Jasmin genç ve güzel bir kadındı. Bunu en çok her gece yatmadan önce yaptığı güzellik maskesine borçluydu. Çünkü bu maske öyle bir maskeydi ki, insanı hem güzelleştiriyor hem de gençleştiriyordu.
Jasmin elleri cebinde sokakta yürürken birden telefonu çaldı.
"Yine bilinmeyen numaradan her zamanki telefon sapığım mı arıyordu beni yoksa?" diye düşündü Jasmin. Telefonu bulmak için elini çantasına götürdü. Aklına gelen başına gelmişti. Jasmin aramayı reddetti. Telefonu çantasına koydu ve eve doğru sinirli adımlarla yürümeye devam etti.
Karşı kaldırımdan Jasmin'i süzen bir çift göz elini cebine götürdü, çakmağını çıkardı ve iki dudağının arasında yanmayı bekleyen sigarasını yaktı. Bu kişi Prag'dı. Annesi onu Çek Cumhuriyeti'nde bir fake taksinin içinde dünyaya getirdiği için böyle bir isim vermişti ona.
Jasmin kendini süzen yakışıklı ve bir o kadar da etkileyici Prag'ı gördü. Sinirli adımlarla yoluna devam eden Jasmin yavaşladı, baktı, baktı ve baktı...
Bu genç adam Jasmin'in hayatına 3 yıl evvel gizemli bir şekilde giren, onu kendine aşık eden ve birden ortadan kaybolan kişi değil miydi?
Jasmin'in gözlerinden bir damla süzülüverdi yanaklarına doğru.
Genç adam Jasmin'in yanına geldi ve bir süre Jasmin'in gözlerine baktıktan sonra şöyle dedi; 'Sevişelim mi..?'
Jasmin sokağın ortasında genç adama bir tokat çaktı. Bir sonhabar akşamının sessiz ve derin gürültüsünde her yer bu tokatın sesiyle çınlamıltı sanki. Jasmin ardından soyunmaya başladı...
50 yıl sonra...
Jasmin artık oldukça yaşlanmıştı. Prag ise 5 yıl evvel ölmüştü. Onu belden aşağısı açıkta kalacak şekilde Çek Cumhuriyeti'ne gömdüler. Prag'ı belden aşağısı açıkta bir şekilde yattığı mezarında trafik lambası sananlar olsun, toprakta büyük bir solucan olduğunu sanan kargalar olsun, günler birer birer geöiyor ve Jasmin hala ölmüyordu. Her şeyin başının seks olduğu bu hayatta Jasmin güzellik maskesini her gece yatarken yüzüne yapıştırmaya devam ediyor ve tüm işlerini evdeki robotlara yaptırıyordu. Hedef 2093'dü. Jasmin'in Prag ile yaşadığı bu büyük aşkın bir de meyvesi vardı tabii... Moron henüz 6 yaşındaydı ve annesi Jasmin'in sarkan mememlerinden süt içmeyi bırakalı 8 sene oluyordu.
Bu güzel hikaye 3048 yılına kadar devam etti. Fakat Jasmin'in yaşadığı ülke, ona bin yıldan fazladır emekli maaşı ödediği için büyük bir ekonomik krize girdi.
Jasmin 6931 yılında hayata gözlerini yumduğunda ise vasiyeti üranüs hükümeti tarafından açıklandı;
"Beni Prag'ın yanına, dik bir şekilde gömün...''
"İLK..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ŞEYİN BAŞI SEKS
Humorİki bacağının arasında bir hayat var. Ellerinle büyüttüğün bir hayat. Başka bir hayatı içinde bekleten bir hayat. Ne zaman geleceğini bilmediğin o zamanın çalar saati o. Öttüğü vakit geçmiş olur iş işten. "Sen sevda mısın yoksa madafaka" diye şarkıl...
