Evine girmiştim.Evi süperdi.Beni kendi odasına çıkardı.Ovvvv aman Allah'ım böyle bir yer yani tarif edilemezzzz....
-Beğendin mi?
+Beğenmek ne kelime evin gerçekten süper.Keşke benim de evim olsaydı.Ama bu imkansız gibi birşey.Belki üniversitede,belki belki :(...
-Üzülme hemen!Hem burası sadece benim evim değil ...
+Ne yani başka biriyle beraber mi yaşıyorsun?
-Hayırr!Merak etme öyle birşey yok.Sözümü kestiğin için söyle...
+Gerçekten çok özür dilerim.Ovvv sanırım yine oldu.(yüzüne hafifçe sırıttım,sanırım yüzüm biraz kızardı.)
-Önemli değil!Ama bir daha kesmezsen sevinirim.Şey aslında sonra desem daha uygun olacak?!?!
+Peki.Ne yapalım??
-Bimem ama aklında birşey varsa yapalım.
+Bilmiyorum ama istersen yarın alışverişe çıkabiliriz.(O sırada METEor'un telefonu çaldı.)heralde Buğra'ydı.Bir iki dakika birşeyler konuştular ama tam anlamadım.Telefonu kapattıktan sonra sordum.)
+Arayan Buğra mıydı??
-Evet,yarın denize gidecekmiş beni de çağırdı.İstersen alışverişten sonra denize gidebiliriz.Ne dersin??
+Bana uyar.
Dedim ve eve gittim.Pencereyi kapatacakken Mete bana bakıyordu.
+Evlerimizin yan yana olduğunu bilmiyordum(güldüm ve pencereyi kapatmaktan vazgeçtim.)
-Böyle olmasına sevindim.
+Benim uykum geldi.Uyusam sanırım daha iyi olacak.
-Güzellik uykuna yatabilirsin prenses.
Sabah uyandığımda birinin bana baktığını hissettim.Pencereye baktım ve Mete bana bakıyordu.
+Sen beni mi izliyordun?(dedim ve sırıttım)
-Uyanmanı bekledim prenses.
Üzerinde hiçbir şey yoktu.Ve kasları...sadece bakıyordum daha doğrusu hayran kalmıştım.Bunu fark etmiş olacak ki bana baktı ve o da sırıttı.
-Kaslarıma hayran kaldın sanırım prenses.
Beni utandırmak için yaptığını biliyordum.Yüzüm kızarmıştı.Domates gibi.Ben de fark ettirmemek için üzerimi giyineceğimi söyledim ve bunu başıyla onayladı.
Pencereyi kapatmamıştım.Bu hoşuna gitmiş olacak ki güldü ve çok güzelsin,herşeyinle dedi.ben de geceliklerimi çıkarttım.Normalde bir yere çıkmayacaksam geceliklerimle evde dururdum ama erkeklerin dikkatini çekmek hoşuma gidiyor.İç çamaşırlarımla kalmıştım.Mete bana bakıp ıslık çaldı.Islık çalışı bile o kadar tatlı ki insan ister istemez aşık oluveriyor.Altıma leopar desenli kot şortumu ve üstüne de omuz dekolteli göbeğimi açıkta bırakan t-shirtimi giydim.Mete'nin gözleri büyümüştü ve çok şekerdii.
-Bugün buluşmaya ne dersin?
+Olabilir.Sen hem bana öyle bakacağına sen de üstünü değiştirsene.
-Zevkine hayran kaldım.Uyumlu olmak için bana birşeyler bulur musun?
+Evine mi geleyim?
-Neden olmasın?Hem yalnızım birinin olmasını falan beklemiyorsun demi?
+Tamam ama kahvaltı yapmam gerekiyor.
-Beraber ilk önce kahvaltı yaparız.Olmaz mı?
+Tamam geliyorum o zaman.
Dedim ve aşağıya indim.Ağzımın kötü kokmaması için bir tane naneli şeker aldım ve evine geldim.Beni dolabının önüne getirdi.
-Seç,hadi.
+Zorunlu muyum?
-Bana kıyafet ayarlayacağını sanıyordum.
+Ben şimdi hizmetçi durumuna düşüyorum ama.(Dedim ve yatağına oturdum.Bana bakıp sırıttı.Ah şebek işte.Ama şebekliği bile ayrı bi tatlııııı...)
-Ayy kıyamam sana prensesim.(Yanıma oturdu ve beni gıdıklamaya başladı.)İstemiyorsan zorlayamam seni.
Beni gıdıkladığı için konuşmakta zorlu çekiyordum.En sonunda gıdıklamayı kesti.
+Hadi üstünü giyin şebek.(Dedim ve sırıttım.Tabi sırıtmam karşılıksız olmadı.)
Ona kıyafet ayarlamadığım için biraz suçlu hissediyorum ama ben ayarlamasam bile onun zevki benimkinden de güzel.Dışarı çıktık ve arabaya bindik.İlk durağımızda kahvaltı yapmak var.Kahvaltımızı da yaptıktan sonra eğlenmek için lunaparka gittik.Gondola midemiz bulanana kadar bindik.Biraz dinlendikten sonra hızlı trene binmeye karar verdik.Ordan da sıkılınca sahilde dolanmaya karar verdik.Öylesine konuşurken elimi tuttu.Bana baktı ve
-Bak gerçekten seni çok seviyorum.Biliyorum birbirimizi tam olarak tanımıyoruz ama senden sadece bir şans istiyorum.Sana her bakışımda ... işte heyecanlandığım için cümlelerimi tam kuramıyorum.
+Tamam sana bir şans daha verebilirim.Senin hissettiğin duyguları ben de snaa karşı hissediyorum.(Eminim ki bunu söylerken yüzüm domates gibi kızarmıştı.)
-Kabul etmeyeceksin diye o kadar çok korktum ki,anlatamam.
Birbirimize bakıyoduk ve hala el eleydik.