordum onu aramak için ki o geldi.Okul kapısından içeri girerken o kadar muazzamdı ki size anlatamam...
Hemen yerime geçtim ve şuan aklımda bambaşka bir soru vardı
YİNE YANIMA OTURACAK MI?

Geliyor geliyor veeee yanıma oturdu.Tanrım sana minnettarım diyip  kafamı  havaya doğru kaldırdım;
" SEN MÜKEMMELSİN TANRIM!"
İlk sorunu atlatmıştım ama ondan nasıl özür dileyecektim? Aklıma birşeyler gelse keşke!
Acaba ona bir kahve ısmarlıyıp  bunu özrümün bir nişaanı olarak kabul et desem olur muydu? Bu fikir aklıma yatmıştı  öğle arasında  ona bir kahve ısmarlayıp özür dileyecektim.

12:00 Artun yemeğini yemek için  kantine doğru yol aldı  bende peşinden gittim tabi farkında değil  benim onu takip ettiğimden yani en azından ben öyle sanıyordum.Yemeğini yemesini ve muhteşem kibarlığını izledim arka masalardan birinde.(Sanırım sadece yemek yerken kibar olabiliyordu) Ve yemeği bitmişti artık kahveleri alma zamanıydı kantine gittim ve 2 Mocha aldım.Ona doğru yürümeye başladım ve yanına gideceğimi anlamış bir şekilde bana bakıyordu.Bense kahveler dökülmesin diye yavaş yavaş  yürüyordum.Çaktırmasamda ellerim fena yanıyordu çok sıcaktı kahveler kantinci abi de sanki bilerek bu kadar sıcak yapmış gibiydi.Bir kaç  adım sonra Artun'un maviş gözlerine bakarak özür dileyecektim ki sınıf arkadaşlarımdan biri yani İnsansı olanlardan biri koşarak yanımdan geçerken omzuma çarptı.Tahmin edersiniz ki kahveleri biz değil benim tüm vücudum içti.Kahveler üzerime dökülür dökülmez çarpmanın etkisiyle yerde buldum kendimi.Yanıma ilk gelen ARTUN'du iyi misin diyordu ama ben üzerimi üflemekten başka birşey  düşünecek halde deeğildim o an.
Tekrar sordu  "Can" ! Iyi misin? Ohaalarcaaa adımı  biliyordu. Mutlu  olsamda belli edemezdim çünkü canım yanıyordu.
"İyi misin"?
"Kahveler çok sıcaktı canım yanıyor" diyebildim sadece.
Hemen ayağa kaldırıp kolumdan tutarak lavaboya götürdü beni.
"Haydi  üzerindeki t-shirt'ü çıkart" dedi.
O an ölsemde çıkartmazdım o tshirt'ü hem karşımda Artun vardı.
"Hayır çıkarmasam daha iyi"
"Neden ?  Canın yanıyor sanıyordum"
"Evet  yanıyor ama çıkaramam utanırım"
"Yüzünün kızarmışlığından utandığın anlaşılıyor zaten ama çıkartmalısın haydi " diyip bana doğru  yanaştı ve t-shirtü kendisi çıkarttı.Kalbim yerinden  çıkacaktı resmen.Maviş artun gelip tshirt'ümü çıkarmıştı.Tshirt'ümü bi kenara  bıraktı  ve elini çeşmenin altına tutup sonra  vücudumdaki yanan yerlere sürmeye başladı hem canım yanıyordu hem kalbim yerinden fırlayacak gibiydi bi yandan da şey diyordu;
"Yanığa en iyi çözüm soğuk su'dur doktora gitsende o da ilk olarak soğuk buzlu suyu deneyecektir gerçi bizim buzlu suyumuz yok  ama suyumuz var olsun" dedi.
Canımın yanması geçmişti artık ama o hala çeşmede ıslattığı ellerini tüm mükemmelliğiyle yanmış gövdemee sürüyordu ben ise sadece tebessümle ona bakıyordum.Eli birden kalbim üzerinde  durdu.
"Sen iyi misin?"
"Evet neden ki?"
"Kalbinin ne kadar hızlı attığının farkında mısın Can" dedi.
O an dedim ki bu çocuk ondan hoşlandığını anladı ve  sana dalması an meselesi Can!
Ama tabi ki içimden düşündüm  bunları  ;
"Korktum  ve canım yandı ya ondandır " dedim.
Beni bir dakika  bekle burda dedi ve gitti üzerim çıplak öylece kalmıştım. Bir dakika bile geçmeden elinde kendi gibi maviş bir t-shirt'le geldi.
"Al can giy bu benim yedek t-shirt'üm"
Giydim ve lavabodan çıktık birlikte.
Ders çoktan başlamıştı ve yok yazılmıştık.
Ben; derse girmesek olur mu?
Artun; Neden?
Ben;Eğer kahveler üzerine dökülmeseydi senden dün için yani benim yüzümden yok yazıldığın için özür dileyecektim ama kısmet olmadı.
Artun;"Haydi gel bahçeye çıkalım  ozaman diyip  devam etmişti  konuşmasına.Özür dilenecek bir durum yok hata benimdi biraz daha erken gelmeliydim" dedi.
İçim rahatlamıştı sanki ve tebessüm ederek ona baktım.Zil çalmıştı ve herkes  teneffüse çıkmıştı insansılar işte koşuşturuyor falan lisedesiniz ulan seneye belki de üniversiteye gireceksiniz diye geçiriyorum  içimden.
"Hep böyle susar mısın  sen Can" dedi artun.

"Hayır ama hala sana karşı  mahcubum dün ve bugün benim yüzümden yok yazıldın"

"Önemi yok hem napsaydım orda yanmana göz yumup derse mi girseydim?"

"Diğerleri öyle yaptı  ama?"
Gülümsedi.

BEN DIĞERLERİ DEĞİLİM  CAN!

Bir Avuç Gökkuşağı 🌈Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin