I Knew You Were Trouble (Ross Lynch FanFic)

I Knew You Were Trouble-2.Bölüm

Selam gençlik! Bu bölüm umarım hoşunuza gider! Biliyorum, bölüm bayağı bir geç geldi ama okuyucu sayısı için bunu yapmıştım ve işe yaradı. Bölüm biraz kısa oldu. Bundan sonra ithaf var. Birde size sormak istediğim sorular.

1-Hikaye bildiğiniz üzere savaş hikayesi. Bu bölümden sonra ileride bolca savaş, kavga dövüş olacak. Eğer okuyamayacak olan varsa okumasın. Hikayenin kurgusu bu :D

2-Hikayede cinsellik olsun mu? Farkındayım bu soruyu sormak biraz ayıp ama, sert adam hikayesi. Ve sert adamları ne tatmin edebilir? Bingo, sürtükler. Sürtükler ne yapar? Anladınız mı olayı? :D Alyssa'da bir nevi sürtük ama tam değil. Tinistas'ım. Ama hikayedeki karakter Alyssa. Martina değil. Ben sadece Alyssa'yı aklınızda canlandıracağınızda Martina'nın görünüşü gelsin diye karakterlere onun adını yazdım.

Bu 2 soruyu yanıtlarsanız çok mutlu olurum. Ve bilginize. Sorularıma cevap almadan yeni bölüm yok. Soruların yanıtları yeni bölümleri oluşturacakta. Yoksa ben kendi kafama göre yapabilirim. Ve siz hikayeyi bırakırsınız. :D Sizinde görünüşünüzü almak istedim.

Sean'a ve Josh'a bolca küfredebileceğiniz bölüm için; İyi okumalar :D x.x.

Alyssa'nın Ağzından

Josh bize planı anlatırken benim bakışlarım hala Ross'un üstündeydi. Sarışın çocuğun benden farkı yoktu. O da Josh'ı dinlemek yerine beni dikizliyordu.

Gözümün önünde sallanan ellerle gerçeğe döndüm. Josh kaşlarını çatmış bana bakıyordu.

"Alyssa iyi misin?"

"İyiyim Josh." dedim kendimi toplarken.

"Avın önünde de bu duruma düşme Alyssa. Yoksa bu bir anlık dalgınlığından faydalanabilir." dedi Josh.

Beni uyarıyordu. Buraya kendi isteğimle gelmiştim ve planı batırmamalıydım. Başımı salladım.

"Her neyse planı duydun mu?"

Zoraki bir şekilde gülümserken Josh yakındı. "Onu da mı duymadın!"

Josh anlatırken artık uyumamaya çalışıyordum.

"Bu adam bir seks manyağı. Ve Alyssa sen bunu halledebilirsin. Aramızdaki en seksi denilebilecek kız sensin."

Kaşımı kaldırıp ona baktım. "Denilebilecek?"

"Tamam kabul. En seksi kız sensin."

Gururla başımı salladım. "Ve benden seks konusunda onu oyalamamı sonra buraya getirmemi istiyorsun."

Josh başını salladı. Size şu an karışık gelebilir. Ama anlarsınız.

***

Giydiğim kırmızı iç çamaşırlarının üstüne kalçamın bir iki santim altında biten simsiyah, straplez bir elbise giymiştim.

Makyaj desen yüzüm boya kutusuna dönmüştü.Makyaj malzemelerini hemen hemen bitirmiştim. Üstelik onları alalı daha bir ay olmuştu! Josh, bu iş için güzel para verse iyi olur...

Josh siyah Range Rover'dan indi ve yanıma geldi. "Adam 64 Barı'nda. Dikkatli ol Alyssa. Ve adama çaktırma.Bir anlık dalgınlık ve ya sarhoşluk tüm planı mahveder. Ve unutma. Ne yaparsan yap, bir şekilde adamı depoya götür."

Başımla onu onayladım. Bu tür görevleri ilk yapışım değildi. Josh, bu tür görevlerde sadece beni arardı. Çünkü ben hem kıdemliydim, hem de gerçekten seksiydim. Egoist değilimdir, sadece kendimle ilgili gerçekleri kabullenirim.

"Bu arada Ross'da barda olacak. Sürtükleri kendine çekerek fazla ilgi çekmeyecek."

"Neden?"

"Arkanı kollayacak. Farkındayım bu tür görevlerden daha önce yaptın ama bu adam cidden çetin ceviz. Diğerleri gibi enayi değil Alyssa. Seni kaybedemeyiz."

Başımı sallayıp, Josh'a gitmesini işaret ettim. Adamın resmini ve hakkındakileri görünce biraz korkmuştum. Ama Ross'un orada olacak olması beni rahatlatıyordu.

Genzimi temizleyip biraz saçımı dağıttım. Artık hazırdım.

Kimsenin olmadığı ara sokak boyunca ilerledim ve barın arka kapısından içeriye süzüldüm. Kesha'nın sesi barı inletiyordu. Her köşe sevişen, öpüşen ve dans eden insanlarla doluydu. Gözüme kaslı, simsiyah saçlı bir çocuk takılınca durakaldım. Hadi ama... Bu çok harikaydı! Bu gece değil Alyssa. Görevi unutma ve salya akıtmayı bırak.

Düşüncelerime kulak verip çocuğun yanından geçip gittim. Bu beni gerçekten zorlamıştı. Çünkü bu çocuk tam yenmelikti. 

Etrafıma biraz bakınınca bu günün eğlencesi Sean'ı arıyordum. Evet, adamın adı Sean'dı.

Bir bar taburesinin üstünde oturmuş içki içiyordu. Çevresinde ondan fazla sürtük, gülüp onunla konuşmaya çalışıyordu. Sean'ınsa onlardan bıkmış, uzaklaşmak isteyen bir hali vardı. İlk adımımı bulmuştum.

Sürtükleri yararak ilerledim ve Sean'ın yanına geldim. Dudağına ufak bir öpücük konudurup gülümsedim. "Selam aşkım!"

Çevremdeki sürtüklere defolmalarını söyleyen bir bakış attığımda hepsinin ayaklarının bağı çözülerek uzaklaşmaya başladılar.

"Bunu neden yaptın?"

Kalın, erkeksi sesi kulaklarımı doldurunca omuz silktim. "Çok rahatsız görünüyordun."

"Rahatsız değildim, hangisiyle yatağa gireceğimi seçmeye çalışıyordum. Bana bir gecelik eğlence borçlusun."

Kaşlarımı kaldırdım. "Bir içkiye bağlasak."

"Hayır." derken başını iki yana sallıyordu.

"Peki. Ama mekanı ben seçeceğim."

"Burası?"

"İnan bana kaliteyi arttıran yerler biliyordum."

Elini tutup kucağın kuruldum. Bacaklarımı beline dolarken dudaklarına yapıştım. Nefes nefese kalıp geri çekildiğimde ona bakıyordum.

"Pekala. Dediğin gibi olsun." Boynuma gömülmeden önce sadece bunları söyledi.

Elimle siyah, dalgalı saçlarından geçirdim. Sonra asılarak kafasını geri çektim.

"Ne dedim ben sana? Mekanı var." Fısıltımın ardından sırıttığını görür gibi oldum. Ama sonra o ciddi ifadesine bürünmüştü yine.

Ayağa kalkıp çıkışa doğru yürümeye başladım. Sean'ın peşimden geldiğinin farkındaydım.

Kapıyı açınca ufak bir sonbahar esintisi titrememe sebep oldu. Sean peşimden çıktığında ara sokaklara doğru ilerlemeye başladım.

Birden saçımda bir acı yayılmaya başlayınca inledim. Sırtım soğuk duvara çarpmıştı.

"Beni kandırabileceğinizi mi sanmıştınız sizi ahmaklar! Unuttunuz galiba? Ben Sean Million'ım! Ahmaklar! Seni gebertip bir yere fırlatacağım salak kız! Birde kendini sürtük sanmaz mısın!"

Saçım gevşediğinde sert bir çarpma sesi duymuştum. İleri bakındığımda Sean'ın yerde boylu boyunca uzandığını gördüm. Kafasındaki kan yeri kirletmeye başlamıştı.

Başımı çevirdiğimde Ross'u gördüm. Bize yaklaşıyordu. "O adamın depoya kadar sabredemeyeceğini biliyordum. Kimmiş ahmak?"