1. Bölüm (Yoongi)

108 5 1
                                    

Benim adım Min Yoongi. 18 yaşında lise son sınıf öğrencisiyim. Bu da sadece bir gülüşüne aşık olduğum adama ve bana ait bir hikaye.
Biliyorum merak ediyorsunuz onu ama önce benim hikayeme geçelim...

                              ***
Çalan saatime küfürler savurarak uyandım. Sağ taraftaki komidine zor da olsa uzanıp telefonu elime aldım.3627 mesaj mı annsikm. Ne çektim be sizden.Bu gruptan acilen çıkmam lazım. Saatlerce konuştukları konulara bakınca bile kusasım geliyor. Hızlıca mesajlara göz gezdirdiketen sonra tam telefonu kapatacağım sırada bir mesaj daha geldi.

Jae hee:Okula yeni öğretmen geliyormuş.

Taeill:Kim?

Jae hee: Ben de tam bilmiyorum ama bizim sınıfın rehberlikçisiymiş ve dillere destan bir güzelliği varmış diye duydum.

Min yoora: Ona biz karar veririz canım.

Haejoon:Hadi ordan. Görsen üstüne atliycan hala laga luga.

Evet bazen gerçekten fazla abarttıklarını düşünüyorum. Yani ne kadar güzel olabilir ki? Öyle değil mi? Yok saçları güzel,yok poposu güzel. Bin tane terrane. Telefonu kapatacağım sırada saati gördüm.06.40 duş almak için 15 dakikam olduğunu anlayıp hızlıca yataktan kalktım. Soğuk su tüm bedenime temas ederken titredim ve sıcaklığı yükselttim.Soğuğu sevmem. Üstüme sade siyah bir tişört ve deri ceketimi, altına da siyah yırtık pantolonumu ve postallarımı geçirdim mi tamam. Telefon,anahtar,sigara üçlüsü de burda şimdi yapmam gereken tek şey babama görünmeden evden ayrılmak. Muhtelmelen şu an salonda sızmıştır. Odamın kapısını yavaşça araladım. Sessiz adımlarla dış kapıya yürürken onun önünden geçmek zorunda kaldığım için nefesimi tuttum ve ne kadar sessiz olunabiliyorsa o kadar sessiz bir şekilde adımladım. Amaaa gel gör ki hayatın bana attığı fakelerden birine yakalandım.

"Nereye bu saatte?"

"Okula."

" Zibidi. Okuyunca ne olacaksa.Gözüm görmesin seni. Akşam da yokum zıkkımlan birşeyler."

"Peki."

Durağa doğru yürürken telefonum çaldı.

Kook:Min nerde kaldın. Okula gel, hemen!

Siz:Geliyorum. Az sonra oradayım da sana ne oluyor.Ne bu heyecan?

Kook:Haberin yok mu?

Siz:Neyden?

Kook:Yeni öğretmenden.

Siz:Haa. Şu rehberlikçi kadın.

Kook:Kadın olduğunu kim söyledi?

Siz:Ne yani erkek mi?

Kook:Erkek ne kelime. Ben bile aşık oldum amk.

Siz:Gruptakiler güzel diyince kız zannettim.

Kook:Güzel zaten. Bizim okuldaki badana kızlardan daha güzel hem de. Öyle böyle değil. Gel gör."

Siz:Sence de çıtayı fazla yükseltmedin mi?
    
                                ***
Okula geldiğimde Jungkook beni kapıda bekliyordu ve öğretmenler odasının önü ekmek kuyruğu gibiydi. Diğerlerini yararak aradan sıvışıp onu görmeye çalıştım. Tam karşımdaydı ve gözlüğünün altından notlarını incelerken gülümsüyordu. Tam gülüşüne sırıtacakken Kook'un bana pis pis baktığını gördüm. Ve birden ciddileştim.

"Ne yani beğenmedin mi?"

"Eh. İdare eder."

"İdare eder mi? Delirmiş olmalısın."

"Bilmiyorum."

İlk dersin rehberlik olmasından okulca şikayetçiydik ama anlaşılan bu ders kimse bunu umursamayacak. Rehberliği de dersini de sevmem. Dinleyecek bir tarafı yok. Diğer derslerim her zaman iyidir. İyi olmak zorunda. Babamdan ve bu hayattan kurtulmak istiyorsam bir mesleğim olmalı. Yani tek dayanağım bu. Elime aldığım telefonla uğraşırken yeni öğretmen içeri girdi.

"Günaydın çocuklar."

"Günaydın hocam."

"Oturabilirsiniz.Hepinizin anladığı üzere yeni öğretmenim. Adım Jung Hoseok. 23 yaşındayım ve daha önceden psikologtum. Burda sizlerle olmak güzel. Birbirimize iyi davranalım." diyerek o mükemmel gülümsemesini bize sundu. Kabul etmeliydim gülüşünden etklilenmemek mümkün değildi.
"Kendinizden bahseder misiniz?, sıradan başlayalım". Hadi ama ortaokulda değildik, yakamıza ismimizi felan da yazdırırsa şaşırmayacağım.
"Evet sen sarı kafa derste telefonla uğraşılmaması gerektiğini bilmiyor musun". Dediği şeyle kafamı telefondan kaldırdım ve boş boş yüzüne bakmaya başladım. Bunca yıllık ögrencilik hayatımda hocaları taktığımı hatırlamıyorum. Ama bu sefer özür dileme gereksimi duydum. Sınıfın bir anda ilk kez özür dilemişim gibi bakması tuhafıma gitti. Evet belki de haklılardı daha önce hiç bir öğretmenden özür dilememiştim. "Bir daha olmamasını umuyorum. Her neyse kendini tanıtır mısın. "Ben Min Yoongi ve işime çok karışan hocaları sevmem." dedikten sonra bana bakıp güldü. Lanet olasıca gülme artık!
"Açık sözlü öğrencileri severim"
Ben de seni severim de neyse şimdi."Teşekkür ederim. Ben de anlayışlı öğretmenleri severim."

Halö. Ben diye tanıtamayacağım bu kitabı. Nedeni ise bunu grupça yazıyor olmamız. 4 kişiyiz ve her birimizin aklından farklı şeyler çıkıyor. Bu işte de yeni olduğumuz için haliyle hatalarımız var. Affedin.Sizin de desteğiniz ve yorumlarınız ile ilerlemeyi ve farklı shipler de yazmayı düşünüyoruz. Şimdilik bu kadar.Hah bi de şipler az çok belli oldu sanırım. Yoonseok ve vkook düşünüyoruz. Fikir ve yorumlarınızı bekliyoruz. Yoonseokla kalın....

 Yoonseokla kalın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 13, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

~Chocolate Milk ~ ( yoonseok)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin