Saplantılı Mafya

Başlangıç...

NAZ RANA
22 yaşında. Sarışın mavi gözlü 1.75 boylarında aileden Şanslı olarak zengin doğan ama ailesinden tamamen maddi yönde uzaklaşmış Kendi ayaklarının üzerinde durabilen oldukça işkolik. Ve aynı zamanda da oldukça sert mizaçlı ve aşırı çekici bir baş komiser.

ALPER TUNA
26 yaşında Bilinen mesleği Subaylık -rütbesi üsteğmen Esmer 1.90 boylarında çok fazla karanlık bir kişiliğe sahip, aşırı inişleri çıkışları olan sinirlerine pek hakim olamayan egoist bir mafya babası. Ve aynı zamanda da saplantılı aşık..

VEDAT TUNA
30 yaşında Kumral yaklaşık 1.85 boylarında Mesleği Emniyet müdürlüğünde Amir
kas yığını oldukça çekici bir yapıya sahip
Asıl baş karakterimizin öz abisi

Eveett burda başlıyor hikayemiz..
Bölümleri severek heyecanla bekleyip okuyacağınızı düşünüyorum. Beğenmeniz ümidiyle 😘

"2 yıl önceden kesit"
Vakit burada geçmiyordu. Yazın özel bir eğitimden geçmişti çünki Bildiklerini tekrardan okumak çok sıkıcı geliyordu bazen..
Naz okuldan ayrıldıktan sonrası için plan yapmaya karar vermişti ne yazık ki üzerindeki yorgunluk hissi nedeniyle kendini bi an önce eve atıp uyumaya karar verdi. Her ne kadar çıkıp deli gibi spor yapmak istesede göz kapaklarını taşıyacak gücü kendinde bulamıyordu. Kendini toplayıp silkelendi ve çantasını alıp dersten çıkmaya "yeltendi" tam kalkacaktı ki kuvvetli bir güç tarafından kolundan sürünerek bahçeye çekildi kafasını kaldırıp baktığında gözleri kan çanağına dönmüş sinirden boynundaki damarları seğiren bir Alper görmenin verdiği şaşkınlıkla
"Ne yaptığını zannediyorsun? " diye çemkirdi. Tabi içinden kendine saydırmayı da ihmal etmedi çünki sesi o kadar cılız çıkmıştı ki bu duruma kendi de alışkın değildi ve şaşkınlıkla dikti o deniz mavisi gözlerini Alper'in gözlerine
Alper sesinin dümdüz bir tınıda çıkmasına özen göstererek "Aynı soruyu sana sormam gerektiğini düşünüyorum. "
Diye yapıştırdı cevabı Naz ilk başta irkilse de bişey anlamamıştı. Alper tekrar Naz'ı çekiştirip daha da uğraşmak yerine Naz'ı omzuna attığı gibi arabasına doğru adımlarken Naz ı sürücü koltuğuna oturttu. Sinirden direksiyonu sıkan ellerini farketti tırnak boğumları bembeyaz olmuştu sıkmaktan ve patladı sonunda
"Konuşmamız gereken şeyler olduğunu bile bile niye açmıyorsun o lanet telefonu? Açmayacaksın ne halt için taşıyorsun yanında!"

"Sana hesap vermek zorunda değilim!"diye söylenerek camdan dışarıyı izlemeye koyuldu. Kırılmıştı çekiştirilip durmaktan yorulmuştu. Ve Alperin Hakkaride özel eğitim alanından kalkıp Ankara da polis akademisine baskın yapar gibi girerek onu dersten çıkarmasını hiç beklemiyordu.
Nazın o halini gören Alper kendine sessizce bi küfür savurdu.. ve arabayı yolun emniyet şeridine çekti. Kısa bi sessizlikten sonra "Bana hesap vermek zorundasın biz istesende istemesinde nişanlanıyoruz" diye bağırdı ve farketti ki Deniz gözlüsünü ^gene^çok kırmıştı "Özür dilerim. Konu sen olunca insanlıktan çıkıyorum. Ben bu değilim Naz. Yapmam dediğim ne varsa yutturdun. Hayatımı bi kadının yönetmesine alışık değilim.. "
Naz adı gibi Naz yapıyordu oysaki çoktan affetmişti. Dayanamıyordu ki Zaten bu adamı.. bi an pişman olup kendini toparladı "Üzgünüm" diyebildi güçlükle.
Ama özür dilemeyecekti çünki Vedat tuna ile aynı polis akademisinde eğitim alacaklarını ve aynı şehirde aynı kurumda çalışacağını oda en son duyanlardandı.
Alper kafasını sağa sola sallayıp yola koyuldu. Telefonundan Ümit'i tuşlayıp koydu kulağına "Ümit ben gelene kadar idare et beni Pamir hocayı en kısa süre içerisinde haberdar ederim yaklaşık 1 hafta gelemeyebilirim.....Görüşürüz." Diyerek cevap beklemeden kapattı telefonu ve sağına çevirdi kafasını gördüğü manzarayı beklemiyordu. Naz uyuyakalmıştı
Evin önüne geldiğinde Alperden beklenmeyecek nazik hareketlerle aldı sevdiği kadını kucağına sonra evine girip ses yapmadan yatağına yatırmaya özen gösterdi.. yorgun ve uykusuz gözüküyordu Naz.
Alper naza telefonda bağırdığı İçin pişman olmuştu ama artık görüyordu ki Naz kaldıramıyordu. Görünenin aksine çok Narindi ve de kırılgan.. yatağın diğer sol kısmına geçip yavaş hareketlerde uzandı ,çekti sevdiğini kollarına
Naz'a sarılarak uyumak en büyük hobisiydi.. başını gömdü Naz'ın boyun boşluğuna o mis kokuyu koklayamadığı her anına lanet etti..

Naz uyandığında duvardaki saat 00.20 yi gösteriyordu. Usulca kalktı ve yatakta üstsüz sadece pantolonla yatan Alper'e dikti mavilerini.Bu adam üşümüyor mu diye söylenerek çekti pikeyi alperin üzerine tam çıkıp gitmek için kapıya yönünü çeviriyordu ki kolunu sertçe çeken Adamın göğsüne yapıştı bir anda.
Naz"bırak -uykum yok" diye mırıldandı buz gibi bi ses tonuyla ama Alper'in onu dinlemeye niyeti yoktu aksine kendini dinlemeyen hırçın sevgilisine olan biteni anlatmaktı tek derdi.