Lanet olsun yine alarm çalıyor.Direnmeye çalışıyorum bu sesi duymamak için ama imkansız alarma ulaşmak için yataktan çıkmam gerekiyor. Lütfen biri şunu susturabilir mi?
Uykum dağıldı mecburen sıcak yatağımdan ayrılıyor. Kalktım artık susabilir misin?
Koşarak yemeğe indim ama yemek yok. Ne yemek yok mu?
-Aneeeee annem Nerede? annem yatıyor olamaz çünkü o erkenden kalkar onun erkenden kalkması kendi istediği olduğunu sanmıyorum ama erken kalkmak zorunda çünkü babama, ablama ve daha sonra bana yemek hazırlıyor. O zaman babam daha işe gitmemiş ve ablam uyanmamış. Onları kaldırmam lazım yoksa geç kalacaklar. Her şey benim elimde havasına girmiş bir şekilde annemlerin odasına girdim. Acaba hangisini kaldırsam diye düşünürken babam bana bakarak :
-Derin, kızım burada ne yapıyorsun ?
-Baba hemen kalk işe geç kaldın.
-Bugün pazar tatili. Dedi ve ben çöküşe uğramış bir şekilde odadan çıktım. Ben nasıl erken kalkarım diye kendime söyleyerek odama çıktım. Telefonumun ışığı yazıyordu koşarak Telefonumu elime aldım gizli içerik yazıyor. Şifre şifre neydi parmak izi hemen açıp mesaja baktım.Kankam dün gece mesaj atmış. Hemen geri döndüm, aradım açmadı (kesin uyuyodur).Aşağı indim dolaptan mısır gevreği ve sütü çıkarıp kahvaltı hazırladım. Kahvaltı yaparken magazin haberlerine bakım. Yukardan ses geliyordu. Telefonumu yukarda unutmuşum.(Şimdi kim çıkacak o kadar katı.) Aklıma Su geldi koşarak yukarı çıktım. Telefonum hala çalıyordu, tahmin ettiğim gibi ekranda baş belası yazıyordu. Hemen telefonu açtım Su 'yun sesi çok kötü geliyordu.
Derin:
-Su noldu?
-Kanka çok kötü bir şey oldu.
-Ne oldu söylesene
-Kanka ben gidiyorum
-Nereye
-Yatılı okula
-Neden
-Kanka daha fazla anlatamıycam kapatıyorum.
-Kanka dur kapatma! Dedim ama kopatmıştı çoktan. Aceleyle dolabımı açtım pantolon ve tişört alıp üzerime geçirdim, saçıma bandaj taktım . Bir yandan anneme bağırıp bir yandan da merdivenden hızlıca içiyorum.
'ANNE BEN SU GİLE GİDİYORUM. '
Kapıyı kapatıp koşarak durağa indim , durakta ayakkabılarımı bağladım. Otobüs gelir gelmez bindim ve şoför e hızlı gidermidiniz lütfen diyerek koltuğa oturdum. Oturduğum yerde gidene kadar aklıma binlerce şey geldi. Su yun neden üzgün olduğunu ve neden buradan gideceğini ve o burdan gidince ben napacağımı düşünüyordum. Birden otobüs sarsıldı düşüncelerimin hepsi dağıldı pencereden dışarıya baktığımda Su'yun evini geçtiğimi fark ettim . Otbüsü durdurup indim . Hızlı adımlarla Su' yun evinin önünde durup zili çaldım .
Kapıyı Toprak açtı:
-Su nerede
-odasında
-Ne yapıyor?
-Bilmiyorum gidip kendin sorabilirsin, dedi . (Bu arada Toprak Su'yun üvey kardeşi. )
Su'yun odasına gittim . Su yatağa uzanmış bir şekilde ağlıyordu onu yapıştığı yataktan zar zor kaldırdım.
Su:
-Babam da evleniyormuş.
-kiminle!??
-Bilmiyorum ama daha onla kalamam biliyorsun benim bir tane annem var ve hep öyle kalacak. Annemin yanında haftada bir gün kalıyorum geri kalan günlerde babamla kalıyorum ama şimdi babamın yanında kalamam. -Haklısın ama burada yatılı okul yok.
-Evet o yüzden şehir dışına gideceğim
-Olmaz beni bırakamazsın.
-Mecburum lütfen beni anla bende seni bırakmak istemiyorum ama ben üvey annemle kalamam biliyorsun.
-Tamam git beni bırak.Deyip odadan çıktım.
Çok sinirliydim . Hemen eve gitmek istiyordum. Otobüs beklemek istemedim biraz düşünmek için yürüyerek gidecektim. Evden çıktım hızlı hızlı yürüyüp düşünmeye çalışıyordum , aklım almıyordu 12 yıllık arkadaşım beni bırakıp nasıl gidebilirdi. Eve gittim , gün boyu telefonu çaldı, arayan Su'ydu ama açmadım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ERGENÇ
Teen Fictioniki ergen gencin aşk sandıkları kuyuda hiç beklemedikleri şaşkınlık