OĞLU??!!!

168 19 7
                                    

--Kız kalk kime diyorum!!! Habire yat zaten sen pasaklı!!!! Bende burda senin işlerini yapıyım!!
Güzel rüyamı bölen üvey anne bozuntusunun çirkin sesiyle uyanmak tüm günümü şimdiden mahvetmişti bile.

Dün kavga ettiğim için epey yorgundum.
--Benim işlerimi işkiceksin tabi başka ne işin var burda. Bu evin sultanı falan mı sanıyosun kendini??

--Sus kız bak hala konuşuyo.
Onu umursamadan yanından geçip lavaboya girdim. Gözüme yediğim yumruk yüzünden gözüm hala mordu. Doğuştan gelen bi hastalığım saolsun kemiklerim hassas olduğu için hemen inciniyorum.

Daha önceden gelen tecrübelerimle fondotenin bi boka yaramıycağını bilerek saçımı salmaya karar verdim. Okul için hazırlandıktan sonra kapıdan çıkarken o kadın peşimden geldi.

--Kız bana bak bugün oğlum gelicek Amerika'dan. Sakın gözden geçirmeye kalkma benim oğlum senin gibilere bakmaz.

--Ayh ben senin oğluna mı kaldım?? Umurumda bile değilsin.
Dedim ve saçlarımı savurarak okulun yolunu tuttum. Okula geldiğimde bölümler nedeniyle sınıfların değiştiğini öğrenmiştim.

Geçtiğimiz sene Lisa ile aynı sınıftaydık. Bu sene de merak ediyordum açıkçası. Listeye baktığımda ismimin ilk sınıf listesinde yer aldığını gördüm. Kızların isimleri de aynı listedeydi. Tanrım çok mutluyum. Onca yıldır ilk defa aynı sınıftayız dördümüzde.

Sınıfa girdiğimde kızları gördüm. Yanlarına koşup sarıldım. Onlarda mutlu görünüyordu. Ovvvvv bizim okulun muhteşem üçlüsü bizim sınıfta mı???

Jeon Jungkook, Kim Taehyung , Min Yoongi . Vay beee. Bana uzatılan krakerle dikkatim dağıldı. Kafamı kaldırınca Jin'i gördüm. Ulan nasıl kilo almıyo bu??

Olumsuz anlamda başımı salladım.
--İster misin diye uzatmadım tut diye uzattım bağcığım çözüldü.
Şu an bu paketi kafanda parçalasam azdır ama neyse. Gözlerimi devirip paketi elinden aldım.

Şimdi not çalabilecek bir hedef seçmeliyim kendime. Sınıfı tararken gözlerin namjoona takıldı. Okul birincisi bizim sınıfta ne kadar şanslıyım.

--Gençler herkes yerine oturabilir mi lütfen??
Off okul spor başkanı. J-hope. Karizmaya bak be. Çocuk sportif tabi. Yakışıklı da.

Herkes sessizleşince konuşmaya başladı.
--Spor hocamız bu konuda konuşmamı istedi sizinle. Bu sene biliyorsunuz ki en çok yarışmalara katılacağımız sene...

O konuşurken sözünü kapı sesi kesti. İçeri tanımadığım hafif sarı yakışıklı bir çocuk girdi. Bu kim ya ?? Yeni mi??
J-hope'u görünce şaşırdı ve hafif eğilerek selam verdi.

Sınıf tabelasına tekrar bakarak yanlış gelip gelmediğini kontrol etti. Bende o sırada onu süzdüm. Saçları dağınıktı ama bilerek o şekil verilmişti. Baya da yakışmış. Çantası tek omzundaydı. Gömleğinin kolları biraz sıvanmıştı ve bi kolunda üzerinde hayat ağacı bulunan zincir bir bileklik varken diğerinde pahalı olduğunu oldukça belli eden bir saat vardı. O da siyahtı. Gömleğinin üstten bi iki düğmesi açıktı ve kravatı gevşekti. Pantolonu siyah gri Adidas'larıyla oldukça hoş duruyordu.
Yüzünden uykulu ve yorgun olduğu çok belliydi.

Evet tüm bunlara o tabelaya baktığında dikkat ettim. Bu sadece kızların anlayacağı bir durum. Doğru sınıf olduğuna emin olduktan sonra içeri biraz daha girdi.

--Sen yeni öğrenci misin??
Dedi J-Hope.
--Evet yeniyim.
J-Hope elini uzattı ve tokalaştılar.
--Ben Jung Hoseok. Genelde J-Hope derler. Bu sınıftayım ve okul spor kulübü başkanıyım bi sorun olursa özellikle sporda her zaman yardım isteyebilirsin.

--Bende Park Jimin. Amerika'dan geldim. Biraz buralara yabancıyım. Çok memnun oldum.

--Bende memnun oldum.
Jimin. J-İ-M-İ-N. Evet. İyi güzel. Hemen arkamda oturan Jin'in yanına geçti. Onunla da tanıştılar.

⏳⌛️

Bugün okul epey bi sıkıcı geçmişti. Okuldan çıkıp eve yöneldim. Evim yakın olduğu için yürüyecektim. Bi sokak aşağıdaydı. Yürürken arkamdaki ayak seslerini umursamamıştım. Ama gittikçe yakınlaşmaya başladı. Gölgesinden bir öğrenci olduğunu fark ettim. Meraklanıp arkamı döndüm.

Bu yeni gelen çocuktu. Beni umursamayıp yanımdan geçip gitti. Öküz sınıf arkadaşım olcak bide. Bende yolumdan gitmeye devam ettim. Ama tuhaflık şu ki hala aynı yoldayız.

Eve varana kadar sesimi çıkarmadım. Ama aynı kapının önünde durunca iyice garip bi hal almaya başladı. Gerilmiştim. Zile bastım. Aynı apartmanda oturuyor olabiliriz değil mi??

Kapı açılınca apartmana girip asansöre bindim. O da bindi. Aynı anda ikimizde 4. Katın tuşuna elimizi götürdük. Sonra elimi çekip onun basmasına izin verdim. Yeni karşı komşum ha???

Asansörden inip ikimizde aynı anda sağa döndük. Hayır ama lütfen bu kadarı fazla bana. En sonunda dayanamadım.

--Pardon yeni çocuk burası benim evim.
Hafifçe güldü.
--Burası benim evim yani artık öyle.
--Dalga mı geçiyorsun ben 7 senedir burda oturuyorum.
--Bi yanlışlık olmalı çünkü bende burda yaşıyorum.
--Evet sen yanlış eve geldin.

Birden kapı açıldı ve o lanet kadın kapıya çıktı.
--Hoşgeldin oğlum!!
Çok mutlu vay be. Bi dk ne dedi o??
OĞLUM??!!

İlk bölüm geldiii.. Nasıl??? Umarım bunu da seversiniz. Lütfen sevin. Yanlışlarımı yüzüme vurabilirsiniz eleştiriye her zaman açık olduğumu biliyosunuz. Sizi çoooook seviyorum 😘  Yorum ve Vote'larınızı eksik etmeyin.

SON RÜYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin