DERİN SULARLA ŞEYTAN ARASINDA

332 11 3
                                    

Merhaba :) bu benim cok sevdiğim bir roman sizinlede paylasmak istedim umarım beğenirsiniz :) İyi Okumalar :)

Senden nefret etmeliyim,

Ama sanırım seni seviyorum,

Beni öyle zor bir ikilimde bıraktın ki..

                        Cab Calloway

ŞEYTANLA EL ELE YÜRÜRKEN ONDAN KORKAMAZSIN.

Ben küçükken böyle demişti Freddie. Sonra da bana, erkek kardeşimi sevip sevmediğimi sormuştu. Luke, lanet olası bir zorba, diye cevap vermiştim. Bunu söylerken bakışlarım onun yüzünde değil, yerdeydi. Üst kata çıktığımız sırada, büyük ve eski mermer merdivenin deseninden gözlerimi alamayışımdı hala hatırlıyorum. Yıllar geçtikçe basamakların orta kısımları yürünmekten hafifçe aşınmıştı ve bu da o anda kendimi olduğumdan yaşlı hissetmeme sebep olmuştu. O zamanlar, Freddie ne kadar yaşlıysa bende o kadar yaşlı hissediyorum kendimi ki bu da epey yaşlı olmak demekti.

'Lanet olası' deme Violet 'Lanet' kelimesini kullanma.

Ama sen kullanıyorsun.

Gerçekten de kullanıyordu. Hem de hep. Bir defasında Luke, beni bu lanet olası merdivenlerden aşağı itmişti, demiştim bakışlarımı ayaklarımdan çekmeden. Eğer istediği buysa o düşüş beni öldürememişti, ama iki dişim kırılmıştı ve alnım deli gibi kanayarak yarılmıştı. Kardeşimi sevmiyorum. demiştim. Ve şeytanın bu konuda ne düşündüğü hiç de umrumda değil. Gerçek bu.

O zaman Freddie bana sert bir bakış atmıştı. Felemenklere özgü o masmavi gözleri, ilerlemiş yaşına rağmen ışıl ışıldı. Gözlerimi ve saçlarımı ondan almıştım.

Büyük anneme herkes lakabıyla seslenirdi. Hatta annem ve babam bile. Çünkü onun deyimiyle, onun asıl ismi Fredrikke'in kısaltması olan Frenddie'ydi. Anne ya da büyük anne değil. Sağdece Freddie.

DERİN SULARLA ŞEYTAN ARASINDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin