Arkadaşlar öncelikle merhabalar. İnşallah kitabımı severek okursunuz. Sizi çok seviyorum iyi okumalar 😙😙
***********************************
Karakolda sıradan bir gün ama bizim için değil. Biz bir çeteyle ilgilenen 7 kişilik bir ekibiz. Ben ,Alya, Mert ,Seda ,Ali ,Burak ve Mira. 6 aydır aranan bir çetenin peşindeyiz. Ve hergeçen gün avımıza daha çok yaklaşıyoruz bunu hissedebiliyorum .
"Onur başkomiserim" arkamdan gelen sesle irkildim.
"E-Efendim"
"Yine dalmışsınız. Bu çeteyi kafanıza çok tanıyorsunuz. "
"Takmıyımda ne yapayım? Bu benim-bizim için çok önemli bir vaka anladınmı? !"
"A-Anladım" dedi ve gitti. Biraz fazlamı ileri gitmiştim acaba? Tabikide hayır. Bu vaka çok önemli ve biz bu vakayı çözeceğiz. Bunları düşünürken Burak bana doğru geliyordu . Bir gelişme vardır diye umutla Burağa baktım.
"Onur amirim seni çağırıyor "bunu beklemiyordum çünkü bu aralar onun odasına her gittiğimde kızıyordu bana. Ben ne yapabilirim ipucu bulmak kolay değil. Sonuçta bende elimi attığım yerden ipucu bulmuyorum. Derin bir iç çekerek amirin odasına girdim.
"Beni çağırmışsınız amirim"
"Onur lütfen bana biraz ilerlediğini söyle bu vaka benim için çok önemli biliyorsun "
"Amirim ben ş-şeyy"
"Hâlâmı? Eğer böyle gidersen işin sonunu az çok tahmin ediyorsundur umarım? !"sinirden yumruklarımı sıkıyordum . Ah lanet olsun bu adama çok sinir oluyorum. Dişlerimi sıkarak
"Tamam ben ozaman ekibi toplayıp araştırmaya başlayalım "
"Çıkabilirsin" sanki o demese çıkmayacaktım. Tabi bu sözümü içimden söyledim. Eğer seslice söylemiş olsaydım şuan bu vakada olmayabilirdim. Başımı onaylarcasına salladım ve kapıya yöneldim. Kapıyı açar açmaz Mert üzerime doğru koşuyordu. Aniden durmasaydı kapıya yapışacaktık.
"Ne var Mert. Bak şuan hiç keyfim yok daha sonra uğraş benimle hadi "
"Dediklerimi duymadan birşey söyleme derim" yüzü neşeliydi demekki haberler güzeldi.
"Dökül hemen " sabırsızlanmıştım. Haberi neyse önemli birşey olmalıydı.
"Az önce bir ihbar aldık. Karakuyu civarlarındaki bir depoda ölü bulundu. Bizim ilgilendiğimiz çeteyle alakalı olduğundan şüpheleniliyor "
Şuan 32 diş gülümsediğimden emindim. Bu çok önemli bir gelişmeydi."Alya nerede? Hemen olay yerine gitmeliyiz"
"Bilmiyorum "
"Biz Burakla birlikte olay yerine gideceğiz. Alyaya haber ver orada buluşalım "
"Tamam" şuanda mutluluktan uçmak üzereydim. Burağa haber verdim.
"Bu şahane bir haber " diye bana bakıp gülümsüyordu.
"Hadi biran önce varmalıyız. İpuçlarını kaçırmak istemem"
Arabaya bindik ve depoya doğru yol aldık. Okadar heyecanlıydımki yol boyunca bundan başka hiçbirşey düşünmüyordum. Yaklaşık 1 saattir yoldaydık...
Ve o an... Şuan deponun önündeydik. Eski ,harabeye dönmüş, kuytu bir yerdi. Emin adımlarla arabadan indik . Bir çocuk kadar mutluydum şuanda. Kalbim deli gibi çarpıyordu. İlk adımını attım ve o eski deponun gıcırdayan kapısının yanına geldim. Kapı açıktı ve içeriden sesler geliyordu. Burağa sessiz ol işareti yaptım ve silahımı elime aldım. Yavaş adımlarla içeriye girdim. Sesler hâlâ geliyordu ama ne dediğini tam anlayamiyordum. Gittikçe seslere yaklaşıyorduk. Birden sesler kesildi ama konuşan kişiyi arkasından görebiliyorum. Daha çok yaklaştım ve silahımı kafasına dayadım. Tam tetiği çekeceğim anda bana yüzünü döndü. ..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUÇLU
Teen Fiction...6 aydır aranan bir çete. Başkomiser Onur,ekip yardımcısı Alya ve 5 kişi daha. Başkomiser için zor bir durum. Suçluyu uzaklar da arıyor ama yakınlarda olduğunu kim bilebilirdiki? Ama başkomiser vazgeçmez. Çeteyi bulmak için türlü tehlikelere...