Şu an okul balosundayım, neden mi ? çünkü sene sonu yaklaşıyor ve ben liseyi bitiriyorum. Aslında böyle bir saçma baloya ne gerek vardı ki ? ben evde film izleyerekte kutlamamı yapabilirdim. Ama o çok sevdiğim arkadaşlarım (!) beni zorlayarak baloya getirdi ve ne mi oldu ? hiçbirşey olmadı sadece şuan elimde sıktığım bardağı kırmak üzereyim çünkü burası benim için tehlikeli bölge sevdiğim, aşık olduğum çocuğu yiyecek gibi bakan hatta gözleriyle yiyen birsürü kız var. Haa sevdiğim çocuk dediğimde sakın yanlış anlamayın sevgilim değil, hatta varlığımdan beri haberi yoktur. Aslında vardır belkide çünkü ona her yaklaşmaya çalıştığımda kendimi rezil ediyorum. O çok yakışıklı. O çok şirin. O benim için mükemmelliğin tanımı. Bi bi saniye sanırım deprem oluyor ah boşverin deprem falan değil sadece benim güzel düşüncelerimi bölen Marrie. " Ne var Marrie ? " dedim ses tonumu biraz yüksek tutmaya çalışarak çünkü gürültüden yanımdakini bile duyamıyorum. Okul balosu okul balosu değil bar mübarek (!) "Şu çocuğa bakmayı kesmelisin çünkü seni farkedecek " derken ben hala Jacob'a bakıyordum ve şuan kalkıp bize doğru yürümeye başladımıştı. Bize doğru.. Ne! hemen uzaklaşmalıyım kendimi rezil etmek istemiyorum. Hiç oyalanmadan çantamı alıp lavoboya gittim. Marrie farketmiş olacak ki giderken soru sormadı. Hemen çantamın içinden peçete çıkartıp makyajımı hafif sildim ve makyaj malzemelerimi çıkartarak makyajımı tazeledim ve malzemeleri tekrar çantama koyup son kez aynaya baktıktan sonra Jacobın masadan gittiği umuduyla Maria'nın yanına gittim ve tekrar yerime oturdum, ona biraz yaklaşarak "Ne oldu ? Neden gelmiş " dediğimde tam otuziki dişini gösterecek kadar güldü ve elindeki kağıdı bana uzattı. Kağıdı açıp baktığımda bu Jacob'ın telefon numarasıydı. O an ki sevincimle birlikte kendimden nasıl geçtiysem çığlık atıp yerimde zıplıyordum ki herkesin bana baktığını görünce ne yaptığımı farkına vardım. Pek kızarmayan biri olarak şuan yanaklarım regl olmuş gibi hissediyordum burada daha fazla kalamayacağım için Mariadan izin isteyip dışarıya çıktım. Balonun olduğu yer sahile yakın olduğu için sahile inecektim fakat bu topuklularda işim çok zor olduğu için ayakkabılarımı çıkarıp elime aldım ve kumların üzerinde yürümeye başladım. Biraz sonra yorulduğumu hissedince kumların üzerine uzanıp düşünmeye başladım. Jacob'ı tam 3 yıldır tanıyorum, ne zaman ona yaklaşsam ya kendimi rezil ediyorum yada birşey oluyor konuşamıyorum. Acaba bu sefer ne olucak? bence beni unutur aramaz. Bende kendimi ağlamaktan öldürürüm depresyona falan girerim herhalde diye düşünürken saatin geç olduğunu fark ettim ve eve doğru yürümeye başladım. Eve vardığımda çantamdan anahtarlarımı çıkartıp kapıyı açtım ve hemen odama girip kendimi yatağa attım. ..
Sabah yatağımın titremesiyle uyandım ve zırlayan telefonumu yarı uykulu bir şekilde açtım. "Ne var yine?" sesimi ben bile duymakta zorluk çekiyordum Maria hergün böyle yapıp güzel uykumu bölüyordu "Şey ben sadece nasılsın öğrenmek için aramıştım " dedi Jacob kadife ve bir o kadarda erkeksi bir ses tonuyla. Kıyametmi yaklaşıyor ? bu benim 2. şokum diye söylenirken bir yandan onla konuşup bir yanda odalarda dolaşıyordum. Biliyorum bunu sizde yapıyorsunuz . Ben onunla konuşmaya dalmışken önüme bakmadığım için kendimi duvara çarpmıştım. Acının etkisiyle inledim. Aaah! gerçekten çok acıyordu ve ben aptal gibi gözüküyordum, ben size birşey olucak demiştim! Jacob'tan özür dileyip telefonu kapattım ve başım için buz aldım. Bu hep oluyordu kendimi hep rezil ediyordum buna şaşırmadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I THOUGHT YOU LOVED ME
RomanceSAKAR VE BİR O KADAR AŞIK BİR KIZIN 3 YIL SONRA TAM İSTEDİĞİ OLUYOR DERKEN YİNE HERŞEY BERBAT OLUYOR. BU BENİM İLK DENEYİMİM VOTELERİNİZ VE YORUMLARINIZ BENİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ UMARIM BEĞENİRSİNİZ.