HASSİKTİR...!

102 5 2
                                    

Bu bölümde çok uzun değil ama yarın sınavım var bu kadar oldu.. :))

" Hasssiktir " Onu kim çağırdı buraya.

Eda kısık bir ses tonuyla

- Ben, dedi.

Sesim biraz fazla çıkmıştı sanırım...

- Sen bana sormadan nasıl böyle bir şey yaparsın Eda !

Kötülüğümü istemeyen bir tonla;

- Sevinirsin diye düşünmüştüm ama.

Sinirden çıldırmak üzereydim ama bi okadarda özlemli...

- Beni böyle düşünceksen hiç düşünme Eda !

Çağatay aramıza girerek alaylı bir şekilde...

- Ahh kızlar kavga etmeyin, dedi ve pis pis sırıttı.

Kabul etmeliyim onu çok özlemiştim. Ama yaptığı piçlik aklıma gelince öfke daha ağır basıyodu.

- Sen niye geldin buraya ?

Gülümsedi ve

- "Seni almaya geldim.", dedi.

Utanmaz pislik dedim sessizce ama duymadığına emindim. Sonra sesimi fazlasıyla yükselttim.

- Off ! Ne diyosun sen...!

Bi anda kapının önündeki çantalarımı alıp bi eliyle de kolumdan sıkıca çekti.

- Napıyosun ya bırak benii. Canım acıyoor.

- Seni almaya geldim dedim ya.

Gerizekalı yaa..

- Bırak beni diyorum sana. Dedim o da buna karşılık :

- Bende bırakmıyorum diyorum.

   Tam ağzıma geleni sayıp konuşmaya başlıyavaktım ki arabanın içine fırlattı beni hayvan! Arabayı çalıştırdı ve ben hâla tek kelime bile etmiyordum! Ahh ne yapıyorum ben. Ona yenilmemeliyim ne kadar zor olsada. Gözlerimi camdan dışarı diktim bu yol havaalanına giden yoldu. Biraz da olsa rahatlamıştım.

Bu sessizliği bozmalıydım. Sonra "Neden bir şey yapma gereği duydun ?" dedim

O da anlamayan gözlerle

-Ne yani havaalanına bırakmak istedim sadece.

-Kız arkadaşın nasıl izin verdi yani ben olsam izin vermezdim..

Dedim ona bakarak o ise vitesi degistirdi ve bi anlık gözlerime baktı.

-Olmayan sevgilimden izin almak oldukça kolay oldu doğrusu.

Dedi. Hafifçe gülmek istedim o an ama gülmedim.

-Tamam bi an önce havaalanına gidelim artık.

Dedim. Amacım konuyu saptırmaktı.

-Peki güzelim nasıl istersen..

Dedi.

Yaklaşık 15 20 dk sonra havaalnına gelmiştik.

   Havaalanına gelince durdu ve çantalarımı indirdikten sonra kapımı açtı. Bende indim. Tam çantalarımı alıp gidiyordum ki arkamdan, (güldüğüne eminim)

- Teşekkür etmeyecek misin ?

Ahh Allahım bide teşekkür diyor çıldırcaktım nerdeyse

- Sana beni buraya getirmen için bir şey demedim ki. Ben taksiylede gelebilirdim hem. Git barlarda dolaş sen. Hem sen kimsinde beni bırakmaya geliyosun.

Çok mu ağır olmuştu yaa. Herneyse laf ağızdan cıktı bi kere.

- Doğru. Haklısın ben kimimki. Neyse kendine iyi bak.

  Dedi ve bana laf bırakmadan arabasına binip yüzüme bile bakmadan gitti. Evet ağır olmuştu. Ama aslında onun umrunda bile değildim. Sanırım o orospu onu bırakıp gitmişti. (Tıpkı onun beni bırakıp gittiği gibi.)

O kız onu bıraktıysa tekrardan benim düşüncelerimi öğrenmek için gelmiş olabilirdi. Ama duyacaklarını duydu oh iyide oldu. Aslında iyimi yapıyordum kötümü bilmiyorum bu şekilde arada kalmıştım ama şu bi gerçektiki aldatıldıktan sonra ona içimde sevgi beslemek çok saçma olurdu. Onun yerine kin ve nefret besmeye başlamalıydım.

Bir daha asla onu sevemeyeceğim,  SEVMEYİ ÖZLESEM bile.

Evet arkadaşlar Vote ve Yorumlarınızı bekliyoruz.... :))

SEVMEYİ ÖZLEDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin