KAFALAR KARIŞIK

Bölüm 2: ''Tatil''

SU...

Hızlı bir şekilde yakınlardaki kafeye gittim.Can bir masada oturmuş,bekliyordu.Yanına gittim ve oturdum ''Ne oldu?'' dedim.Bana bir süre baktı ve ''Dün Mert seni yine Koray'la görmüş''dedi.Can beni kimseden kıskanmazdı ama Koray'ı gerçekten sevmiyordu ve benim yanımda olmasına da tahammülü yoktu.''Evet''dedim.''Ama bir tek onunla değildim,kızlarda vardı ve üniversiteden birkaç arkadaşım daha, ne var bu kadar büyütecek anlamıyorum'' ''SU! seni uyardım o çocuk tekin değil'' ''Sen bana güvenmiyor musun ?'' ''Su sana güveniyorum ama ona güvenmiyorum.Onun yanında olmanı istemiyorum.'' (Çoktan bağırmaya başlamıştık) ''Can şuan en nefret ettiğim şeyleri yapıyorsun benim kiminle görüşüp görüşmeyeceğime karar veremezsin'' ''Bir daha o çocukla aynı ortamda dahi bulunmayacaksın !'' ''Ya sen ilişki mi yaşıyorsun,pazardan mal mı alıyorsun ?'' ''Su bak eğer böyle yapacaksan sürdürmenin bir anlamı yok'' ''Oo Can bey çoktan çıkarmışsın sen beni,ayrılmak için gelmişsin belliki.Peki o zman '' dedim ve sinirle kalkarak oradan uzaklaştım.

ECEM...

''Ya kızlar,Su çok kötü gitti acaba ne yaptı ?'' dedim ''Bence kesin ayrıldılar'' dedi Gamze.Ceylan''Ağzını hayra aç şom ağızlı'' diye bağırarak yastık savaşı yaparken bende telefonuma yöneldim.Su için cidden endişeleniyordum.O sırada kapı çaldı.Üçümüz birden ayağa fırladık.Hemen kapıya koştum.Kapıyı açtığımda ,Su ağlıyordu.Ceylan ''Aha bir depresyon vakası daha,Ecem koş alabildiğin kadar abur cubur al'' dedi ve kendimi kapıda buldum. ''Of Ceylan !  yine abur cubur işini bana kitledin''

GAMZE...

''Ne oldu ? ''dedim Su'ya bakarak.Su bu sefer daha çok ağlamaya başladı,anlaşılan anlatmaya daha hazır değil.Direk odasına yöneldi tabiki,bizde mutfakta Ceylan bitki çayı yaparken bende peçeteleri aldım.Bu sıcakta bitki çayını nasıl içiyordu bu kız, ama garip bir şekilde Su her mevsim bitki çayı içme kapasitesine sahipti.Özellikle depresyondayken.

ECEM...  

Elimde bir poşet dolusu abur cuburla merdivenleri koşarak çıktım ve kapıyı çaldım.Gamze kapıyı açar açmaz içeri daldım. Su'yun odasına koştum ve bütün poşeti önüne boşalttım.Su'da hemen çikolatalara saldırdı.Hatta bir ara boğulacağından korktum ama 15 dk sonra olanları anlatmaya karar verdi.''Vay öküz'' dedi Ceylan ardından Gamze atıldı.''Erkek milleti abi biliyorum ,klişe ama cidden hepsi aynı mal boşver kuzum ağlama ya değmez.'' ''Biraz düşündükten sonra belkide Can haklıdır yani Koray'ı benimde çok gözüm tutmadı,ama bunun yüzünden seni kısıtlaması saçma'' ''Ben onu çok sevmiştim.O benim herşeyimdi''dedi Su ''Karşılığı bumu? dediği an tüm kızların içinin burkulduğunu hissettim.''Haklısın'' demekle yetindim.

ERTESİ GÜN..

CEYLAN...

Su kendini toparlamıştı.Zorla onu kahvaltıya oturtmuştuk.Kahvaltıdan sonra hepimiz bir kanapeye yayılmıştık.Telefonuma mesaj gelince masadaki telefonuma uzandım.Tuncay'dan♥ mesaj gelmişti mesajda kısaca *Su ve Can'ın ayrıldığı için konuşmamızın gerektiği ve Su hariç diğerlerinin gelmesi gerektiği*yazıyordu.Ecem'e de mesaj gelmişti.Ona baktım,o da mesajı okuduktan sonra bana baktı sanırım,ikimizede aynı mesaj gelmişti.Gamze'ye bize gelen mesajı attım.Sonuna onun Su'nun yanında kalması gerektiğinide eklemeyi unutmadım.Hafif bozulsada ''Tamam'' diyince Su'ya yalan uydurup,Ecem'le erkeklerle buluşmak için evden çıktık.Bir kafede Su ve Can'ı barıştırma planımızı tartıştık.Tuncay ve  Savaş'tan ayrıldıktan sonra eve doğru yürümeye başladık.Plan kısaca Su ve Can ayrılmadan önce ayarlanan ve hep beraber gidilecek olan tatile Su ve Can'a ayrı gidicez diyip,aslında odalarımızın bile karşı karşıya olacağı ve tatilin sonucunda da Su ve Can'ın birleşmesi hedeflenen bir plandı.Bu planla ilgili tek korkum ise ters tepmesiydi.Su ve Can'ın barışmaları yerine birbirlerinden iyice nefret etmeleriydi,ama bir gerçek varki Su'yun bize fena kızacağı.Allah sonumuzu hayır etsin.