1

170 12 0
                                    

Sonunda sahneden inebildik. Sanırım yorgunluktan öleceğim hemen gidip koltukla bütünleşmek istiyorum.

Odaya doğru yürüdüm ve koltuğa attım kendimi. Biraz sonra diğerleri de geldi ama biri eksikti.

Benim umudum yoktu...

Hemen kalkıp odadan çıktım ve umudumu aramaya koyuldum.

Sırtını görmüştüm, o olduğuna emindim, yanına ilerledim ama o kızı görmemle olduğum yerde dona kaldım.

Bu bizim şirkette çalışan makyöz kızdı. Ama umudumun yanında ne işi vardı.

Kızın saçını okşayınca, kalbimdeki damarların bazılarının koptuğunu anladım.

Arkamı döndüm ve ilerlemeye başladım. Nereye gideceğimi bilmiyordum, sadece bu dünyadan kurtulmak istiyordum.

Şirketten çıktım ve yürümeye devam ettim. Hava kapalıydı ve yağmur yağacak gibi görünüyordu.

Arkamı döndüm. Şuan kapıdan çıksa ve bana sadece bir yanlış anlaşılma olduğunu söylese, o kızla arasında bir şey olmadığını söylese...

Biraz daha bekledim, hala bir umut vardır diye bekledim. Onun asla gelmeyeceğini bile bile bekledim. Belki gelir diye bekledim...

Kendimi sürekli bir gün gelecek diye yatıştırmaktan bıkmadım. Çünkü gelecek biliyorum, sadece biraz zaman, sadece...

Yürümeye devam ettim. Kafamı dağıtmak istiyordum bu yüzden bir bara gitmenin iyi bir fikir olduğunu düşündüm.

Bir taksiye atlayıp en yakındaki bara sürmesini istedim. Camdan dışarıyı seyredip düşüncelere daldım.

Neden hala gelmedi. Neden birkez olsun beni görmedi. Neden gözünü açıp çevresindeki "beni" görmedi.
Neden ona bu kadar değer verdiğimin farkına varamıyor...

Bunun gibi bir sürü soru daha... Bu soruların cevabını asla alamayacağımı biliyorum.

Elimdeki bardağında sonu göründüğünde barmene bardağı uzattım. Doldurdu ve bana geri verdi.

Tam bardağı alıp ağzıma götürüyordum ki birinin bardağı elimden almasıyla düşüncem yarıda kesildi.

Cidden bir barda da şu sürtüklerden görmesem köprüden aşağı atlıyacağım.

Elimden aldığı bardağı kafasına dikledi. Tam gitmek için ayağa kalkarken kolumdan tuttu.

-heeyyy nereye yakışıklı!!!

Leş gibi sarhoştu. Hiç çekemezdim şimdi bunu.

Kolumu kurtarıp kendimi dışarı yönlendirdim. Kapıyı gördüğümde hızla dışarı çıktım.

Bir taksi çağırıp eve gittim. Odasına çıkıp yatağına yattım.

Onun kokusunu içime iyice çektim.

Ahhh! Gerçekten insanı rahatlatacak bir kokusu var.

Şuan yanımda olsaydı ve onun yatağının kokusunu değilde kendi kokusunu içime çekebilseydim keşke...

Bugün hiç birşey düşünme yoongi ve sadece bu anın kıymetini bil. Sabah kalktığında bu kokuyla uyanmanın değerini bil.

Daha sonra alkolün de etkisiyle rüyalar alemine dalmışım.

Sabah uyandığımda başımda bir ağrı vardı ama bir koku baş ağrımı unutmamı sağlıyordu.

Kafamı kaldırdım. Ahhh tabi ya. Dün ben içtim ve hoseok un yatağında uyuya kaldım.

FARK EDEBİLSEN (-SOPE-)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin