''Ehh..Bundan emin misin Beck. Nöbeti bırakırsak, Stafford bizi doğrudan kafese tıkar.'' Beck göz kırpar ve gülümser. ''Aptallık etme. Bir an önce bu ovadan siktir olup, gitmemiz lazım. Yoksa sonumuz Kamplar Savaşı'nda atların altında kalarak ezilen kuzenimden farksız olur.'' Alfred başını kaşır, ''Sanmam..Gece gece kamptan ayrılmamız tehlikeli olur. Genç Kurt'un öldürdüğü düşmanların etleriyle beslendiğinden bahsediyorlar. Gerçekten korkuyorum.'' Beck, karanlığın ortasında bir kahkaha patlatır. ''Seni gerizekalı! Lannisport'a kadar önümüzde üç günlük yol var. Kuzeyliler'in, yolda karşımıza çıkması Stafford'un bu orduyu kısa sürede eğitmesi olasılığından farksız.'' O sırada, Lannister kampından üç yüz elli kişilik tam tehçizatlı bir birlik gözcülere doğru ilerler. Kafilenin, uzun boylu, geniş omuzlu ve kalın sesli subayı konuşmaya başlar. Miğfer ve yağmurdan dolayı, yüz hatları kestirilemiyordu. ''Sizler! Kulelere çıkın ve boruları öttürün. Çabuk! Kuzeyliler, civarda görülmüş.'' Beck'in birden elleri titremeye başlar. ''B-en..'' Subay adamları ile ormanlık alana doğru ilerlerken tekrardan gözcüye seslenir, ''Gebermemek istiyorsan, çabuk yap!'' Beck dişlerini sıkar ve miğferini yere fırlatır, derin yüz hatları öfkeye bürünmüşken, kel başından su damlaları düşüyordu. ''Neden firar edeceğimiz gün ha!'' Derken çamurlu ayaklarıyla önündeki taşı tekmeliyordu. Alfred arkadaşının omuzuna dokunur. ''Kamp harekete geçmeye başladı, sanırım..Borazanı öttürmelisin.'' Beck, Alfred'i ittirir. ''Kampa da, borazanada lanet olsun! Benim görmem gereken bir kızım ve eşim var.'' Beck, hızlı ve sert adımlar ile ahşaptan yapılmış ufak kuleye ilerlerken, ağaçların arasından at kişneme sesleri duyulur. Alfred subayın geldiğini umuşçasına derin bir nefes verir, ''Sanırım geldiler.'' Beck bir kaç saniye başını çevirir. ''Kim?'' O sırada Alfred'in gözleri, taşa benzer bir şekilde açılır ve nefesi hızlanır. Hemen ardından, gırtlağı yırtılana kadar bağırır. ''BECK!!''
Birden dört ayaklı, kılıç dişli, midilli boyutunda, kürkü kanla kaplı devasa bir yaratık Beck'in üzerine atlar. Zavallı askerin çığlık sesleri, Alfred'i hareketsiz bırakır. Beck'in, boğazından kan ile boyanan toprağı gören Alfred, kılıcını çekerek yaratığa doğrultur ve yerden borazanı alır. Tam ağzına sokup, ciğerlerini çeker. Nefesini bırakacağı anda, süratli bir ok boynunu deşer. Ağaçların arasından çıkan Robb, dayısı Brynden'e başını çevirir. ''Güzel atış, iyi zamanlama.'' diyerek ekler. Brynden, ıslanmış çatık kaşları ile kampa bakarken onaylar. Robb bir kaç saniye atını ileri götürür ve araziyi, masmavi gözleri ile baştan aşağı izler. ''Tepenin üzerinde olmamız, bizim kazıkların rahatça aşmamızı sağlayacak. Galbart Glover'da, doğudan hücumu başlattı. O taraftaki gözcüleri öldürmememiz ve Glover'a meşale yaktırmamız Stafford'un dikkatini dağıtmaya yetti. Lord Rickard Karstark'ın komutasındaki ordu ile eş zamanlı tarruza geçtiğimiz zaman, dikkati doğuya yönelten Yeşiloğlan sürüsü meşaleler vasıtası ile onlardan fazla olduğumuzu zannedip psikolojik olarak bunalıma girecektir. Böylelikle hem onları dağılmaya zorlayacağız, hem de boşluklarından yakalayıp kusursuz bir hücum fırsatı yakalayacağız.'' Brynden Tully, ağır zırhlı şövalyelerini ıslık ile ön safa getirir. ''Ağır zırhlılar kazıkları yıkmamız için bize fırsat sağlayacak.'' Robb kabzasında ulukurt işlemeli, Kışyarı'nın çeliği ile işlenip, dövülmüş kılıcını kınından çıkarır. Kılıcına, ''Kış'' ismini vermiştir. Kış, her ne kadar Buz ile kıyaslandığından sopadan farksız kalsada Robb'un işini ziyadesi ile görüyordu. Kılıç çift elliydi. Her ne kadar, manevra açısından dezavantaj versede düşmana verdiği hasar bunu telafi ediyordu. ''Ordu ok pozisyonunda tarruza geçsin. Açılmamız sadece bizim daha fazla kazıklar ile uğraşıp, dikkat çekmemize sebep olur.'' Leydi Dacey Mormont kalkanını göğsüne vurarak emri onaylar, ''İstediğiniz gibi majesteleri.'' Kuzeyliler'den kralları ile beraber kılıcını çeker. Robb avazı çıkana kadar ön saflara haykırır. ''KIŞYARI!'' O sırada askerlerde İrijon ile krallarına seslenir. ''Kuzey'deki Kral!''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Robb Stark'ın alternatif geleceği
Viễn tưởngRobb Stark'ı bilirsiniz. Kızıldüğün adlı trajedik vakada çoğu okuyucunun ve izleyicinin yüreğine kor basan yürekli genç adam. Gerek cesareti, gerek merhameti, gerekte onuru ile kendini çokca sevdirmiş, bir o kadar yaptığı korkunç hata yüzünden acıma...