Dost Mu Yoksa Düşman Mı?

646 28 1
                                    

Medyadaki müziği dinleyerek okuyabilirsiniz iyi okumalar.

Jungkook (Jeon Jungkook)

Vampir krallığı 29/04/2017

Evet evet kurt adamların beklenmedik saldırısından sonra kendimi toplamam biraz zaman aldı ama saldırının üstünden neredeyse iki yıl geçti ve ben en az 1000 yıllık hayatımın daha 21. Yılındayım ne kadar da güzel neyse şimdi benim yoongi hyung'un yanına gitmem gerek hazırlanmasına yardım etmem gerek çünkü yarın sabah taç giyme töreni var -bu krallıkta kral 10000 yaşını geçerse tahtını devretmek zorundadır- ve en büyüğümüz olduğu için yoongi hyung tahta geçecek.

Jimin (Park Jimin

Kurt Adam Krallığı 29/04/2017

Yarın vampirlerin taç giyme töreni varmış şaka gibi yaaa, bizi de -kurt adamları da- çağırmışlar. neyse ''jimiiiiinnn!!!'' babam bana sesleniyor gitmeme gerek.

-

-

-

kapının önündeyim neyse hadi içeri giriyorum ama bir dakika ne konuşuyorlar orada kulağımı kapıya dayadım ve dinlemeye başladım ''ona bunu yapanı kendi elleriyle öldürmeli ve bu olursa vampir krallığı çöküşe uğrar çünkü varislerinden biri ölmüş olur ve diğerlerini de işi bittiğinde krallık tamamen kurtların olur bu yüzden bu görev kurt adam krallığı için hayatsal önem taşıyor.'' bu jin hyungun sesi değil mi? ''peki ya bunu yaparken kendi hayatını kaybederse ya da başaramazsa.'' ''ve onu bir kere kaybediyorduk az daha, bu riski bir kez daha göze alamayız.'' benim hakkımda konuşuyorlardı ve namjoon hyung tekrar söze atıldı ''Ama jimin o çocuk sayesinde hayatta.ve babam bu sözün üstüne öyle bir kükrediki ne yalan söyleyeyim bende korktum "ve o çocuk yüzünden vampir oldu ve yine o çocuk yüzünde halk arasında bir hain -vampir- var diye söylentiler çıkardı demek istediğim orada onurlu bir şekil de ölmesi halk tarafından öldürülmesinden çok daha iyi yani bu göreve çıkacak analdınız mı beni?"ve jin hyung'un içinde hayal krıklığı barındıran sesi geldi "peki baba" bende hemen içeri daldım,dediklerinden pek bir şey anlamamıştım ama anladığım şey bir vampirin beni vampir yaptığıydı. Içeri daldığımda iki abimin de ağızı açık kaldı ve koro şeklinde "gelmişsin"dediler ama ben hiçbir şey duymuyordum, intikam ateşi heryerimi kasıp kavuruyordu hiçbirşey umurumda değildi. hızlıca tahtın karşısına geçtim ve kafamı öne eğip konuştum "bana bunu yapanı öldürmek benim için bir zevk olur." Gözlermin kırmızıya dönüp parlamaya başladığını hissedebiliyorum, bunca zaman fark etmemiştim ama gerçekten vampir olmuştum. Kafamı kaldırdım ve tahtta oturan babama baktım iki abimin de beni ağzı açık izlediğini hissedebiliyordum. ardında büyük soru geldi "peki kimi öldürmeliyim?" Babam güldü ve "vampirlerin en küçük prensini öldürmelisin bizi yarın ki taç giyme törenine davet ettiler bu sayede görevin yarın başlıyor ve iyi yanı seni oraya gizlice sokmamız gerekmeyece" dedi bende kafamla tamam işareti yapıp odadan çıktım ama içeriden sesler gelmeye devam ediyordu "peki ya öğrenirse" bu jin hyung'un sesiydi ve bu cümlenin üstüne babamdan kan donduran bir laf geldi "ona söyleyen kim olursa yani siz bile olsanız önce tutuklatır sonrada öldürtürüm anladınız mı beni?" Gerçekten kanım donmuştu ama ben aldırmadım çünkü eşyalarımı hazırlamam gerekiyordu ve yarına kadar bekleyebilir miyim emin değilmdim.

-
-
-
Vampir korumalar yanımızda kurt korumalar da arkamızda törenin yapılacağı yere doğru ilerliyorduk o dırada boynumda bir nefes hissettim, bu babamdı ve bana fısıldamaya başladı "bir hafta boyunca buradayız ve siz aynı odada kalacaksınız küçükler küçüklerle aynı odada kalacak bu vampir krallığının bir önlemi bu önlem bir hafta boyunca aynı sarayda kalacak prenslerin birbirine düşman olmasını önlemek için ama benim oğlumun ne yapacağını bilmiyolar yani senin bir hafta onu öldürmen için yeterince uzun değil mi?" Dedi tüylerim ürpermişti ama aldırmamaya çalışırken sertçe yutkundum ve "ben bir hafta da onu öldürür mezarını kazar içine koyar üstünü kaplar ve cenaze törenini yaparım." Babamın sinsi gülüşünü hissedebiliyordum orada babam tekrar eski yerine gitti söylediklerim içimdeki intikam ateşini tekrar yakmıştı o sırada jin hyung ve babamın konuşmalarına istemeden kulak misafiri oldum tamam itiraf ediyorum isteyerek kulak misafiri oldum amaaan onları dinledim jin hyug babama "o vampir göründüğünden daha güçlü iki yıl önceki saldırımızda bana nasıl yumruk attığını hatırlıyorum çocuk vurduğunda resmen iki metre sürüklendim anca  durabildim normal bir yetişkin vampir bana vursa bir metre zor sürüklenirdim ve o çocuk bunu yaptığında 19 yaşındaydı şimdiye kim bilir ne kadar güçlenmiştir." Dedi Babam hafif bir şekilde güldü "ama bakalım iki yıl önce hayatını kurtaran çocuğa sana vurduğu gibi vurabilecekmi ya da daha iyisi  zarar verebilecekmi." Jin hyung bu lafın üstüne birşey diyemedi ve ben onları dinlerken geldiğimizi anlamadık vampir korumalardan bi önüme geçti ve "sizin oturmanız gereken yer burası." Dedi sandalyeye baktım ve kafamla anladım işareti yaptıktan sonra sandalyeye oturdum. Yanımdaki sandalye daha afilliyidi ve benden daha genç duran bir çocuk oturuyordu valla sanarsın 21 yaşındaydı elindede şeffaf bir şey vardı ve bir yandan onu döndürüyor bir yandan da gelnleri bir bir kesiyordu sanki gözüyle birini arıyor gibiydi o sırada elindekine odaklandım ve bunun bir tüp olduğunu gördüm ve benim iki yıl önce kaybettiğim evde bulamadığım ve nerede düşürdüğümü ya da kaybettiğimi hatırlayamadığım tüpüme benziyordu o tüpün için de ben hayvan kanı bile karıştırmıştım -sonrada o kanı içmiştim- yani o tüpün içinde eğlenmek için neler yapmıştım namjoon ve jin hyungla birlikte bide üstüne kaybolmasın diye ismimi yazmıştım. Tüpü tekrar çevirdiğinde uzun tarafı benim oturduğum tarafı gösterdi bende bundan faydalanıp tüpü elinden çekmiş ve kendi elime geçirmiştim, tüpü elime aldım ve incelemeye başladım. tüpü elinden almamla afallamış ve boş duran eline sonrada bana dönmüştü ben de elimden alana kadar tüpü yeterince incelem fırsatı bulmuş ve üstünde yazan adımı okuyabilmiştim, zaten okuduktan sonra hemen elimnden çekmişti bende "versene ya o benim." Dedim çocukta bana "bu tüpün üstünde park jimin yazıyo sen park jimin misin?" Bunu duyunca dalga geçerek "eğer başka birine benziyorsam söyleye bilirsin."dedim çocuk garip garip baktıktan sonra tüpe döndü ve içinden dediğini sandı sanırım ama dışından dedi "sen osun" bende çocuğa garip garip bakmaya başladım ve ağzından yeni bir cümle süzüldü "sen beni kurtaran çocuksun" ama bir şeyi bilmiyordu her ne kadar onu önceden kutrarmış olsamda ben buraya taç giyme töreni için değil onu öldürmek için gelmiştim ne ladar harika bu çocuğu öldüreceğim öldürmeliyim ama öldürebilecek miyim ah tabiki de öldüreceğim o beni vampir yaptı.

vampire love (jikook story)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin