Bölüm 1

24 7 0
                                    

"Anneeeeeeğğğğ sana diyorum ya kapat şu alarmınııııı!"
Evet evet hastayım okula gitmeyeceğim ve annemin alarmı sayesinde sabahın 7.30'unda uyanmış bulunmaktayım. Hayır okula gitmeme sebebim zaten sabah erken kalkmamken, okula gidip o iğrenç dersleri işlemek zorunda olmayacağım gün bu saatte kalkmam canımı sıkmıştı. Bazılarınız diyecek ki "yat uyu geri ne mızmızlandın!" Ama öyle olamıyor. Bi kere uyanırsam geri uyuyamama gibi bir alışkanlığım var (lanet olsun ki!).

Adım Melek Tuna, 17 yaşındayım ve okumaya çalışmaya çalışan bir kızım. Hayatım öyle çok mükemmel bir hayat değil.  Ailesi kusursuz olan, her istediğini elde eden, okulunda hep başarılı olan biri olmadım hiç. Aksine annem ve babam 6 yıl önce pek de güzel sayılamayan bi şekilde ayrıldılar ve birbirlerini düşman olarak görüyorlar. Annem, ben ve kardeşim Bulut beraber yaşıyoruz.  Bulutla aramızda 1 yaş olmasına rağmen abimmiş gibi davranıyor ve bu durum canımı sıkmıyor değil! Okulumda da hiç bi zaman mükemmel ya da kusursuz o kızlardan olmadım.  Hep o en arka sırada uyuyan ya da direk okula gelmeyip evde uyuyan bi kız oldum.  Çünkü uykuyu çook seviyordum. Şu 17 yıllık hayatım boyunca babamla aram pek iyi olmadı. Hep özenmişimdir babasıyla arası iyi olan kızlara :) ve şimdiyse -annem ve babamın ortak kararı olan- o MÜKEMMEL yeni okula yazdırmışlardı beni. Hayır niye hep benim alehime olan konularda ortak oluyorlar anlamıyorum. Evet evet her neyse bu yeni gideceğim okulda kimseyi tanımıyorum. E malum 11. Sınıf olduğumdan benimle tanışmak için can atacak arkadaşlar bulacağımı da sanmıyorum. Anlayacağınız boka battım :( Neyse ki bugünü evde uyuyarak geçireceğim. Yarın başlasın YENİ okul macerası. Günlük klişelerimden birini yapıp wattpad'e girip kütüphanemdeki kitaplardan birini okumaya başladım ve ...

Telefonum birazdan patlayacakmış gibi çalıyordu. Hey! Ne zamandır uyuyordum ben? Hemen açıp uykulu bi şekilde
-Efendiğmm
- Kızım sen hala uyuyor musun? Hey Allah'ım yarabbim kızım uyurken öleceksin uyurken kalk artııııkk!
Evet arayan -mükemmel- annemdi...
-Ne oldu anne?
-Hadi kalk giyin sana atacağım adrese gidip yeni okul kıyafetlerini al yarın yeni okuluna başlayacaksın.
Ah sanki çok meraklıymışım gibi!
-Tamam anne görüşürüz' diyip tam kapatacakken yine cırladı canım annem -_-
-Melek hemen kalkıp formanı almaya gitmezsen sana bir daha sigara parası vermem!
Anaaa bu çok acımasızcaydı ama be!
-Tamam annem hemen kalkıyorum bak hatta kalktım bile
-Aferim benim güzel kızıma parayı her zamanki yere bıraktım hadi tutma beni öptüm baaağğyyy
Suratıma kapattı. İnanmıyorum, suratıma, benim suratıma, BENİM! Evet işte buda benim 40 yaşında olmasına rağmen beyni çocuk olan annem. Sigara paramı çoğu zaman o verdiği için beni hep burdan vuruyor. Hem kullanmama kızıyor hem de başkasından istemeyeyim diye kendi alıyor.

Yataktan kalkıp paketten bi sigara alıp yaktım. Uyandığım da sigara içmek en büyük zevklerimdendi -annem buna çok kızsa da- Uyurken kilot ve sütyenle yattığımdan üşümüştüm. Gerçi her sabah aynı şeyi yaşıyorum çünkü üzerimde bişey varken uyuyamıyorum. Sigaramdan son nefesi de aldıktan sonra küllüğe basıp söndürdüm ve odamdan kalkıp banyoya ilerledim. Aynaya baktığımda ağızım iki karış açıldı. Bu nasıl bi tipti Allah'ıııımm. Kendimden korktum be. Hemen küvete girip suyu ayarladım ve duşa girdim. Neredeyse 1 saat süren duştan sonra çıktım ve havluyu vücuduma sardım. Uzun boylu -yaklaşık 1.75- zayıf biriydim. Saçlarımı siyaha boyuyorum sürekli ve bu yüzden etrafımdaki herkes bana esmer diyor. Aslında esmer sayılmam ama neyse. Etrafımdaki arkadaşlıklarımın dediğine göre güzel bir kızmışım.  Ama bunu pek umursayan biri olmadım hiç bi zaman. Banyodan çıktıktan sonra odama yöneldim. Komidinimden iç çamaşırlarımı aldıktan sonra dolabıma yöneldim ve yüksek bel siyah yırtık kot ve yine siyah olan göbek üstü inçe bi triko alıp yatağıma geçtim. Havluyla iyice kurulanıp üstümü giyindim. Çorap çekmecemi açıp siyah file çoraplarımı alıp ayaklarıma geçirdikten sonra saçlarımı kurutmak için kurutma makinesini aldım ve kurutmaya başladım. Yaklaşık 10-15 dakika süren kurutma maceramızda sonlandırıp aynamın karşısına geçip makyaj yapmaya başladım. Fondöten rimel ve bordo tonlardaki rujumla hazırlanmam biterken aynadan kendime baktım. İdare ederdim işte. Her zamanki bendim. Her gün farklı şeyler giymeme rağmen hep aynı gibi geliyordu gözüke çünkü hep siyah giyiyorum. Siyahtan başka bişeyi asla giymezdim ve buna iç çamaşırlarım da dahil! Siyah hayatımı anlatıyordu çünkü. Karanlığımı, acılarımı. Siyah saçlarım zaten düz olduğu için daha fazla uğraşmaya gerek duymadım. Ve -yine- siyah olan çantamı omzuma takıp evden çıktım. Kahretsin parayı almayı unutmuştum! Tekrar eve girip parayı da aldıktan sonra eksik var mı diye kontrol edip evden çıktım. Formaların satıldığı yeri bulmam zor olmadı çünkü motorumla gidiyordum. Evet tam bir motor hastasıyım. Her ne kadar annemle 2 yıl süren bi savaşa girsem de sonunda motor aldırmaya ikna ettim ve hayalim olan motoru aldırmıştım. Yaklaşık 2-3 aydır bendeydi ama çocuğum gibi bakıyordum ona. Honda cbr 600 RR.  Evet benim bebeğimin modeli bu. Rengi tabii ki siyah:)   Bebeğime -yani motoruma- atlayıp formaları alacağım yeri aramaya başladım ve çok geçmeden de buldum.  Motorumu park edip içeriye girdim. Satış danışmanının da yardımıyla hemen alıp çıktım. Ne yapayım çok bunaltıcı bi havası var.  Ama hoşuma giden bi şey vardı ki formalar siyahtı gerçi sadece lakosu aldım çünkü normal siyah dar pantolon giymemize de izin veriyorlarmış.  İçinde lakos olan poşedi çantama tıktıktan sonra motoruma -bebeğime- atlayıp sürmeye başladım.  Karnımdan acayip sesler gelince yemek yemem gerektiğine karar verip en yakın Burger King'e gitmeye karar verdim. Burger'in önüne geldiğimde motordan indim ve kaskımı çıkardım. Saçlarımı düzeltmek için kafamı sağa sola sallarken gördüğüm şey donup kalmama sebep oldu. Ve sanırım aşık oldum. Gerçi aşkı kitaplar dışında görmemiş ya da yaşamamıştım da neyse. AŞIK OLDUM!

Siyah'ın TutkusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin