PRINCE HARRY H.S

39.Bölüm

"MİA"

"Günaydın karıcım."

Duyduğum mükkemel boğuk ses ve dudaklarımda ve yüzümde hissetiğim öpücüklerle gözlerimi araladım. Üstümde çıplak şekilde uzanan bir harry görmüştüm. Yüzümden sonra boynuma geçmesi ile mayışmıştım.

"Bugün birlikte adayı gezeceğiz bebeğim."

"Harry bu adada yalnızca biz varız bu biraz ürkütücü değil mi?"

"Hayır bebeğim değil zengin insanlar ada satın alır yada kiralar ve bu adalar güvenli şekilde korunuyor içindekilerle birlikte ve zaten korumalarım uzaktan koruyor bizi rahatsız etmeyecek şekilde."

"Böyle şeyleri hayatımda ilk kez gördüğüm için şaşırıyorum bazen buna alışamadım."

"Zamanla alışacaksın bebeğim."

Ardından dudaklarıma yapıştı sertçe harry elleri çıplak bacaklarımı okşamaya başlamıştı. Sert öpücüklerine sert şekilde karşılık veriyordum. Özel bölgeme sürtünmeye başlayınca harry ağzının içine doğru inledim. Elleri penisini ayarlayarak yavaşca içime girdi. Ağzımdan çıkan acı inleme ile harry hareket etmeyi durdurdu.

"Özür dilerim bebeğim canını yaktığım için. Fakat sana dayanamıyorum bunu sürekli yapmak istiyorum seninle karıcım."

"Sorun değil dünkü kadar değil kocacığım."

Sıcak bir gülümseme vererek yeniden yavaşca hareket etmeye başladı. Dudaklarımı narince öperek acımı azaltmaya başladı.

****

"Üstüne birşeyler giy mia mayolu halini başkaları görmesin."

Üzerime havlu ve elbise getirerek uzerimi kapattı. Ona kaşlarımı çatarak baktım. Fazla abartıyordu harry fakat bu hoşuma gitti kıskanması.

"Harry sadece biz varız."

"Uzaktan korumalırım gözetliyor bizi. Ve ayrıca bize hizmet eden hizmetçilerin bazıları erkek ve seni böyle görmelerini istemiyorum bebeğim."

Birşey demeyerek üzerime rahat olan elbisemi geçirdim. Harry ise zafer kazanmışcasına gülümsedi. Güneş gözlüklerimi takarak şenzlokta arkama yasladım. Her ne kadar güneş olmasa bile gözlükler çok hoşuma gitti. Elime telefonumu alarak oyun oynamaya başladım.

Üzerime uzanan bir adet harry ile elimdeki telefonu alması bir olmuştu. Kaşlarımı çatarak baktığımda ise gözlüklerimi çıkartarak dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu.

"Harry ikimizi taşımayabilir."

"Yanılıyorsun karıcım ikimizide taşır ve rahatça sex yapabileceğimiz genişlikte."

"Hayır harry bir gören olur. Sen söylemiştin uzaktan izliyorlar bizi."

Arsızca gülümseyerek şemsiyeyi yan tarafımıza çekerek etrafımızı kapattıkdan sonra. Elbisemi üzerimden çıkarttı. Dudakları mayomdan taşan göğüslerimi buldu hemen. Emerek ve ısıraraklar bırakmaya başladı. Altında inledim ara ara. Mayomun askılarını aşağı indirerek kısa sürede tamamen çıkarttı üzerimden altında çıplak durmanın utancı vardı. Sanki herhan birileri gelecek gibi geliyor.

Harry hızla altındaki kısa deniz şortundan kurtularak benim gibi tamamen çıplak kaldı. Ardından yavaşca içime girdi. Zevkle inledigimizde dudakları kısa süreli dudaklarımı buldu ordan ise boynuma inerek sert ısırıklar ve dil darbeleri bırakmaya başladı. Hareketlerini hızlandırması ile ellerim sırtını buldu zevkten tırnaklarımı geçirdim sırtına.

****

"Burası buranın merkezi akşamları çok canlı ve kalabalık oluyor bizim adamıza biraz uzak ama gelmeye değer."

Harry bana burayla ilgili bilgiler verirken etrafi izliyordum. Harry ile ellerimiz sıkıca kenetli şekilde duruyordu o nereye yönlendirirse oraya gidiyordum.

"Burada sevdiğim bir cafe bar var seninde seveceğine eminim bebeğim."

Dediği cafe bara doğru girdik yan tarafımızda olan. Harry elimi hiç bırakmadan oturdu yanıma içeriye girdimizde, elini omzuma sararak beni yakınına çekti iyice. Buraya doğru gelen derin dekolteli ve mini dar etekli bir garson geldi yanımıza. Harry'ye flört bakışlar atarak öne doğru hafifçe eğilmesi ile büyük göğüsleri daha fazla açıldı. Harry'ye baktığımda ise bana bakıyordu ona doğru iyice kolunun altına sokularak dudaklarına öpücükler bıraktım. Harry gülümsediğinde gelen soru ile başını o garsona çevirdi.

"Ne istersiniz prensim."

"Bana bira."

"Karıcım sen ne istersin alkolsüz olması şartıyla."

"Portakal suyu olsun."

"Emredersiniz efendim." Bakışları hala harry'nin üstünde olan garsom başka şeyler sorarak harry'ye flört etmeye çalışıyordu.

"Başka bir istediğiniz var mı prensim çok farklı fransız sarap çeşitlerimiz var."

"Hayır sadece bira olsun."

"Emredersiniz efendim."

Diyerek yüzünü asarak gitti yanımızdan harry bana doğru dönerek sırıttı.

"Beni kıskanmam için yanımda sexi kadınların olması gerek tanrım ilk kez kıskandın beni mia bu beni çok mutlu etti."

"Hayır sakın yapma bunu başka kadınlardan uzak durmanı istiyorum yaklaşma bakma. Başka kadınlara. Ayrıca onu sexi buldun harry bunu dedin söyledin. Ben sexi degilmiyim?" Kahkaha atarak vücuduma sarıldı.

"Benim gözümde sadece sen sexi ve güzelsin bebeğim. Senden başkasını istemiyorum. Seni kızdırmak için dedim bunu eskiden böylelerini çok becerdim bunlar sıkıcı o tiplere asla aşık olmadım. En güzel dolgun sexi vücuda ve göğüslere sahip olan sensin bana göre karıcım."

Elleri göğüslerimi buluması ile sıktı herkesin içinde. Bunh yapması ile utandım yakalarım kızarmaya başladı. Ellerini zar zor şekilde üzerimden çektim harry ise gülüyordu.

"Sinirli ve kıskançken aşırı derecede ateşli oluyorsun bebeğim."

"Harry beni sana karşı kıskandıracak şeyler yapma uzak dur başka kadınlardan."

"Zaten yakın olmak istemiyorum başka kadınlara sedece seni istiyorum ömrümün sonuna kadar karıcım."

Dudaklarımı aşkla öpmeye başladı. Ona severek karışlık verdim. Taaki masamıza yeniden gelen garson ile ayrılmak zorunda kalmıştık. Kibarca harry'ye bakarak bırakırken daha çok öne eğildi. Dekoltesi daha fazla görünsün diye. Bu içimdeki kıskançlığı ve siniri alevlendirdi yeniden. Harry'ye döndüğümde ise sırıtarak bir bana birde ona bakıyordu. Elimle cimcik attım harry'ye bu daha çok gülmesine neden oldu resmen dalga geçiyor benimle.

"Laubalar ne tarafta?"

"Soldan dönünce ilk kapıda efendim."

Harr'ye göz kırparak yanımızdan uzaklaştı harry'de ona sırıtarak karşılık verdi. İçimi bir huzursuzluk kaplamıştı burayı harry'nin dediğinin aksine hiç sevmedim. Harry ayağa kalkarak burada durmamı söyleyerek tuvaletin olduğu tarafa doğru ilerlemeye başladı.

Biraz önceki garsonda harry'nin arkasından ilerlemeye başladı aynı yönde kalp atışlarım hızlanırken ayağa kalkıp hızla ilerledim. Gözden kaybolan harry'i aramaya koyuldum.

Harry'nin girdiği koridora girdiğimde kalbimin daha hızlı attığını hissetmeye başladım. Aklımdaki düşünceyle kapıyı aralarken korktuğum şeyin başıma gelmesinden endişe ettim. Kapıyı açmam ile arkamdan gözlerimin ve ağzımın biri tarafindan kapatılıp kenara çekilmem bir olmuştu.

Umarım bu bölümü beğenirsiniz yorum yaparsanız sevinirim lütfen:):)