PRINCE HARRY H.S

15.Bölüm

"MİA"

Harry'nin her geçen gün bana karşı artan takıntısı ondan korkmama neden oluyor ona her ne kadar karşı gelsemde, bir şekilde canımı yakıyor fakat bundan artık bıktım canımın yanmaması için ona karşı gelmeyeceğim en azından ondan kurtulana kadar ona karşı rol yapacağım.

"Bunlar için daha çok erken harry henüz tanışalı 1 ay oldu"

"Gerçek aşkını bulunca bunun zamanı olmaz mia ben gayet eminim ve kararlıyım "

"Eve gidelim mi hava biraz soğumaya başladı "

"Sen nasıl istersen sevgilim baş başa yemek yapalım evimizde"

Çıkardığı montunu bana giydirdi fakat her ne kadar istemediğimi, söylesemde attığı yan bakışı ile sustum. elini omzuma koyarak bedenine doğru çekti bedenimi, devasa büyülük'deki olan eve doğru ilerlemeye başladık

***

Bir prens ile mutfakta yemek yapmak çok garip bir duygu eskiden böyle birşey yaşayacaksın. deselerdi kesinlikle inanmazdım. fakat şimdi ise hayatımın merkezine yerleşti adedate, prens harry o her ne kadar prens harry dememi istemesede ben böyle alıştım zaten ona sevgilim yada harry demek istemiyorum fakat o böyle istediği için bunu diyorum. en azından ondan kurtulana kadar ona katlanmak zorunda olduğumu hissediyorum.

Arkama yaslanan bedeni, ile düşüncelerimi kenara attım. elleri hemen ellerimi buldu ve benimle birlikte sebzeleri doğramama yardım etti aslında yardımdan ziyade daha çok saçlarımı ve yüzümü kokladı. daima bir şekilde bedenini bedenime yakınlaştıran. hareketlerde bulunuyor o çok farklı vede egoist birisi, prens olmasından fazlasıyla yararlanıyor.

Kendini bana bastırarak inlemesi, ile yüzümü ekşitmemek için zor tuttum. bu oldukça rahatsız edici, bir durum. fakat o ise benim yüzüme bakmaksızın. kafasını geriye atarak kendini daha fazla bastırdı, hâlâ kesik kesik inlemeye devam ederken resmen midem bulandı onun bu sapık hâlinden.

Kendimi hızlıca yan tarafa çektim bunu yapmam ile afalladı biranda, bozuntuya vermeden gülümseyerek doğramış olduğum sebzeleri işaret ettim.

"Artık bunları fırına atmalıyız sevgilim ben çok acıktım."

"Sen nasıl istersen sevgilim sen yemeğini yerken bende seni yemeliyim."

Söylediği son şey ile şok oldum biranda, o ise gülmeye başladı, tanrı aşkına beni ciddi anlamda yemektenmi bahsediyor resmen sapık onu anlamak çok zor

"Tanrı aşkına mia o tatlı suratının hali çok komikti elbetteki yemekten kastım gerçek bir yemek gibi değil sex anlamında dedim sevgilim. gerçi seni suçlamıyorum henüz çok küçüksün bunları bilmemen doğal sana sex ile ilgili tüm her şeyi öğreteceğim ve yalnızca birbirimize uygulayacağız minik sevgilim."

"Bunları şimdiden bilmesem daha iyi olur malum daha 16 yaşındayım biraz daha çocukluğumu yaşayayım büyüyünce öğrenirim harry"

Sanırım bunları benden beklemediği, için anında gülen yüzü biranda ciddiyete büründü. vede kaşlarını çatarak üzerime doğru yürümeye başladı, ona laf çakarak'dan büyük bir aptallık yaptığımın farkına vardım şuan. neden çenemi tutamadımki, karşımdaki normal birisi degil hem konumun'dan hemde piskolojik olarak. harry şuan bana çok ürkütücü, şekilde bakıyor yavaş adımlarının ardından önümde durdu. ve ellerini bedenime getirterek bedenimi arkadaki dolaba iktirdi, ağzımdan kaçan çığlığa engel olamadım. hemen zaman kaybetmeden ellerini kalçalarıma getirterek bedenini bedenime, bastırdı,

"Harry ben özür dilerim öyle demek istemedim. beni yanlış anladın üzgünüm."

"Ya nasıl anlamamı istersin sevgilim söyle bana?"

Sakince vede sesizce mırıldanması, sanki fırtına öncesi sessizlik gibiydi. açıkçası şuan ona nasıl bir yalan uyduracağıma emin değilim.

"Ben bunları elbetteki senden öğrenmek istiyorum sevgilim fakat yaşımın küçük olmasıyla, ilgili sex hakkında çok fazla şeyi şimdiden öğrenmek istemiyorum seninle daha çok romantik şeyler yaşamak istiyorum sex'den ziyade"

"Ah benim minik tatlı çocuk ruhlu sevgilim sen nasıl hayatımda'ki farklı bir hissin böyle, bana aşkla ve ilgiyle yaklaş senin kölen olurum sana karşı ne kadar takıntılı aşık olduğumu bir bilsen benden korkarsın fakat seni korkutmak değil amacım."

"Biliyorum harry sen merhametli ve iyi kalpli bir insansın sadece endişelerim var o kadar"

"Beni sen değiştirdin mia her ne kadar prens'lik gereği iyi görünsem'de fakat halkın bildiği gibi o kadar'da iyi degilim. bu zamana kadar hiç kimseye merhamet etmedim çok fazla kişinin canını yaktım. fakat bunu bir kaç güvendiğim kişi dışında kimse bilmiyor."

"Artık sende o güvendiğim bir kaç kişinin listesine girdin."

"Ama eğerki benden kaçmayı başarırsan yada kaçma girişimine girersen. o çok sevdiğin ailene merhamet etmem hiç acımadan öldürürüm tıpkı diğerlerine yaptığım gibi sevgilim."

Bu sözlerinden sonra kollarını bedenime koyarak bedenimi, hafifçe kaldırdı, kendi boyuna eşitledi. Artık onun ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha anladım. harry'nin bundan sonraki yaşamımda içime yeni bir korkuyla baş başa bıraktı beni.