yılmaz ve alper arasında ne var bilmiyorum ama bunu öğrenmek için herşeyi yapacağım kesin.bugün zaten doğru dürüst ders yok.buda yılmaz'ı soru yağmurlrına tutabilirim demek.ders zili çaldığında yılmaz yanında sinanla kahkaha atarak sınıfa girdi.hocada arkalarından.aha ders din nuda işe başlayabilirim demek.yerimize oturduğumuzda hemen yılmaza döndüm.tabi beyefendi ona bakmama aldırış etmedi.bu beni yıldıramazdı.
-"alperden neden nefret ediyosun"
-"ben öyle birşey demedim."
-"peki neden güvenilir olmadığını düşünüyosun?"
-"çünkü güvenilir değil."
-"neden değil?"
-"bak o bi tür psikopat .sana tavsiyem ona çok umut verme.sonra yıkılırsa peşini bırakmaz.
-"benim kimseyi umutlandırdığım yok.ayrıca peşini bırakmazda ne demek biz sadece arkadaşız."
sizin aranızda ne olduğu umrumda değil sadece bir tavsiyeydi."
-"hıh tavsiyeymiş.sen benim neyimsin ki?annem?babam?abim?arkadaşım?"sonuncuyu gülkerek söylemiştim sonuçta arkadaş olmak istemeyen oydu.
sinan ve akifte konuşmamızı duymuş olmalılarki yılmaza kaş göz hareketi yapıyorlardı.sağ tarafta orta sırada oturan deniz ve faruğa dönünce ikiside bana baktı.deniz faruğu kaldırdı faruk benim yerime bende onun yerine oturdum.denizin önünde dila ile ada oturuyordu.dila yılmazlara baktıktan sonra ;
-"hayırdır neye sinirlendi bu?"diye sordu.
bende aramızda geçen konuşmayı olduğu gibi aktardım.üçüde sözümü kesmeden beni dinledi.ardından ada;
-"woww yılmazın hafif tepkisine şaşırdım"
-"hafif mi?siz neden bahsediyorsunuz?yılmaz alper arasında ne oldu anlatsanıza.."
önce üçü arasında bir bakışma oldu sanırım kim anlatsın bakışmasıydı.dila uflayarak anlatmaya başladı;
-"eskiden yılmaz ve alper bayağı bildiğin kardeş gibiydiler.aralarında su sızmazdı.geçen yıl o kula şu kapı tarafında oturan piercingli kız kız varya buse geldi ve olaylar değişti.alper buse'ye bayağı yakındı.daha önce alperin böyle aşık olduğunu hiç görmemiştik.alper aptal aşıklar gibi sürekli busenin yanında dolanıyordu.busede az değildi tabi alpere çok yüz veriyordu.dışardan görenler bu ikisini sevgili sanıyordu.faka hiçte öyle değidi.buse okula ilk geldiği sıralar yüzsüklük edip yılmaza ondan hoşlandığını söylemiş.ama yılmaz buseye karşılık vermeyince busede aklınca yılmazı gıcık etmek için alperle takılmaya başladı.alper buseye ona karşı olan duygularını anlatınca ortalık karıştı haliyle.buse alperin kendisine olan duygularına kahkahahlarla güldü sonrada alpere yılmaza karşı olan duygularını anlattı.alper bunları duyunca kafayı resmen buseyide yılmazıda bıçakladı.buse şikayetçi oldu ama reşit olmadığı için para cezası ile kurtuldu.3 ay boyunca ruh sağlığına yatırıldı.yılmaz ve alperin konuştuğunu gören yok."
oha oha oha küçük dilimi yutacaktım amk.kızı incelemeye koyuldum.kumral saçlı kahverengi gözlü beyaz bi tene sahip normal kız işte.kendimi az önce girdiğim şoktan çıkarıp;
-"neymiş lan bu kız.alper bunun için katil olmayı göze almış"
-alper için zevk gibi bişe bu çünkü o sadist."omg şok üstüne şok bayılmadıysam iyi.
-"peki alper daha önce bu sınıftamıydı?"diye sordum donuk şaşkın kendinden geçmiş bi halde.
-"evet hatta sein oturduğun yerde oturuyordu."oturduğum yere baktım sonrada yılmaza .off kıyamam yaa.en yakın arkadaşı hatta kardeşi tarafından o buse denen sürtük yüzünden bıçaklanmıştı.tekrar kafamı bizimkilere çevirdim adanın gözleri dolmuştu.ona bakınca sildi ve ;
-"alper benimde çok yakınımdı.bizde kardeş gibiydik.fakat yılmaza buse yüzünden yaptıklarından sonra alpere karşı herkes tavır takındı.alperde sınıf değiştirdi.nerdeyse 1 yıldır konuşmuyoruz ve ben onu çok özledim.."dedi ve ağlamaya başladı.adanın ağladığını görünce akif hemen yanına geldi.faruk ta beraberinde bende kalkıp yerime geçtim.yılmaz elindeki telefon ile uğraşıyordu.bir süre onu izledim şerefsiz tabikide pas vermedi.zil çaldığında ise ;
-"şirek hadi oğlum açım ben çabuk ol!" diyip sinana seslendi.bende sinan ve yılmazın önünden ayağa kalktım.gidiyordum bir ara duraksadım yılmaz
-"yürümeyeceksen önümüzde çık"dedi bende
-"şeyy..yemekhane ne tarafta" dedim
olumsuz anlamda kafasını salladıktan sonra yürümeye başladı bende onları takip ettim.yemeğimi aldıktan sonra yemekhanenin en arkasında tek başıma bi masaya oturdum ve az önce duyduklarımı idrak etmeye çalıştım.kafam hala almıyodu. alper nasıl sadist oluyo lan.hiç sadist tipi felanda yok hani.gerçi sadist tipi nasıl oluyosa artık.kafamı yemekten kaldırıp etrafa bakındım olamaz alper bana doğru geliyor.ama şuan onunla konuşmaya hazır değilim.onu hiç görmemiş gibi yanından geçip denizlerin masasına yılmazın yanına oturdum.yılmaz yemeği bırakıp ;
-," yine mi sen"dedi
-"ee.kurtuluşun yok benden"ikimizde güldük.yemeğime geri döndüm.
tüm gün okulda bu olayın şokuyla dolaştım.eve geldiğimde makbuş evde değildi anahtarlarımı kullanarak eve girdim.ve odama yönldim tam kendimi yatağıma sıtr üstü bıracaktım ki.alperin el şeklindeki minik koltuğumda oturmuş gözlerini üzerime dikmiş vaziyette beni izlediğini gördüm.uzun ve tiz bir çığlıktan sonra;
-"se-se-senin ne işin var burada içeri nasıl girdin?"
-"benim için herşey kolay bilge dedi"dedi gülerek.
korkuyordum gerçekten çok korkuyordum.ben sessiz kalırken alper tekrar konuşmaya başladı;
-"bak bilge sana ne anlattılarda bana karşı bu kadar soğudun tahmin edebiliyorum ama sana zarar vermem bilge korkma benden lütfen.bilge?korkuyormusun?"
-"ben ben ne diyeceğimi bilemiyorum gerçekten çok şaşkınım ve düşünmem lazım.ben gerçekten iyi değilim yalnız kalmak istiyorum beni yalnız bırakabilir misin? lütfen..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HI"YÂR"
Romanceailesinin katili bulunamadığı için şehir değiştirmek zorunda kalan genç kızın yeni şehrindeki yeni yeni arkadaşları ve yeni aşkı...acaba seçimlerini doğru yapacak mı? yoksa gün be gün ailesinin katiline dahada mı çok yaklaşacak? "öyle böyle derken g...