Pencerenin kenarından içeriye giren güneş yüzüne çarpmaya başlayınca bir anda uyandı Oğuz. Etrafına bakındı odasındaydı. Kafasında büyük bir ağrı vardı. Dün gece neler yaşadığı aklına geldi birden sanki hepsi rüya gibiydi ama gerçekti. Tokat gibi vurdu gerçekler yüzüne. Annesinin öksürme sesini duydu içeriden küçük kardeşi okula gitmiş olmalıydı. Henüz birinci sınıfa giden kız kardeşi çok akıllı masum ve bir o kadar da güzel bir kızdı. Oğuz hemen yatağından kalktı. Kız arkadaşına haber vermeliydi. Dün gece telefonunu çaldırdığı için haber verememişti. Sonra salona geçti ve annesinden telefonunu istedi hızlıca numarayı çevirerek kız arkadaşı Cansu'yu aradı.
-Alo aşkım napıyorsun?
-Alo Oğuz sen neredesin dünden beri meraktan öldüm!
Kız arkadaşı resmen ateş püskürüyordu .
- Sorma aşkım dün geçe çok yoruldum işte eve gelir gelmez uyuyakalmışım.
- Telefonun niye kapalı senin sen beni delirticek misin ödüm koptu sana birşey oldu sandım.
- Telefonum dün gece kapanmış ama şu an açılmıyor bozuldu galiba zaten arızalıydı sende biliyorsun.
- Git telefonunu yaptır çabuk bi daha da böyle birşey olduğunda haber ver bana.
- Tamam çarşıya çıkınca hallederim.
- he bir de bana o kırmızı elbiseyle kolyeyi alıcaksın dimi söz vermiştin aylığımı alınca alıcam diye.
-Tamam aşkım bi kendime geleyim hallederiz hepsini şimdi kapatmam lazım görüşürüz.
- Teşekkür ederim aşkım hadi görüşürüz.
- Görüşürüz Bitanem.
Oğuz telefonu kapatır ve olduğu yerde oturur kalır. Evin ihtiyaçlarını kız arkadaşının istediklerini nasıl karşılayacağını düşünmeye başlar kara kara. Annesi acı acı seslenir içeriden. O herşeyin farkındadır dün gece eve zombi gibi gelen oğlunun nasıl bir pisliğin içinde olduğunun farkındadır. Bir çok kez yalvarmıştır ona bırakması için ama Oğuz hiç bir şekilde dinlememiştir onu. Oğuz annesine hiç birşey demeden çıkıp gider evden gözü yaşlı kadın arkasından bakakalır.
Hayat işte güçlü zayıf demeden bütün gaddarlığıyla çarpar insanın yüzüne... Çocukken kurduğumuz umut dolu hayaller karanlık bir sokağın ortasında kaybolur gider...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Sokaklarda Kayboldum
Não FicçãoAçlık, sefalet, kimsesizlik ve tükenmişlik... Uyuşturucu batağına düşmüş gencecik bir bedenin hikayesi... Çocukluğum nerede anne ? Hani kirlenmesin diye sadece evin içinde giydiğim ayakkabılarım nerede ? İçimde bitmek bitmek bir sıkıntı var anlatm...