SEVMEYİ ÖZLEDİM

İlk deneyimimiz. 3 arkadaş beraber yazıyoruz. Okursanız seviniriz. İnşallah beğenerek, zevk alarak okursunuz.. Şimdiden teşekkür ederizzz.. :) :) <3 <3

     Offff... Yaz tatiline az kaldı. Sınavlar bitti, herkes rahatladı. Ama ben buna sevineyim mi üzüleyimmi bilemiyorum. Sonuçta Amerikada  güzel bir hayatım var ve arkadaşlarımı bırakıp İstanbul a dönmek benim için zor olacak.

    Tamam ailemi çok özlemiş olabilirim ama arkadaslarımıda bırakmak istemiyorum. Ama ne olursa olsun arkadaşlarımı 3 ay göremicem oysa ki ailemi 9 aydan beri görmüyorum. Hadi bakalım yaz tatilim hayırlı geçer inşallah..!

  Benim bir erkek arkadaşım var burda. Ayy pardon daha doğrusu vardı. Yaklaşık 1 hafta önce ayrıldık. Psikolojim çok bozuk.

  Benimle çıkarken başka bir kızla öpüştüğünü gözlerimle gördüm. Sanki ben neyine yetmiyodum ki. Bende öpüyodum onu. Ama içimden lanetler yağdırsam da onun bendeki yeri doldurulamaz. Onu hala çok seviyorum. Peki bende kırılan şeyleri kim tamir edecek.??

    Sonuçta 7 ay 14 gün beraberdik. Herşeyiyle ben ona çok alışmıştım. Şimdi nasıl unutmamı bekler.! Ama oysaki o bana hiç değer vermemiş. Napalım unutmaya çalışıcam. Artık ne  kadar olursa..

   Belkide ailemin yanına dönmek bana iyi gelecek. Hem beni teselli ederler hemde yeni yaşımı onlarla birlikte kutlarım. Zaten az kaldı. Ağustosun 12 si doğum günüm. 18 yaşına giricem.

  Neyse ne. Bundan sonra hiçbir erkeğe güvenmicem. 7 ayımı harcadığım biri bile beni bırakabiliyorsa bundan sonra kimse benden birine güvenmemi beklemesin. Ama belkide hayatımı değiştirebilecek biri çıkar karşıma.

   Off ne çok hayal kurdun İdil. Ayy tamam. Amaan bir an önce gideyim İstanbul a. Belki yeni bir hayat yeni bir umut olur İstanbul bana.

Vee gitme zamanı geldii....

Elime ne geçtiyse bavuluma doldurdum. Arkadaşlarımdan ayrılacağım için üzülürken bi o kadar da aileme döneceğim için çok mutluydum.

Ayıcıklı pijamalarımı giyip son kez yatağıma uzandım. Güzel bi uyku çektikten sonra telefonumun çalmasıyla birden yataktan fırladım.

Kim arardıki beni hele de sabahın 8 inde. Hemen kalkıp telefonu elime aldım gördüğüm numara beynim de kısa bi süreliğine şok yarattı. Bu şokun etkisiyle sadece telefona bakıyordum ve başka bir şey yapmıyordum. Beni neden aradı ki ?

Telefonum uzun bir süre çaldıktan sonra kapandı. Ben ise onu arasam mı diye düşünürken o beni tekrardan aradı. Açıp aklıma gelen herşeyi söyleyip içimi rahatlatmayı düşünüyordum. Telefon uzunca çaldıktan sonra açtım..

- Çağatay.! Yine ne var ? Hayatımı mahvettin daha ne yüzle arıyorsun sen ?

- Ahh yapma İdil bugün gidiyorsun. Bana hoşçakal demeden veda etmeden mi gideceksin ?

- Sen.. Sen ne saçmalıyorsun.

-Hadi ama biliyorum hala beni sevdiğini neden şimdi böyle yapıyosun ki?

-Ben napıyomuşum ki herşey olması gerektiği gibiydi taa ki sen arayana kadar.. Hem seni sevdiğimi düşünüyorsan yanılıyorsun. O işler eskidendi canım...

   Diyerek telefonu suratına kapattım ve telefonu sessize aldım. Yatağıma tekrar uzandığımda ben farkında olmadan gözlerimden yaşların aktığını hissettim.

  Niye önemsediğimi bilmiyorum ama şunu biliyorum ki onu takmamalıyım. Hıh o da kimmiş. Adı üstünde ESKİ sevgili.

  Hemen toparlandım. Önce duşa girdim. Ilık suyun bana iyi geleceğini biliyodum.

Kısa bir duşun ardından iç çamaşırlarımı giyip odamdaki boy aynasının karşısına geçtim.

Uzun sarı saçlarımı tarayıp kuruttum. Kıyafet olarak da dar kotumun üzerine salaş bir bluz geçirdim. Şık görünüyordum.

Dalgalı saçlarımın düzgün durması için düzleştirdim. Ardından at kuyruğu yaptım.

Uçağım öğlen 1 deydi. Yani daha 3 saatim vardı. Hemen kahvaltıya indim. Canım arkadaşlarım kahvaltıyı çoktan hazırlamışlardı.

Benim gideceğimi bildikleri için çok üzüldüler. Kahvaltıdan sonra Eda ve Merve yle vedalaştım.

Havaalanına doğru yola çıkacaktım ki kapının önünde spor siyah arabanın önündeki Çağatay ı gördüm.

Vote ve yorumlarınızı bekliyoruzzz.. :))