"Beni Bir Gün Seveceksiniz Leydim......"

"Özür Dilerim"

genç çocuk yatdığı yerden kalktı ve odasından çıkıp aşağı indi babası herzamanki gibi odasında telefonla konuşuyordu ve onunla hiç ilgilenmiyordu buda onu üzüyordu omuz silktı ve dışarı çıktı o sırada genç kız yoyosunu adrien'ın gözünün önünden eifel kulesine atdı adrien onu görünce yüzünde tebbesüm oluştu gizli bi yere gidip"Plagg pençeler!" dönüştü ve leydisinin yanına gitdi leydisi oturuyordu oda onun yanına oturdu bi süre sessizlik oluştu aralarında bu sessizliği bozanda uğur böceği oldu

"Paris gerçektende çok güzel......çinden bile"

genç çocuk şaşkınlıkla leydisine baktı bilmiyordu ki leydisinin çinli olduğunu 

"Vay canına demek çinlisin?"

"Evet yarı çinli yarı fransızım"

"Bende öyleyim...peki çince konuşabiliyormusun?"

"Evet konuşabiliyorum sen biliyormusun?"

"Evet biliyorum"

"我道歉黑猫我不希望你像我这样对待我，我真的不想原谅我，但我很抱歉......但我会听你也许会说些别的...但我笨的头不听你的... 我为黑猫道歉......."

genç çocuk şaşırdı sonradan gülümsedi ilk kez ondan birisi özür diliyordu

"没问题，我的胡子。"

" ayrıca ilk kez birisi benden özür diliyor"

"Gerçekten mi?"

"Evet en son annem özür dilemişti"

"anladım"...

evet arkadaşlar şimdilik bu kadar umarım beğenirsiniz iyi okumalar...