Biology Teacher

#2

Okuldan geldiğimden beri yatağımda bir şeyler atıştırıyor bir yandan da film izliyordum. Filmi bitirdiğimde aklıma Jena geldi. Acaba siteye Bay Bieber hakkında yazı yazmış mıydı? Ona bir mesajla sormaktan vazgeçip siteye girip göz atmaya karar verdim. Hem siteye girmeyeli uzun zaman olmuştu.

Tahmin ettiğim gibi neredeyse herkes bir şeyler yazmıştı buna Jena'da dahil. Yazılanları okudukça ben de bir şeyler yazmak istedim. Herkesten farklı olarak onun beni nasıl etkilediğini yazabilirdim aslında. Tabii bunu benim yazdığımı kimsenin bilmesine gerek yoktu. Laptopu kucağıma aldım ve aklıma gelen her şeyi yazmaya başladım.

Sınıftan içeri girdiği andan beri kasıklarımda tatlı bir sızı hissediyordum. Sanki tanrı onu yaratırken benim de fikrimi almıştı. Dudakları, sıkı bacakları ve dar pantolonundan belli olan büyüklüğü dersi dinlememe engel oluyordu. Onu izlediğimde bacak aramdaki o hoş sızı çığlık atmak istememe neden oluyordu. Bir kaç kere gözlerini üzerimde hissettiğimde eğer gözlerine bakarsam orgazm olacak gibi hissediyordum. Ders boyu bana her baktığında gözlerimi kaçırmıştım. Benim bir aptal olduğumu düşünüyor olabilirdi. Öyleydim de. Bay Bieber beni iki derste gerçekten aptala çevirmişti. Büyük ellerini küçük kalçalarımda, dudaklarını dudaklarımda, derste yeterince incelediğim erkekliğini içimde hissedip çığlıklar atmaya ihtiyacım varmış gibi hissediyordum. Onun beni sıramın üzerinde becermesine ihtiyacım varmış gibi. Okuldaki hiçbir erkek, hatta şu ana kadar gördüğüm hiçbir erkek beni onun etkilediği kadar etkilememişti. Ama o imkansızdı ve ben imkansızları daha çok istemeye meyilliydim.        
                                                   -anonim

Yayınlayıp yayınlamamak arasında kaldığımda ani bir kararla yayınlamayı tercih ettim. Bunları birine anlatmaktan çekineceğim için yazmak iyi gelmişti. Kim bunu yazanın Melinda Evans olduğunu düşünebilir. Hiç kimse. Jena bile okuduğunda bunu benim yazdığımı düşünemezdi. O yüzden rahat uyuyacaktım.

Sanırım en son 5 yaşında barbie bebek koleksiyonuma yeni bebek alacağım bi sabah böyle keyifli uyanmıştım. Okulda onu görme düşüncesi beni delicesine mutlu ediyordu. Annemin hazırladığı kahvaltıdan bir krep ağzıma tepiştirip odama hazırlanmaya çıktım. Şu zamana kadar okula hep hafif bir makyajla gitmiştim. Bu gün biraz abartsam bir sorun olmazdı. Mac'den aldığım bordo black plum rujumuda sürdüğümde makyajım bitmişti. Formamı üzerime geçirdim. Aynada son kez görünüşüme baktığımda kendimle sevişebilirdim. Okul gömleğimden fırlayacak gibi duran küçük ama dolgun göğüslerim ve mini okul eteğimle orospu gibi görünüyordum ama sorun değildi. Bu belki Bay Bieber'ın dikkatini çekerdi. Aşağıya indiğimde annem ve babamın garip bakışlarına aldırmadan evden çıktım.

Okula geldiğimden beri beklediğim son ders gelmişti. Biyoloji. Bay Bieber çok geçmeden sınıftan içeri girdi. Tanrım, ona yakın olmak için öğretmenler masasının hemen karşısında ki sırada oturuyordum. Tam karşımda oturuyor olması bile beni heyecanlandırıyordu. Garip ve düşünceli yüz ifadesiyle sınıfı dikkatli bir şekilde bir şey arıyormuş gibi süzüyordu. Bi an gözleri beni bulduğunda 11 yaşında ilk kez porno izleyen ergenler gibi adrenalin dolmuştum. O bana bakarken ben ellerime bakıyordum. Ellerim terliyordu. Tanrım, hala bakıyordu. Yeter ama. Gülümsediğini görebiliyordum. Muhtemelen benim bu aptal halime gülümsüyordu. Artık bana bakmadığını fark ettiğimde kafamı kaldırdım. "Bu gün benim için yorucu geçti şanslısınız ki sizi son dersinizde serbest bırakıyorum"

Telefonumda zaman geçirmek için oyun oynarken yanımda birinin varlığını hissettiğimde kafamı kaldırdım. Bay Bieber sıramın yanında dikiliyordu. Ama neden? Kafamı kaldırıp gözlerine baktığımda erimiştim. Bir şey mi söyleyecekti acaba. "Bay Bieber bir sorun mu v-"  Cümlemi bitirmeme izin vermeden telefonunu sertçe sıramın üstüne bıraktı. Bu da neydi şimdi. Sırama koyduğu telefonuna baktığımda okulun sitesine anonim olarak yazdığım yazı vardı. Siktir. Siktir. Siktir. Ne yapacağımı bilmiyordum. Yüzümde ki şaşkın ifadeyi yok etmeye çalıştım. Ona doğru döneceğim sırada kulağıma fısıldamasıyla tüm vücudum titremişti. "Bu anonim sen olabilir misin Melinda" İsmimi telafuz edişi karşısında dilim tutulmuştu. Suratına baktığımda sinir bozucu bir şekilde sırıtıyordu. Yazdığımı okumuş ve ben olduğumu anlamış mıydı gerçekten. Şimdi ne söyleyecektim ben. "B-Benim bunun ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok." Tanrım, lütfen buna inansın ve beni rahat bıraksın yoksa ağlayabilirim. Tekrar suratıma doğru eğildi ve tahrik edici sesi ile fısıldadı. "Öyleyse bana bunu kanıtlamak için ders bittiğinde odamda ol.". Şimdi gerçekten tam anlamıyla boka batmıştım.