KTM=1#Gökyüzüyle tanışmak

220 13 15
                                    

"Kar taneleri kadar güzel değildir hiç bir şey, ya sonsuzluk için erirsin yada bir çift mavi göze aşık olduğun için."

İyi okumalar...

Ellerimi gökyüzüne kaldırıp usul usul yeryüzüne inen kar tanelerini
avucuma almaya çalıştım.Elime düşen her kar tanesi farklı bir his
bırakıyordu tenimde. Kar taneleri, gökyüzünü bırakamazcasına
yavaş ve ufak hareketlerle kavuşurken yeryüzüne yüzümde anlamlandıramadığım bir tebessüm oluştu. Gözlerimi önce gökyüzüne çevirdim ,gülümsemem dahada yayıldı yüzüme . Bu sefer gözlerimi sıkıca kapattım, bu zaman dilimine hapsolup sonsuza kadar böyle yaşamayı diledim.

"Ne kadar güzel değil mi?"

İpeksi bir kadın sesiyle gözlerimi açtım.Gülümsemem yüzümden solmadan yanımda oturan kadına baktım.35-40 yaşlarında siyah düz saçları olan kadın dikkatli bir şekilde beni süzüyordu. Benim güldüğümü gören kadın da gülümsemeye başladı.

"Evet,güzel... çok güzel..."

"Sanırım çok seviyorsun kar tanelerini?"

Kıkırdayarak bir elimi tekrar gökyüzüne kaldırdım.
"Çok" diyerek mırıldandım. Çok kelimesini uzatarak söylediğim için yanımda oturan kadında muzipçe gülümsedi.

"Herkez böyle sevemez onu."

Biraz duraksayıp devam etti.

"İnsanlar kar tanelerinin gökyüzünden ayrılırken hüzünlenmesini göremezler. Sabah olupta uyandıkların da yeryüzünün kar tanesini teselli edişiyle mutlu olurlar. Ama gökyüzü ve kar tanesi asla birbirlerini unutmazlar çünkü onlar birbirleri için yaratılmışlardır. Gökyüzü kar tanesine âşıktır zaten."

Gülen gözlerle kadına baktım.

"Gökyüzü bırakmazki kar tanesini."

Kadın bana bakıp son bir kez gülümsedi. Kafasındaki koyu mavi bereyi düzelttikten sonra ayağa kalktı bir kaç adım attıktan sonra arkasını döndü, bir süre bana baktı ve dudaklarında belli belirsiz bir tebessüm oluştu.

"Görüşürüz kar tanesi hanım."

Kadın gözden kayboluncaya kadar arkasından baktım ve sanki duyacakmışcasına mırıldandım " Görüşürüz."

Bankta ne kadar süre oturduğumu bile bilmiyordum. Beremde hafif tatlı bir ağırlık oluşunca beremi çıkartıp üzerine düşen kar tanelerini elimin tersiyle temizledikten sonra ayağa kalktım. Kısaca parka bir göz attım. Parkın ortasındaki süs havuzu kış olması sebebiyle boştu,parkı aydınlatan sokak lambaları sayesinde havuzun içine atılmış küçük çakıl taşları gözüküyordu. Etrafta ki beyaza bürünmüş ağaçlar ise parka şirin bir hava katmıştı. Gözlerimi bir süre daha parkta gezdirdikten sonra ellerimi mavi montumun cebine atıp yürümeye başladım. Soğuk havanın etkisiyle burnumun kızarmaya başladığını hissettim. Yansımamı görmek için bir dükkanın yanında durup dükkanın camına baktım. Kar nedeniyle tam net olarak gözükmüyordu. Önüme dönüp yürümeye devam ettim.
Akşam olması nedeniyle sokaklar neredeyse boştu. Sadece işten eve giden ve benim gibi biraz nefes almak için dışarıya çıkmış insanlar vardı. İnternette bu yıl kışın çok uzun süreceğiyle ilgili bir haber görmüştüm kimine göre bu kötü bir şeymiş ama benim için iyi bir şey. Çünkü kar benim tek eğlencem.

Yanımda ikinci bir kişi olsa duyamayacak şekilde mırıldandım.

"Sanırım bu kış mutlu olabileceğim."

KAR TANESİNİN MASALIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin