SELEN'İN AĞZINDAN
''- Bir şey mi istiyorsun? ''
Kapıdan içeri girdim ve masanın önüna geçtim.
' Bir şey sormama izin ver. 'Onaylar gibi başını salladı. Bende konuşmama devam ettim.' Önceden incindin mi? Bu yüzden şimdi böyle kurallar koyuyorsun.Ofiste '' aşk yasak '' politikasını koyma sebebin kim? kalbinde bir sorun mu var? Hayır... Demek istediğim ofiste aşk yaşayıpta kovuldun mu? bu yüzden buraya bu kurallarla geldin.Ama biliyor musun acaba? Mehmet ve İrem bu durum yüzünden ayrıldlar.'
Bu kadar şeyi bir nefeste söylemiştim.Nefes almak için durdum ve şeytanın söyliyeceklerni dinlemek için bekledim.Sanki hiçbir şey konuşmamaışım gibi ellerini birbirine kenetledi ve gözlerini devirmekle yetindi.Konuşurken zaten beni dinlememişti.Hep saati ile uğraşıp durmuştu.Canı sıkılmış olabilir ama şuanda benim canım ondan daha da çok sıkılıyordu.
''-Birincisi,özel hayatım konusunda atıp tutma.İsterlerse aşk yaşayıp evlenebilirler,yapamayacaklarını asla söyle.....''
Sözünü kestim ve konuşmaya başladım
' Doğru.Aşk yaşayıp evlenebilirler ama kovulur...' o da benim sözümü kesti ve konuşmaya başladı
''- Bu onların seçimi.'' dedi. Bu kadar sakin davranması beni çıldırtıyordu.SEsli bir şekilde tısladım.Ardından ellerimises çıkartacak şekilde masaya koydum.Habersiz olduğu için irkilmişti.
' ayrılmalarına sebep oldun ! '
''- Selen sen misin?''
' ne olmuş? ' işaret parmağını kaldırdı ve konuşmaya devam etti
''- Birincisi hiç görgün yok.İkincisi koyduğum kurallar şirket düzenlemesidir.'' masadan ellerimi çektim ve doğruldum .'' - uymak istemiyorsan , başka bir şirkette çalışabilirsin.''
' neden başka bir şirkette çalışayım?'
''- Başka bir işte çalışmak istemiyorsan sadece düzenlemelere uy.''
Ellerimi belime koydum,gözlerimi kapadım sakinleşmem lazımdı.Alçak tuttuğum sesimi biraz daha yükselterek konuşmaya başladım.
' Bu düzenleme çok saçma.Neden böyle kurallar var?'Diyerek ellerimi ses çıkartacak şekilde masaya vurdum.yine irkildi ve tekerlekli koltuğunun üzerinde geriye doğru gitti.işaret parmağını kaldırarak konuşmaya başladı.
''- Kurallara uymak zorunda değilsin?'' saçlarımı düzelttim ve tırnaklarımı masaya geçirerek çektim.Çok sinir bozucu bir ses çıkarmıştı.(bu arada berkan oturduğu koltuktan ayağa kalkmıştı) ona doğru yürüdüm.ben Berkan'a yaklaştıkça geri geri gidiyordu.Ne kadar korkak bir çocuktu bu yaa :D ( çocuk diyorum daha genciz demi :) hem zaten bebek gibi bir cildi vardı :D )
''- seni uyarıyorum daha fazla yaklaşma.'' dedi. tabi ben dinlermiyim? tabiki de dinlemem daha çok yaklaştım.aramızda 2-3 adım kala durdum
' yaklaşırsam ne yaparsın?'
işret parmağımı kaldırdım ve yakasında bir şey varmış gibi sağa sola haraket ettirdim.Ben elimi hareket ettirdikçe o daha çok tırsıyordu ve elimi ne yapıcam diye takip ediyordu.onu korkutmak bi bakıma hoşuma gitmedi değil haa :)) boş bir anına denk geldiğimde işaret parmağımı omzuna vurdum.sert vurmamıştım ama hiç beklenmedik bir anda vurduğum için yerinden sıçramıştı.elini omzuna götürdü ve omzunu ovaladı.Yine onu sinirlendirmiştim asdfhghjk :))
''- lütfen gereksiz şeyler yapma.''
' insanların sana yaklaşmasından korkuyor musun ? '