hyung? (00.01)✔

342 74 28
                                    

   Yoongi aniden göz göze gelmelerinin etkisiyle oracıkta can vereceğini düşündü. Ama karşısındaki bir o kadar ciddi ve bir o kadar da umutsuz bakıyordu.

  "Beni sevmedi."

Diye düşündü yoongi.

  Düşündü.

  Düşündü...

Ta ki karşısındaki genç ona kocaman gülümseyene kadar....

  Eridiğini hissetti yoongi, sanırım ağlayacaktı. Ama bu sefer acı dolu çığlıklardan çok mutluluktan ve heyecandan ağlayacaktı.

  Öyle dakikalarca boş boş baktı. Karşısındaki genç rahatsız olmuş olacak ki ilk gözlerini kaçıran o oldu. Sahi ne kadar da uzun baktı öyle...

   Yoongi gözlerini ince dudaklarda gezdirdi. İnce uzun dudaklarında.

  Daha çok bakmak istedi. Fakat çocuğun rahatsız olduğunu düşünüp geri çekilmek istedi. Perdeyi çekmeyi unuttuğunu fark etmeden tabureden inmek istedi.

  Fakat düşündüğü gibi olmadı.

  Tabure dengesini kaybedince tabure ile beraber Yoongi de yere yığıldı. Küçük beden acılar içinde kıvranıyordu. Ağzından ise sadece bir kaç kelime dökülüyordu:

  "Lanet olsun."

  Kimsenin gelmeyeceğini de biliyordu. Fakat hayat yine ona gülmemişti. Bacağı feci şekilde hasar görmüş ve çok fazla kan akıyordu. Küçük ellerini yaranın üstünde gezdirdi, acıyordu.

  Kimsenin olmamasına lanet etti tekrar. Yardım isterdi ama kimsenin gelmeyeceğini biliyordu.

  Fakat bir şey bilmiyordu.

   Yeni çocuk koşturarak Yoongi'ye yardım etmek için geliyordu. Yoongi aralık kapı için tanrıya binlerce kez şükür etti. Ve saniyeler sonra endişeli gözleri bedeninde hissetti.

  Çocuğun ilahi sesini duyduğu zaman tüm acının yok olduğunu hissetti Yoongi.

  Yavaşça onu kaldırmasına izin verdi. Tenine değmesine. Yoongi'nin yaralarına yadırgamadan, acıma duygusu olmadan baktı. Sonra hepsine teker teker küçük öpücükler kondurdu.

  Yoongi bu hissi tarif etmek için çabalasaydı beceremezdi belki ama,
Şunları diyebilirdi;

  Çok güzel...


so beautiful ↬taegiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin