Çıkmadan önce kendime son kez baktım.Babamın iş durumu yüzünden 5 yılda bir taşınıyorduk.Ama ilk defa Türkiye'de yaşayacaktım.Bundan önce Paris'te bir kasabada,Miamide kumsalda bir evde ve Brasil de yaşamıştım.Açıkçası Türkiye'ye gelmek istemiyordum.Babam bütün itirazlarıma rağmen beni doğduğum yere İzmir'e getirdi.
Türkçe'yi az çok konuşabiliyordum ve derslerim hep iyi olmuştu.Ama buradaki insanlarla konuşma ve arkadaş olma gibi bir niyetim yoktu.Ben farklıydım.Çabuk sıkılıyor ve müzikle yaşıyordum.
Diğer kızlar gibi aşk manyağı da değildim.Aşk denen saçma şeye hiçbir zaman inanmamıştım.Kendi cinsimle anlaşamıyorken karşı cinsle nasıl anlaşacaktım ki?Beni anlayan tek şey müziğim ve kitaplarımdı.
Annem ben çok küçükken akıl hastanesine yatırılmış.Tabi bana öyle söylüyorlar.Buna hiçbir zaman inanmadım.Ne zaman annemin peşine düşmeye calışsam babam beni hep durdurdu.Artık çokta umrumda değil.
Bu lanet İzmir'de yaşamakta istemiyorum.Bu şehirde tek güzel olan yer deniz..
**********
Yeni evimize ayak bastığım andan itibaren burayı sevmeye başladığımı farkettim.Güzelbahçe pekte fena biryer değilmiş-Miami'nin yanından geçemez ama-Odam denizle karşılıklıydı.Babam sanırım sıkıldığımı anlamış olacak bana en ferah ve geniş odayı vermişti.Odam kendinden eşyalıydı.Camın yanında yüksek yatağım,yatağımın karşısında kitaplığım vardı.Çalışma masam onların hemen yanındaydı.En köşede giysi dolabım ve makyaj masam vardı.Duvara yapışan rafta yıllardır gezdiğim ülkelerden hatıralar kalmıştı.
Odamın en sevdiğim yanı balkonunun kendinizi denizin üstünde hissetmenize yol açmasıydı.Güneş yeni batıyordu bu muhteşem manzarayı izledim.İçeri girdiğimde kitaplarımı ve kıyafetlerimi yerleştirdim.
**********
Sabah uyandığıda tahmin ettiğim gibi babam yoktu.Dışarı çıkıp siteyi gezmek istedim.Site çok büyüktü.Sanırım arkadaki evler diğerlerine göre ucuz öndekiler pahalıydı.Biz önde oturuyorduk-babam yeni bir ihaleye girmişti-Ama sitenin en önünde ve en güzel yerinde 4 katlı çok büyük bir ev vardı.Sanırım en pahalıları oydu.
Kalbim evi görünce deli gibi çarpmaya başladı.Bu duyguyu hiç yaşamamamıştım.Ben kalbime göre değil rüzgara göre yaşardım.Beni nereye götürürse oraya giderdim.Gitmek istemesemde ayaklarım beni oraya doğru sürükledi.Eve vardığımda çevreme baktım tanıdık değildi buralar.Evim diğer taraftaydı ve sitenin bu tarafını bilmiyordum.Çevrede dolaşmaya başladım.O sırada oldukça abartılı giyimli güzel bir kız gördüm.Kız''Mert aşkım hadi geç kalıyoruz " diye bağırdı.kapı tam o anda sertçe açıldı.İçeriden havalı bir çocuk çıktı.Sanırım bu Mertti.
ARTIK BENİM RÜZGARIM KALBİMDİ.
SİZDEN BOL BOL VOTE BEKLİYORUM.EĞER SONUÇLAR GÜZEL OLURSA HİKAYEM DEVAM ETTİRECEĞİM.