3

62 16 0
                                    

Ertesi gün, hava güneşli geçti. Genç adam odasındaki tüm perdeleri kapatmış  düşünceli bir vaziyette gıcırdayan sandalyesinde oturuyordu.

Odasındaki beyaz duvarın üstünde kendisinin çizip düzensizce yapıştırdığı göz,kulak,sırt, insan yüzü resimleri vardı.

Tüm gününü dağınık odasında dalgın dalgın şiir yazmakla geçirdi. Bir süre sonra aynanın karşısına geçip solgun yüzüne baktı.

Bu solgun beyaz  yüzüne renk vermek için bir ahenge giren mor göz altlarına neredeyse beyaza dönmüş bir pembelikte olan dudakları eşlik ediyordu.

-🌂-

"Bu gün orada olmaz" diye düşündü. Yine aynı yolları geçip alıştığı müzikleri dinledi.

Patikadan geçti, hava durumu yağmurlu gösterdiğinden sonunda evden çıkmıştı genç adam. Çardakta oturan genç kızı görünce şaşırdı ve sinirlendi. Yine ikinci çardağa geçti. Bu seferde resim çizmeden gidemezdi.

Bu sefer dikkatini genç kızın okuduğu kitap çekti. Bu bir şiir kitabıydı ve içinde neler yazdığını merak ediyordu.

Dikkatini topladı genç adam.

"Odaklan." dedi kendi kendine.

Tam da o anda yağmur çiselmeye başlamıştı.

-🌂-

Az sonra çizdiği resmi bitirmişti genç adam. Genç kızsa genç adamı izlemekten alı koyamıyordu kendini. Tabloya attığı her bir renkten sonra acaba ne renk kullanacak hangi fırçayla boyayacak diye düşünüyordu.

Genç adamsa bundan habersiz öylece çiziyordu. Fırçalar boyalarla tablonun üstünde dans ediyordu.

Yağmur henüz dinmemişken eşyalarını toplamaya başladı. Genç kızsa fark etmemesi için okuduğu şiire  geri döndü.

Genç adam şemsiyesinin altında su birikintilerinin yanından geçe geçe uzaklaştı parktan.

Bir elinde resim çantasıyla yorgun adımlarla ilerledi.

"Bu gün iyi iş çıkardım." dedi.

MeyusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin