Tam aynanın karşısında supernatural etkisiyle Bloody Marry'i çağırıyordum ki telefon çaldı. Baktığımda Burçe'nin aradığını gördüm.En yakın arkadaşım olduğundan beni sürekli arardı. Acaba ne diyecekti . Hemen telefonu açtım.
"Selam bebek" dedim.
"Ada çok kötü bir şey oldu. Eylül'ün annesi evde ölü bulunmuş.Kalp krizi olduğu düşünülüyor." dediklerinden sonra küçük çaplı bir şok geçirdim.Nasıl olabilirdi ki tamam annesi biraz garip bir kadındı ama sağlığı yerinde gibi duruyordu. Düşüncelerimden Burçe'nin sesiyle ayrıldım.
"Ada orda mısın? İyi misin?" Eylül bizim grubun kızıydı.Grup derken biz üçümüz çok yakın arkadaştık. Burçe ben ve Eylül okulda da pek arkadaşımız yoktu.Hep beraber takılırdık.
"Burdayım iyiyim yani Eylül nerede kim bilir nasıldır"
"Eylül şu anda hastanede iyi değil hemen '......' hastanesine gel" dediklerinden sonra evde olduğumdan giydiğim pijamalarımı jet hızıyla çıkarıp elime gelen pantolonumu giydim.Taksiye atlayıp hastaneye gittim.Eylül gerçekten ölü gibi yatıyordu.2 gün boyunca hep uyudu.Solmuş beyaz teni insanın içini ürpertiyordu. Serum takılmış vaziyetteydi.Burçe de hastaneye geldi.Eylül uyanınca onun yanına gittik.
"Eylül bebeğim kendini zorlama biliyorum çok kötü bir şey ama bunu kaldırabiliriz " aslında dediklerim çok saçmaydı kızın annesi ölmüş nasıl anlayabilirdim ki benim annem şu anda evde bizden haber bekliyordu.Eylül artık ağlamıyordu. Annesine çok bağlı biriydi o. Nasıl olacaktı bilmiyorum ama bunu kaldırabilirdi.Bize doğru baktı ve dedi ki :
"Annemi o adam öldürdü eminim kalp krizi değil" Burçe'yle pür dikkat onu dinliyorduk.Dediklerini biraz düşündüm . Annesinin kocası vardı. Eylül'ün hiç bir zaman gözüm tutmuyor o adamı diye bahsettiği kişi.İyide niye öldürsün diye düşünürken Eylül dedi ki:
"Annem öldüğünde kan falan yokmuş. Ölümünü direkt kalp krizi olarak geçirdiler.Otopsisi yapılmadı.Kızlar benim o adamın suçlu olduğunu ispatlamam gerek bu işte benimle misiniz " , dedi.
"Ne işi ?" Burçe ağzımdan sözü kaparak benden önce konuşmuştu.
"O adamı casus olarak izleyeceğiz . Ama fark etmemesi gerek. Zengin olduğundan parasıyla cinayeti kapattı." bİraz düşündüm zaten annemle aynı şehirde değildik.Anlamazlardı. Bunu yapmalıydım çünkü Eylül benim en yakın arakadaşımdı.
" Kızlar ben zaten annemle değilim biliyorsunuz. Esin teyzenin katili varsa bu işte varım." dedim . Eylül bu kadar kendinden eminse doğrudur diye düşünüyordum Burçe de benimle okuluma yazılıp gelebilirdi.Esin teyzenin kocası ,Eylül'ün üvey babası, ölümden sonra bir daha ortalıkta görünmemişti.Biraz da katil olduğunu belli ediyor gibiydi.
Okul işlerini hallettik. Burçe de ailesinden izin aldı. Eylül annesinin ölümünden sonra resmen ruh gibiydi o canlı kız giymiş yerine intikam meleği gibi bir kız gelmişti.İstanbul'a geldik çünkü üvey babası Murat bey'in şirketi buradaydı.Eve yerleştik. Okula da kayıtlarımızı yaptırdıktan sonra şirkete ben ve Burçe bir göz atmaya gittik. Eylül gitse biri onu tanıyabilirdi. O bizi evde bekledi. Şirkete girdik.Kapıdan girince yere bakıyordum. Eylül'ün yanında olanlardan olduğumuz için belki tanıdık yüz görürdük.
"Ada o sen misin?" gelen sesle arkama baktım. Gerçek olamazdı!! Onu tam görmeyeceğimi umduğum zaman görmüştüm..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERÇEK
ChickLit"İntikam soğuk yenmesi gerek bir yemektir." derler ya hani . Bizimkisi daha çok ödeşmekti. Ama bu yolda yaşayacaklarına ve kaybedeceklerine razı olarak...