12/16

1.3K 120 114
                                    

Zayn hiç durmadan hediye dükkanlarına girip çıkan kuzenini takip etmekte oldukça zorlanıyordu,Harry eline üstünde kuru kafa olan bir tişört alıp inceledi ama sonra burun kıvırıp yerine geri bıraktı,Louis'in böyle şeylere bayıldığını biliyordu ama ona nedense içinden daha şık bir şey almak geliyordu.Aslında ona göre Louis bir çöp poşeti giyse bile çok yakışırdı ya.

"Durduk yere şimdi nereden çıktı Louis'e hediye almak,sabahtan beri dolanıp duruyoruz"

Harry boş boğaz kuzenine kısa bir bakış atıp başka bir mağazadan içeriye girdi bu sefer,aslında bugün normal bir gündü ya da değil miydi?Çünkü Louis hayatına girdiğinden beri hiçbir günü normal geçmemişti Harry'nin.Kalbi artık her gün farklı farklı atıyordu ve bu farklılığın tek bir sebebi vardı;Louis Tomlinson.

"Bak onu çok sevdiğini biliyorum ve bence oda seni seviyor ama bunu belli etmekte zorlanıyor ve yanlış anlama en yakın arkadaşımı kötülemek için söylemiyorum ama o senin için hiçbir şey yapmazken sen neden kendini yoruyorsun?"

Harry Zayn'in ukala sorusu karşısında olduğu yerde durup ona bakmak için arkasına döndü.Güzel suratına bir yumruk geçirmemek için kendini zor tutuyor ve bu yüzden de elleri kaşınıyordu."Birisini seviyorsan Zayn ve bunu gerçekten de tüm kalbinle yapıyorsan,içten geldiği için bir şeyler yaparsın,bir zorunlulukmuş gibi hissettiğinden değil ayrıca yaptığın şeyleri de hiçbir karşılık beklemeden yaparsın."

Zayn tebessüm ettikten sonra onun koluna girdi."Keşke herkes senin gibi güzel sevebilse Harold,aslında Louis gibi duygusuzun önde gideni bile bu kadar seviliyorsa o zaman herkes sevilebilir demek ki"Harry sinirle onun kolundan çıktı."O duygusuz değil Zayn,sadece duygularını belli edemiyor o kadar,yoksa beni sevdiğini biliyorum,dünya üzerindeki herkes duygularını aynı şekilde belli etseydi o zaman hissettiğimiz şeylerin ne anlamı kalırdı ki?"

Zayn sırılsıklam aşık olmuş kuzenini süzdükten sonra eline simsiyah bir küllük aldı."Eğer Louis'e cidden onun kullanabileceği bir şey almak istiyorsan kesinlikle bunda karar kılmalısın,sigarasız yaşayamadığını biliyorsun değil mi?"Harry ne yazık ki bunu biliyordu ve bunu bilmek hatta canlı canlı şahit olmak huzurunu kaçırıyordu.

Her şeyden sakındığı,gözü gibi baktığı sevgilisinin sağlığına bir şey olacak diye ödü kopuyordu,Louis'le tartışmak kesinlikle hoşuna gitmese de sigarayı bırakması konusunda onu neredeyse her gün uyardığı için Louis ufak çaplı tartışmalar yaratıyordu.

O kadar savurgan,vurdum duymaz ve Harry'i çıldırtacak şekilde flörtözdü ki.....Bazen dışarı çıktıklarında Harry'nin fark etmeyeceğini düşünüp etrafındaki yakışıklı ve genç adamlara göz kırpıp pas atıyordu ve Harry her defasında fark edip damarlarını içten içe patlayacak kadar çok sıkıyordu.

Sırf Louis başkalarına bakmasın diye onu neredeyse hiç kendi evinden dışarı çıkarmamaya çalışıyordu.

Zayn başka ürünlere göz atmak için yanından uzaklaştığında Harry telefonunu çıkarıp deliler gibi özlediği minik sevgilisini aradı,bir kaç çalıştan sonra telefon açıldığında Harry'nin arkadan duyduğu bangır bangır müzik sesleriyle kaşları çatıldı."Bebeğim,anlaştığımız gibi altıda buluşuyoruz değil mi?"Tanımadığı bir sese ait kahkaha duyulduktan sonra en sonunda Louis'in sesini duydu.

"Ah sikeyim tamamen aklımdan çıkmış Harry,şuan bir ev partisindeyim,beni de buraya arkadaş getirdi yani adresi bilseydim seni de çağırırdım,yarın görüşürüz"

Telefon suratına kapandığında Harry'nin sinirden ve koca bir hayal kırıklığından elindeki küllük yere düşüp parçalara ayrılmıştı,Zayn duyduğu sesle onun yanına koşarken korkuyla titreyen kuzenini dürttü."Harry ne oldu?"Mağaza görevlisi yerdeki kırıkları toplarken Zayn adamın eline bir miktar para sıkıştırıp Harry'i dışarı çıkardı.

"Bana hiç değer verilmediğini öğrendim şimdi Zayn"


Tom'dan aldığı mesajla Harry'nin iyice keyfi kaçarken gözleri karşıdan ona doğru gelen bedenle parıldadı.Kışkırtıcı tavırları her zaman ki gibi yine modunda olduğunu gösteriyordu,her an olası bir şova başlayabilirdi.

"Tek başına sarhoş olmaya mı geldin,öyleyse sana bir tavsiye;eğer sarhoş olmayı düşünüyorsan yanında mutlaka biri olmalı,seni taşıyabilmeleri için ama endişe etme şimdi ben varım ve seni taşıyabilirim"Harry'nin çenesi kasılırken parmağındaki yüzüğü stresle tekrar tekrar çıkarıp takıyordu."İlişkide olduğumuz süre boyunca bir an bile umurunda olmazken şimdi beni taşıyacağını mı söylüyorsun,bu şaka hiç komik değil Louis"

Mavi gözlerini bir silah gibi onun gözlerine dayadı."Her zaman umurumdaydın Harry sadece öyle değilmiş gibi davranıyordum"Harry sinirle elindeki içki bardağını masaya vurup ona yaklaştı."Peki ama neden!?Hem burada ne işin var senin,ilişkimiz boyunca bu mekandan nefret ettiğini söyleyip dururdun,neden geldin buraya?"

Louis onun az önce sinirle masaya bıraktığı içki bardağını alıp tek yudumda bitirdi."Seni takip ettim,bak dürüst davranıyorum,senin gibi yalan söyleyerek kendimi kandırmıyorum"Farkında olmadan aralarında soğuk bir savaş başlatmış gibilerdi,sanki öteki diğerinin lafının üstüne bir şey demezse altta kalacak gibi."Lanet olsun ki bu hareketlerinin hiçbirine bir anlam yükleyemiyorum Louis,bana daha doğru düzgün bir açıklama bile yapmadın,beni aldatıp siktirip gittikten sonra neden iki yıl sonra karşıma geçipte bana değer veriyormuş gibi davranıyorsun,senin oyuncağın değilim ben!"

Harry kriz geçirir gibi kendini paralayıp bağırdığında etraflarındaki çoğu bakış onlara odaklanmıştı.Harry normalde gündelik hayatında hiç küfür kullanmamaya özen gösteriyordu ama Louis onu öyle bir çileden çıkarıyordu ki bazen kendini tanıyamayacak hareketler bile sergileyebiliyordu.

"Değer veriyormuş gibi davranmıyorum çünkü zaten sana değer veriyorum Harry,bana bağırıp çağırırken bile istesen de gözlerin bana sinirle bakamıyor,bana aşık olduğun halde başka bir adamla evlilik planları yapıyorsun,sen benim oyuncağın değilsen,Tom'da senin oyuncağın değil,onunla mutlu olmayacağın gibi her sikik gün aklında ben olacağım için de o adamı da mutsuz edersin"

Harry doğruluğunu inkar edemeyeceği sözleri işittiğinde Louis sırıtıp bağırmaktan dolayı acıyan boğazını yumuşatmak için yutkundu ve ayağa kalkıp deminden beri bakışlarını üzerinde hissettiği gençlerden birinin yanına gitti,izin alma gereği bile duymadan gencin dudakları arasındaki sigarayı çekip kendi dudakları arasına götürdükten sonra tahrik edici bir şekilde dumanı gencin suratına üfledi ama bakışları Harry'nin üzerindeydi.

Mekandan içeri girdiğinden beri Louis'e dokunma isteğiyle yanıp tutuşan genç daha fazla kendine hakim olamayarak onun boynuna yöneldiğinde Louis kafasını hafif yana yatırıp ona yer açtı ve alt dudağını dişlerken inledi ama gencin bilmediği bir şey vardı ki bu inleme onun sayesinde değil,koyu yeşil gözlerini bir kurt gibi hırlayarak üstüne dikmiş Harry'di.

Çok geçmeden Louis'in boynunu neredeyse yalayıp yutan genç güçlü bir beden tarafından yere fırlatıldığında Louis beklediği şeyin gerçekleşmesiyle keyifle sırıttı ama Harry onun kolundan sertçe tutup dışarı çıkardığında soğuk havayı hissetmesiyle yüzünü astı,Harry parmağını kendi göğsüne bastırırken koparırcasına öpmek istediği dudaklara karşı bağırdı.

"En azından benim önümde yapma,bu kalbime binlerce okun saplanmasına neden oluyor!"

"Louis is back" (L.S)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin